Bir kere, dört yerine iki tekerlek tercih edilmektedir. Bunun anlamı yeryüzünde daha az yüzey işgal ediliyor demektir. Üstelik bu durum trafikte daha az yer kullanılıyor anlamına da gelir.
İkiden fazla tekerleği olan motorlar yok mudur? Vardır, ama prensip olarak motor dendiğinde iki teker akla gelmektedir.
Trafiği rahatlatan, park yeri yaratan, gidilecek yere daha önce varan, az yakıt tüketen, eleştiriliyor olsa da sürekli bir kıskançlık tablosunda ilerleyen motosikletler aslında akıllı insanların kullandığı bir araç değil midir?
Araç kullananların büyük bir bölümü aslında birer motosiklet hastasıdır. Her birinin aklında mutlaka bir motosiklet çeşidi yerleşmiş durumdadır. Çünkü o iki tekerliler, onun sağından solundan geçmiştir. Trafikte yavaş yavaş ilerlerken motosikletlerin emniyet şeritlerinden kayar gibi giderken arkalarından bakakaldıkları araçtır motosiklet…
İşte bu ve buna benzer durumlar aslında motosikletin cazibesini arttırmaktadır. Her ne kadar Türkiye’de artan motosiklet fiyatları ve en düşük hacimli motorlarda bile şaşırtan giderleri bu araca karşı özel hazırlanmış komplo olarak değerlendiriyorum. Uzak doğu ülkelerinin tamamında motosiklet günlük yaşamın vazgeçilmez aracıdır. Keza Avrupa ülkelerinde de durum benzer özellikler taşımaktadır. Üstelik oralarda motosiklete karşı inanılmaz bir saygı gösterilmektedir.
Vergisi, benzini, nefreti ile birlikte motosiklet, katılın ya da katılmayın geleceğin değil artık bugünün aracıdır. Zaman, para, otopark ve hızlı bir ulaşım için kaçınılmaz şekilde bir motora ihtiyacınız olmaktadır. Kendi fiyatlarının yüksekliği, sürekli gelen yakıt zamları, inanılmaz şişirilmiş vergileri olsa da süre içerisinde motor, hala kullanımı ekonomik sayılabilecek bir araçtır.
İşin sportif tarafına kısaca göz atarsak orada daha vahim bir durumun olduğunu gözlemliyoruz. Pistlerde sporcu sayısı azaldı. Motor fiyatlarının yüksekliği yarışan sporcularımızın önünde en büyük engel. Öte yandan lastik, seyahat, ulaşım ve konaklama yanında lisans ve yarışa katılım bedelleri de ortaya çıkınca bu sporu yapmak giderek zorlaştı. Herkesin göz ardı ettiği bir başka konu ise antrenman ve antrenman eksiklikleridir.
Motosikletin hem kara hem de pist antrenmanları bulunmaktadır. Motorcular, başta core bölgeleri olmak üzere, üst ve alt kas gruplarının kondisyonel açıdan geliştirilmesi gereklidir. Bunun için düzenli, disiplinli, doğru antrenman araçları seçilmeli ve kullanılmalıdır.
Ayrıca, yarış pistleri ve koşullarında egzersizler yapılmalıdır. İki farklı ama son derece önemli olan bu konuya ne yazık ki uzun senelerdir çözüm bulamıyoruz. Motosiklet dışından akıllı olanlarımızı devreye sokmalıyız…
Her şeye rağmen, motosiklet için akıllıların işidir diyorsak da, aklımızı doğru ve zamanında kullanmamız çok daha önemlidir. Akıl var ama motorda iken sorun yaşıyorsak o zaman şu iki tekerden vaz geçin, motor kullanmayın lütfen!.. Bu nedenlerdendir ki, motosiklet akıllı insanların işidir!..
Yorumlar
Loading…