Yazar: Erkin Yeşil
Türkiye’nin dört bir yanından gelen motosiklet ve doğa tutkunuyla Hıdırellez’in başladığı tarih olan 5-6-7 Mayıs’ta Bolu Mudurnu’da buluştuk.
Bolu, özellikle Mudurnu civarı benim kamp için en sevdiğim bölgelerin başında geliyor. Gerçi Mudurnu’na düzenlediğim kamplarda bir türlü güzel havayı denk getiremiyoruz. Ama olsun yaklaşık 300 kişi ıslansak da, çamurda motosikletlerimizle debelensek de çok eğlendik.
Organizasyonu benim üstlendiğim, Yamaha Tuna Motosiklet’in ana sponsorluğunda giriş ücreti olmayan şenlik havasında geçen kampta birçok marka da hediyeler dağıtarak katıldı. Kamp alanında 3 gün boyunca sıra dışı, eğlenceli oyunlar oynadık, kamp ateşinde sohbet ettik, enduro motorları test ettik. Hava oldukça yağışlı olduğundan planladığımız yakın yerlere motosiklet gezileri ve doğa yürüyüşlerini tam yapamadık ama çok eğlendik diyebilirim. Mudurnu’nun tarihi sokaklarında gezinmek bile iyi geldi hepimize.
Kampın hazırlığı aylar öncesinden başlamıştı. Özellikle kamp alanında yapacağımız etkinlikler için Ahmet Taşdelen ile Düşler Tamirhanesi’nde epey kafa patlattık, oyunlarda kullanacağımız malzemeleri kestik biçtik. Kamp şenlik havasında geçsin diye bir çok oyun, yarışma ve turnuva planlamıştık. Bu turnuvaların da hepsinin ayrı birer sponsoru vardı. Canlı Langırt, voleybol, paintball, okçuluk, ayak tenisi, motosiklet oyunları.. hatta biraz fazla abartmışız
Ana sponsor Tuna Motosiklet’in yanı sıra hediye dağıtan markaları da sayıp teşekkür etmek lazım: Vecton, Anlas Lastik, Enduro Market, Beta Motor Türkiye, Touratech Türkiye, Motoplus, Tech90, impactec, Motoron Dergisi, Şair Sigorta, Balatauzmanı, Rider’s Cleaner, Ridetolove, Motor-in, Baypey Süt Ürünleri, Art MotoAkademi, Monster Energy, OrangeMotorrad, EnduroMarket, Polonez Sucukları, Eyupto Moto, KampAdamı, … Katılımcıları hediye yağmuruna boğan özellikle Motoplus ve Vecton sayesinde neredeyse katılan herkes bir hediye almış oldu. Enduro Market’in şenliğe katılması ve Beta Motosikletleri test etme imkanı bulmamız da şenliğe renk kattı.
Mudurnu Belediye’sine yakacak odun, seyyar tuvalet, içme suyu, güvenlik gibi temel ihityaçlarımızı karşılamasından dolayı teşekkür ederim. Geçen kasım ayında Yoldançık için burada düzenlediğim kampta da belediye olduka destek vermişti. Umarım bu tür organizasyonlar diğer yerel belediyeler için de örnek olacaktır.
Kampa gelemeyenler için kamp alanı hakkında bilgilendirme yapayım ki, mutlaka bir ara buraya uğrayın. Ulaşımın kolay olduğu, telefonun çektiği kamp alanına ister motosikletiniz, ister arabanızla gelebilirsiniz. Kamp alanının Mudurnu kent merkezine uzaklığı sadece 2 km. Kamp alanına (atış alanı diye de geçiyor) önce Hacı Şakirler Konağı, ardından atış alanı tabelalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Kamp alanında içilebilir bir çeşme bulunuyor fakat elektrik, masa gibi şeyler beklemeyin. Koordinatlar: 40.44703 31.21606
Kampa yağmur yüzünden özellikle İstanbul’dan katılamayan çok arkadaşımız oldu. Bu arkadaşlarımızın isteğiyle kamptan 1 hafta sonra kampın ana sponsoru Tuna Motosiklet’in Maltepe’deki yerinde bir buluşma ayarladık. Tahminimizin ötesinde yaklaşık 400 kişinin katıldığı büyük bir buluşma yapmış olduk farketmeden. Kampa destek veren markalardan yine hediyeler dağıttık. Polonez Sucukları, Bay-Pey, Monster Energy de yine ürün desteği verince Tuna Motosiklet bir anda doldu, sokaklara taştık. Çok da güzel oldu. Bu etkinliklere muhtelemen en az 2 ay ara vereceğim. Biraz da kendim için gezeyim artık J Siz bu satırları okurken ben artık Nepal’de mi olurum Vietnam’da mı, onu takip etmek için instagram.com/deneme.tahtasi na bakın derim.
Kampı bir de katılanlardan birinin Ramazan Yetkin’in (Yolgezen) gözünden aktarmak isterim:
Bolu Mudurnu kampı (toplam 540 km)
Cuma günü öğlen arasında hızla hazırlıklarımı tamamladım . Hava tahminleri sağanak yağış gösteriyordu. Bolu gibi ormanlık ve geceleri soğuk geçen bir bölgede kamp yapacağım için yüküm haliyle biraz fazla oldu. Saat 17 gibi her zamanki heyecanla yola çıktım . Otobandan ilerleyip Akyazı yol ayrımından devam edip Mudurnu istikametine doğru sürdüm. Manzarası virajları yeşiliyle İstanbul Ankara arasında alternatif bir yol arayanlar için bu güzergahı aklinizda tutun derim.
Saat 20 30 gibi kamp alanına vardım. Benimle aynı yaşam tarzını seven yaklaşık 250 kişiyle aynı ortamdan bulunmak , o enerjiyi hissetmek , yeni arkadaşlıklar kurmak, ateş başı sohbetleri , yardımlaşmalar , fikir paylaşımları Nâzım’ın dizelerinde ki gibi “ Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine “ harikaydı. Karşılaştığım her kişinin bakışlarından benzer ifadeler yansıyordu. Böylesine bir yerde bulunmak tercihini yapmış olmanın hazzı, şehrin karmaşasından stresinden kaçmanın keyfi ve kelimelere anlatilamayan duygular …Kendini iyi hissetme duygusunun herkeste aynı anda aynı mekanda bayram neşesi tadında ve yüksek yoğunlukta yaşanıyor olması ve bu sıcaklığı hissetmek biz şehirlilerin bazılarımızın çok özlediği bazılarımızın unuttuğu kimimizin hiç tatmadığı duygular ve bu duygularla geçen 2 gün 2 gece doğanın koynunda hem güneşin sıcaklığını hem yağmurun zevkini hem gecenin ve ateşin gizemli gücünü gösterdi.
Bu gezimde doğal güzelliğin yanına yaklaşma ve onun büyüleyici renklerini tatmakla kalmayıp bu yaşam tarzını benimsemiş insanların deneyimlerinden hayat felsefelerinden kısa birer kesit yaşadım. Benim için bir nevi uygulamalı ders oldu. Mudurnu Belediyesi ve halkı böyle bir organizasyon için iyi hazırlanmıştı. Misafirperverlikleri kampa ilgileri bizleri Mudurnu’ya tekrar gitmeye ikna edecek nitelikteydi. Dönüş rotasını Mudurnu Göynük Tarakli Geyve Sakarya üzerinden yaptim .Yol boyunca sağli sollu dağlara yaslanmis köyler adeta bir istiridye kabuğunun icindeki inci tanesi kadar enfes bir görüntü sergiliyordu . Eve geldigimde gecenin 2 si olmuştu. Bedenimde tatli bir yoğunluk ruhumda yaşanmişlığın o tarifsiz zevkli doyum hissi vardı.
Yeni yollar yeni maceralarda görüşmek dileğiyle.
Yorumlar
Loading…