Almanlar Savaşa Mı Hazırlanıyor?

Motosiklet dünyasında Avrupa merkezli bir savaşın
başlaması an meselesi. Almanlar ivme kazanan hibrid ve
elektrikli motor teknolojilerinin sunduğu avantajları kendi
lehlerine çevirebilmek için art arda hamleler yapmaya
başladılar.

İlk hamle bundan aşağı yukarı 2 yıl önce Alman otomobil devi Volkswagen grubuna bağlı olan Audi’den gelmişti. İtalyanların milli gururu Ducati, 1.1 milyar dolar karşılığında Volkswagen ailesine dahil etmişti. Audi-BMW rekabetinin bir sonucu gibi duran bu girişime tepki, beklenmeyen bir kanattan, Almanların ağır abisi Mercedes’ten geldi. İtalyanların efsane motosiklet üreticisi MV Agusta’nın yüzde 25 hissesine söylediğine göre 30 milyon euro’ya sahip oldular.

Ağırlıklı olarak high-end ürünlerin pazarlama ve satışı üzerine olduğu ifade edilen anlaşmanın arka planında motosiklet ve otomotiv endüstrisinin yaklaşmakta olan ekonomik ve çevresel faktörlerin tehdidine karşı önlem alma dürtüsünün yattığını söyleyebiliriz.

Avrupa Parlamentosu’nun kilometre başına 130 gram olan karbondioksit emisyonunu 2020’den itibaren birlik sınırları içinde satılan tüm yeni araçlarda ortalama olarak kilometre başına 95 gram (g/km) olarak sınırlamasının yarattığı baskıyı da düşününce; bu satın almaları anlamak kolaylaşıyor. Bilinçli tüketicilerin her geçen yıl tercihlerini hibrid ve elektrikli araçlardan yana kullanması da gözleri bu alanda otomobile oranla bir adım önde olan motosiklet teknolojisine çevirdi.

Bu sürecin en belirgin başlangıcı ünlü yarış arabası mühendisi Gordon Murray’in 1992 yılında Rocket adını verdiği yarış otomobilinde Yamaha FZR1000 motoru kullanmasıydı. Geçen yıl Geneva Motor Show fuarında motosiklet üreticisi olan KTM’in hem yarış pistlerinde hem de caddelerde görebileceğimiz ultra hafif spor arabası X-Bow’ı tanıtmasının ardından bu yıl Motor Show’da da Volkswagen’in Ducati 1199 Superleggera motoru ile donatılmış otomobili XL Sport’un tanıtımına şahit olduk. Honda’nın öncülüğünü yaptığı uzakdoğu cephesinde de hibrid ve elektrikli araçlar alanındaki müthiş atağı düşünürsek yakın gelecekte kılıçların kınından çekileceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Türkiye’ye gelecek olursak, Motosiklet Endüstrisi Derneği (MOTED) Başkanı Nihat Çadırcı’ya göre bu yıl motosiklet satışları, kredi kartı kullanımının daralması, döviz kurlarına bağlı fiyat artışları ve tarımda yaşanan olumsuz gelişmelerin etkisinde kaldı. MOTED’in elindeki verilere göre 2013’ü 185 bin adetle kapatan motosiklet sektörünün bu yıl yüzde 5 daralması ve satışların 175 bin adede gerilemesi bekleniyor. Ancak bu düşüşe rağmen 2014’te Marka, Kalite ve Fiyat denkleminde rekabetçi olanların “yok satacak kadar” başarılı bir yıl geçirdiklerini de göz ardı etmemek gerekir. Ki bu durum, markaların 2015’i nasıl geçirmek istediklerini ve buna bağlı olarak satış ve pazarlama stratejilerini etkileyecek kadar önemli.

Motorunuzun ve yaşam sevincinizin hep “on” olması dileğiyle…