Makine

Yazar: Ahmet Köseoğlu

Beyaz Rusyalı tasarımcı Yuri Shif 4 silindirli boxer motoru keşfetmiş.

Vahşi fikirler üreten bir tasarımcı… Yuri Shif Custom’un işletmecisi Yuri Shif’in CV’si bu ilk cümle ile başlıyor. Fakat baş yardımcısı Alexander Sinkevich’in ilk özelliği olarak da Yuri Shif’in dünya dışı fikirlerini öldürmesi gösterilmiş. Uçuk fikirler ve bunları gerçek haline dönüştüren bir ekip. Yuri Shif Custom 10 kişiyi aşan ekibiyle custom dünyasının önemli firmalarından biri.

Yuri Shif Custom, The Machine (Makine) isimli tasarım ile AMD Dünya Custom Motosiklet Şampiyonası’nda Metrik Tasarım kategorisinde birinci, Serbest Sınıf (Freestyle) kategorisinde ise 3. oldu. Makine’nin en büyük özelliği ise 4 silindirli boxer tipi motora sahip olması; hem de 1971 model. Nasıl mı?

Yuri Shif, BMW markasının artık antika olarak geçen ve bir hayli rağbet gören iki önemli modeli R71 ve 1934 K750 modellerinin motorlarıyla işe başlamış –aslında aynı motorların Rus yapımı bire bir kopyaları-. Bu iki modelin ikişer silindirli boxer motorlarını birleştirerek 4 silindirli boxer motoru oluşturmuş. Bununla da yetinmeyen tasarımcı bu iki motorun beslemesine bağlı bir de supercharger ekleyerek Makine’nin gücünü pekiştirmiş. Fakat kendi şanzımanı da olan superchargerin hava ağzı oldukça ters bir yerde. Çalıştığında elektrik süpürgesinin yaptığına benzer hava emecek olan hava filtresi, konumu nedeniyle kullanıcının giysileriyle savaşa girişip perdeye takılmış elektrik süpürgesi benzeri bir durum yaratacaktır.

Aslında Makine’nin tamamına bakacak olursak bu tasarım, Üstat Aykut Tataroğlu’nun sevdiği tarzda yüksek tork ve güce sahip güçlü bir şasi ile aykırı fikirlerin birleştiği bir motosiklet olmuş diyebiliriz. Fakat tabiî ki bu biraz da fantezi bir model. Tasarımcının yeteneğini ön plana çıkararak “Bakın böyle de bir şey yapabilirim” dediği bir motosiklet. En başta belirttiğimiz “Vahşi fikirler” olgusunu irdeleyecek olursak bu kullanışlılık açısından ayakları pek de yere basmayan bir tasarım. Sanırım bizlerin, defile izler gibi ortaya çıkan sonuca alıcı gözlerle bakıp tasarımcısına beğendiğimiz yönlerinin kullanılacağı bir motosiklet sipariş etmemiz gerekiyor; ya da aynı tasarıma bir de ek “çaylak gidon” istememiz…

Beğendiğimiz yönler deyince de bizim gözümüze ilk çarpan şey farklı olduğu kadar klasik ve eski tarz jant tasarımı ve bağlı olduğu şık tek kollu ön maşa oldu. Burada oldukça kafa patlatılarak zaman harcandığını söylemek için âlim olmaya gerek yok. Yandan bakıldığında çekilmiş sapan lastiğini andıran şasi özellikle bu mora çalan mavi rengiyle pek de bize göre bir tasarım değil. Fakat bu eski Alman motorlarının gülle gibi ağırlıklarını –ve güçlerini- işin içine kattığımızda Yuri Shif’in neden böyle bir şasi kullandığı ortaya çıkıyor.

Genel olarak bakıldığında Yuri Shif kendine tamamen el yapımı, güçlü -ve bir o kadar ilginç- bir “oyuncak” tasarlamış diyebiliriz. Bir dahaki sefere, nasıl bir tasarım ile Custom Choppers bölümümüze misafir olacağını gerçekten merak ediyoruz.