Ducati, 1962 senesinde doğan ilk Scramber’inin 2014 modeli için basın
lansmanını The Land of Joy’da, California’nın Palm Springs bölgesindeki
Ace Hotel’de yaptı. Ancak bu organizasyon, önceki Ducati lansmanlarından
farklı olarak motosiklet sürüşünden daha çok parti şeklindeydi.
Farklılıklar daha ilk dakikadan kendini hissettiriyordu: Sunum esnasında pistler, motor şematikleri ve süspansiyon diyagramları yerine ekranda uluslararası lansman partileri, kamp rotaları ve sörf maceraları görülmekteydi! Ducati, yeni Scrambler’ın bariz bir şekilde dar pantolonlu, dövmeli, kemik çerçeve gözlük, undercut saç kesimli, dinamik yeni jenerasyon (hipster) sürücülerin performanstan ziyade özgünlük, kişisellik ve eğlenceyle ilgilenmesi için bir ikon olmasını planlıyor.
Bu Hipster gençler için ne kadar önemli bilmiyorum, ama yine de öncelikle motordan başlayalım; Scrambler, Ducati’nin basit ama etkili 4 valfli 803cc’lik hava soğutmalı, 88mm-66mm silindir çapıstrok ölçülerine sahip L-Twin motorunu taşıyor. Bu motor ilk kez Hypermotard 796’da, daha sonra da Monster 796’da kullanılmıştı. Silindir kafalarında bulunan 11 derecelik valfler de tasarımla örtüşür nitelikte. Düşük devirlerde motorun karakterini güçlendiren bu özellik de ilk kez 2010 yılında Multistrada 1200’de kullanılmıştı. Motosiklet, fabrika verilerine göre 75 beygir güç(@8250 rpm) ve 68 Nm(@5750 rpm) bir maksimum tork üretiyor. Hava soğutmalı motor bloğunu paylaştığı Monster 796 ise 87 beygirlik bir güç, ve 78 Nm’lik tork üretiyordu. Performanstaki bu düşüşün sebebi ise; daha sürücü dostu gaz ve motor tepkisi, şehir içine ve kısa yollara daha uygun bir güç-tork eğrisi elde etmek olarak gösterilebilir… Birçok Japon motosikletten gürültülü bir egzoz sesine sahip çift silindirli Scrambler’da ayrıca 13,5 litrelik gözyaşı damlası şeklinde, logoların bulunduğu bölümleri kişisel zevklere uygun bir şekilde değiştirilebilir özelikte olan benzin deposu da oldukça zarif duruyor.
Yıllar boyu test edilip, şehir içi kullanımı için optimize edilen, enjeksiyonlu Twin (ikiz) motorun Scrambler’da kullanılması ise hiç de şaşırtıcı bir şey değil. L-Twin motorun yapısal olarak değişmemiş olmasına rağmen, aynı yağ içinde yüzen debriyaj ve altı seviyeli vites kutusu daha fonksiyonel hale getirilmek amacıyla geliştirilmiş. Özellikle ışıklarda veya dururken boşa almak kolay hale gelmiş, kablolu debriyaj hissiyat oranını arttırırken, debriyajın sertliği hafiflemiş. Test sürüşünde bir kaç kişi boşa alırken problem yaşamış olmasına rağmen, ben boşa alırken herhangi bir sorun yaşamadım. Ayrıca bu motosiklette kaydırmalı debriyajın opsiyonel olarak sunulduğunu hatırlatmakta fayda var.
Vites kutusuna gelirsek; birinci vites, kırmızı ışık kaçamakları için yeterince kısa ve altıncı vites de otoyol gezintilerinde motorun uğultu yapmasını engelleyecek kadar uzun olduğunu söyleyebiliriz. Debriyajın neden hidrolik değil de kablolu tercih edildiği sorusuna ise, ‘mümkün olduğu kadar basit ve kolay müdahale edilebilir olduğu için’ cevabını veriyor İtalyan yetkililer. Önde de iki disk fren yerine 330mm Brembo tek disk kullanılmasının amacını da keza aynı sebeple açıklıyorlar. İki ufak disk yerine bu modelde Panigale’de de kullanılan tek disk kullanılmış. Bu şekilde fren kabiliyeti azalmadan, tek bir fren balatası değiştirerek bakım işlemini basitleştirilmiş ve hem üretim hem de servis masrafları böylece azaltılmış.
Scrambler’ın göstergelerinde ise, oval şekilde tasarlanan tamamen dijital göstergenin zarif ve fonksiyonel olduğu kadar anlaşılmasının da kolay olduğunu görüyoruz. Hız göstergesi orta kısımda takometrenin altına belirgin bir şekilde yerleştirilmiş. Saat ve odometre fonksiyonları ise üst kısımda konumlandırılırken, düşük yağ basıncı ve ABS uyarı ışığı da sekmeye düzgünce dahil edilmiş. Bunlara ek olarak, sürücü isterse menü aracılığıyla istediği zaman ABS’yi etkisiz hale getirebiliyor. Bir diğer kolaylık ise USB şarj soketi ve selenin altındaki küçük bagaj. İsterseniz telefonunuzu veya kameranızı küçük bagaja koyabilir, isterseniz sele altından kablonun geçeceği bölümden istediğiniz yere kabloyu uzatabilirsiniz.
Kuru ağırlığı 170, ıslak ağırlığı 186 kilo olan Scrambler’ın şasisi, Ducati’nin kafesli yapısı ve boomerang şeklindeki alüminyum maşası ile desteklenmiş. Kayaba kaynaklı ters çatal ve direk monte edilmiş hiçbir bağlantısı olmayan arka süspansiyon, süspansiyonun hararetini azaltacak nitelikte olmasının yanı sıra ayarlanabilme bakımından da sınırlı. 10 kollu alaşımlı jantların boyutu ise önde 18 inç, arkada 17 inç. Kayda değer bir diğer özellik ise mükemmel bir kalibrasyon ayarına sahip olan, dolayısıyla sorunsuz çalışan ABS. 790 mm’lik nispeten alçak ve küçük sele (aksesuar kataloğunda yer alan ekstra alçaltma kiti ile 770mm’ye de ulaşabilmek mümkün) yeni başlayanlar ve kadın sürücüler için bir artı sayılabilir.
Tek Motosiklet, Hayaliniz Kadar Opsiyon..
Dört ayrı Scrambler da aynı motoru, ABS frenleri, Kayaba süspansiyonları (sadece önceden ayarlanabilir), Pirelli MT 60 RS dual-spor lastikleri ve Scrambler için özel tasarlanan 18 inchlik ön jantı taşıyor. Scrambler, genel hatlarıyla orijinal formunu takip etmiş ve 13 litrelik gözyaşı damlası şeklinde logo bölümü değiştirilebilir uçlar bulunan bir yakıt tankına sahip. Ducati, teste sadece Icon modellerini getirmişti ve belirtilen diğer üçü ise henüz hazır değildi.
Urban Enduro
Adından da anlaşılacağı gibi Urban Enduro modeli, doğayı seven ama kentte yaşayanlar için, doğanın kentsel halini ele alıyor. Mat yeşil renkleri, telli jantları, motor karter koruması, yüksek ön çamurluk, telli far koruması, gidonu, çatal korumaları ve klasik enduro desenli kahverengi koltuğu ile diğer modellerden ayrılıyor.
Full Throttle
Full Throttle olarak adlandırılan bir sonraki model ise, arazi yarışlarından ilham almış. Düşük, konik gidonu sürücüyü daha agresif bir pozisyona sokuyor. Ayrıca bu model kısa bir ön çamurluğa, siyah renkli ve yeşil vurgulu şemaya ve daha çok performans odaklı kolay giyilen Scrambler seçeneklerine sahip.
Scrambler Classic
Geçmişle en sıkı bağlantısı olan model ise Scrambler Classic. İkonun retro-modern teması üzerine geliştirilen model, güneş ışığı turuncusu renge sahipken Urban Enduro modeliyle aynı tel jantları taşıyor. Ayrıca Scrambler Classic; geliştirilmiş arka çamurluk, özel pastil-tipi kahverengi dikiş desenli sele ve tıpkı 70’lerde olduğu gibi yakıt tankında tek siyah bir merkezi çizgiye sahip.
Kişiselleştirme Scrambler için önemli bir şey olduğu için, tüm bileşenler dört model için de birbirleriyle değiştirilebiliyor. Bununla da kalmıyor; Ducati, Scrambler’ı sahibine has kılmak için bugünlerde depolardan, su geçirmez bagajlara kadar uzun bir parça ve aksesuar listesi üzerinde çalışıyor. Scrambler deneyiminin genişletilmesi için tişörtlerden kapüşonlu sweatshirt’lere, korumalı ceketlere kadar düşünülen giysiler tasarlanıyor. Ducati bu şekilde Scrambler’ı sadece bir motosiklet değil, bir hayat tarzı haline getirmeyi amaçlıyor. Bu motosiklet kimin için dersek; hem uygun fiyatı hem de kullanıcı dostu performansıyla Ducati markasına giriş motosikleti sayılabilecek Scrambler’in öncelikle gençleri hedeflenmesine rağmen, motosiklete yeni başlayanlara, şehir içinde kolay kullanımlı motosiklet arayanlara hitap ettiğini ve yine bu modelin spor veya büyük enduro kullanıcıların seveceği scooter yerine günlük ikinci motosiklet ihtiyacını da karşılayacağını söyleyebilirim. Son tahlilde Ducati Scrambler, teknik özellikleri dışında karizmatik Led farları, tamamen kişiselleştirilebilir modern-retro tarzı, sadeliği, rahat ergonomisi ile herkesin sahip olmak isteyeceği bir motosiklet.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Motor: L-Twin Desmodromik, silindir başına 2 subap, hava soğutmalı
Motor hacmi: 803 cc
ÇapxPiston kolu: 88×66 mm
Sıkıştırma Oranı: 11:1
Güç:75 hp (55 kW) 8250 devir/dak.
Tork: 50 lb-ft (68 Nm) @ 5750 devir/dak.
Enjeksiyonu: Elektronik yakıt enjeksiyon sistemi, 50 mm gaz kelebek gövdesi
Vites kutusu: 6 vites, kaydırmalı debriyaj
Şasi: Trellis-boru şasi
Ön Süspansiyon: Kayaba, ayarsız, 41 mm usd çatal, 150 mm çalışma aralığı
Ön tekerlek: 10 kollu hafif alaşım 3.00 x 18, lastik 110/80 R18 Pirelli MT 60 RS
Arka Süspansiyon: Kayaba amortisör, 150 mm çalışma aralığı
Arka tekerlek: 10 kollu hafif alaşım 5,50 x 17, lastik 180/55 R17 Pirelli MT 60 RS
Ön Fren: 330 mm disk, 4 pistonlu radyal kaliper, standart ABS
Arka fren: 245 mm disk, tek pistonlu yüzer kaliper, ABS standart
Kuru/Yaş ağırlık: 170 kg / 186 kg.
Sele yüksekliği: 790 mm, 770 mm’lik alçak sele opsiyonu mevcut
Aks aralığı: 1445 mm
Gidon açısı: 24°
Yakıt kapasitesi: 13,5 l
Standart ekipman: ABS
Renkler: Renkler için aşağıdaki model tablosuna bakınız.
Fiyat: 11.490 Euro (Icon), 13.490 Euro (Urban Unduro ve Full Throttle)
Garanti: 2 yıl sınırsız km
Distribütör: www.korlas.com.tr
Yorumlar
Loading…