İzmir ‘de Yarış Var!

Bu yazıyı hazırlayıp hazırlamamakta epey tereddüt yaşadığımı belirterek söze başlamak istiyorum. Evet yarış var, İzmir ‘ de yarış var. Gerçekten de heyecan verici, bir o kadar da eğlenceli olacağını hissediyorum. Sonuçta gideceğimiz yarışlar, sesini duyduğumuzda içimizi kıpır kıpır eden motosiklet sesleriyle dopdolu olacaktı.

Türkiye Motosiklet Şampiyonasının 3.Ayak Yarışları 23-24 Mayıs tarihleri arasında İzmir Ülkü Yarış Pisti’nde gerçekleşti.(bkz: İzmir Park’ta Tolga Uprak Aprilia RSV4 ile yine birinci!) Heyecan dolu yarışta 87 sporcumuz ter döktü, emek vererek yarışa katılan ve kazanan sporcularımızı bir kez daha Motoron ailesi olarak tebrik ediyoruz. Yarış gerçekleşmesine gerçekleşti, 3.Ayakta sona erdi “ama” bu kez yarışlarla ilgili değil de pistle ilgili gözlemlerimizi sizinle paylaşmadan rahat edemedik… Öncelikle piste giden toprak yol ile söze başlamak istiyorum. Yüzlerce motorcunun geldiği yarış pistinin yolu ne yazık ki içler acısı. Motorumdan inip çekmek istedim ama bir an önce varmam gerektiği için ne yazık ki duramadım. Ne de olsa yarışlara gidiyordum, heyecanlıydım, fotoğraf makinam ile bol bol fotoğraf çekecektim.

Varmasına vardım da birbirinden oldukça kopuk tribünler, tribün ile pist arasındaki samanlar, pistin orta tarafında bir zamanlar yemyeşil olan çimlerin yerine kurumuş sapsarı görüntüler ne yazık ki hiçte iç açıcı değildi. Ve kaçınılmaz olarak bir anda aklıma Intercity İstanbul Park geldi. 2013 senesinde, Kenan Sofuoğlu’ nun birinciliği göğüslediği Dünya Supersport Şampiyonası’nda sezonun 11. Yarışı ‘nı, katıldığım bir eğitim sebebiyle dakikalarla kaçırmıştım. Ama yine de gidip o yarış havasını solumak, dünya standartlarındaki pisti görmek ve fotoğraf çekmek istemiştim. Bomboş piste girdiğimde yarış anını hayal etmek ve o havayı içime çekmek hiçte zor olmadı. Piste girişte Power Fm ‘ in organize ettiği ufak bir rock konseri eşliğinde stantlarda rahatça dolaşarak hem motorları inceledim hem de aksesuarları. Yarışı izleyemesem de o kadar yolu gitmeme fazlasıyla değmişti çünkü dünyaca ünlü motosiklet akrobasi ustası Chris Pfeiffer ‘ ı ağzım kulaklarımda canlı olarak izleme şansı yakalamıştım.

Şimdi, kıyasladığımız İzmir Ülkü Yarış Pisti’ nin, dünya standartlarındaki Intercity İstanbul Park gibi olması biraz zorlu olabilir. En azından samanların, otların kesilerek çimlerin eskisi gibi yemyeşil olması görüntüyü oldukça etkileyecektir. Kopukluğun en büyük sebeplerinden biri olan yarışlar hakkında yapılan sunucu anonslarının duyulmamasının, kafeterya tarafındaki tribün tarafına birkaç megafon daha konularak üstesinden gelinebilir. Böylece izleyicilerin, yarışların havasına biraz daha katılması ve ilgi duyması sağlanabilir. Bir de ilgili Belediyenin piste giden yolu yaptırması en azından ulaşımı rahatlatacaktır. Bir İzmir ‘ li olarak İzmir ‘ imizin çok daha iyi standartlara sahip bir piste sahip olmasını canı gönülden diliyorum.

Günün finalinde, yarışlardan çıkıp Kemalpaşa’ da soluğu aldım ve dere kenarında akan sular eşliğinde bir bardak çay ile yorgunluğu atmaya çalıştım. Değdi mi, fotoğrafa bakınca bana hak vereceksiniz sanırım… pek tabii ki de…