Eğer “gerçek hayat motosikleti” terimi, iki tekerleği ve bir motoru bulunan herhangi bir şey için kullanılacaksa bu, 1995 yılında Fransa’da görücüye çıkmasının ardından bu yıl yirminci senesini dolduran Yamaha’nın doğası gereği naked olan harika XJR1300 “musclebike”ı olmalı!
2007’de emisyon beklentileri sebebiyle yakıt enjeksiyonu, daha etli çift amortisöre sahip şasisi ve ön-arka tamamı ayarlanabilir süspansiyonlar eklenmeden önce 1999 yılında Yamaha, 1.188 cc hava soğutmalı sıralı dört silindirli motorunu şişirerek 1251cc’ye yükseltti. Evet, daha fazla tork ve böylece daha fazla gerçek hayat sürüşü için. Süspansiyon alanında yapılan bu değişiklikle yol tutuşu hakkında sorunlar yaşayan XJR, bu şekilde sorunlardan kurtularak çok daha iyi bir her yönlü motosiklet haline geldi ki bunu 90’lı yılların sonunda all-Japan NK-1 Nakedbike Series’de yarıştığım dönemde çok yakından gözlemleme şansım olmuştu. Şimdi ise biraz gecikmiş olarak Yamaha, son dönemlerde ortaya çıkan retrobike akımını, uzun zamandır gamında bulundurduğu bir modelle yakalıyor. Bu yüzden tıpkı BMW’nin eski hava soğutmalının yerini alan Wasserboxer motoruyla best-seller R nineT café racer’ı için el ele verdiği Roland Sands gibi Yamaha Avrupa da, hava soğutmalı büyük motosikletine yeniden hayat vermek için özel yapım atölyesi Deus Ex Machina (sahibi Ducati’nin önceki CEO’su Federico Minoli!) ve Brooklyn New York merkezli bir başka custom atölyesi Keino Cycles ile birlik olmuş.
Bu birlikteliğin sonucu geçen Kasım ayında Milan EICMA’da Yamaha’nın spor mirası modellerini tanıtmasıyla ortaya çıktı; geçmişten ilham alınarak gelecek için üretilen tek silindirli SR400, V-Twin XV950, V4 VMAX ve XJR1300. Yamaha Avrupa’dan Shun Miyazawa “Bu konsept değiştirilemeyecek bazı anahtar öğeleri barındırıyor. 70’li ve 80’li yılların motosikletlerinin sahip olduğu evladiyelik ve basitlik özelliklerini, aynı zamanda Yamaha’nın modern teknolojilerini de barındırarak her müşterinin kişiselleştirme idealleri için gereken temel yapıya da sahip.” Belki öyledir ancak çoktan kişiselleştirilmiş doğan XJR1300 sanki sizin işinizi önceden yapmış gibi. Bunun yanında Deus EX Machina’nın “Eau Rogue” custom versiyonu baz alınmış daha yarışçı bir model de mevcut. Yamaha’nın motosikleti kozmetik cerrahiye göndermesinin ardından XJR1300, öncekinden daha dar, daha alçak ve metal yerine plastik olan 14,5 litrelik (önceki modellerde 21 litreydi) bir depoya sahip hale gelmiş. Aslında R1’in alüminyum deposunun da yerini alan maliyet düşüren yeni hacim üretme teknikleri, şimdi daha yüksek ve geriye konumlandırmış alüminyum gidona sahip XJR’de kullanmak üzere doğru bir tercih olmayabilir.
Sele daha düz ama biraz daha yüksek (eskiden 795mm idi, şimdi ise 830mm) ve kendisini tek kişilik bir yarışçı tarzı sele olarak gösterse de üzerinde yolcu kayışı da bulunuyor. Bunun yanında arka çamurluk kısaltılmış, daha küçük bir far, kırmızı kapaklı bujiler, café racer tarzında alüminyum numara plakası -sağ tarafta- yeni olarak bulunuyor. Aynalar yeniden tasarlanmış ve dış görünüş için daha aşağıya konumlandırılmış, bu yüzden arkanızda neler olduğunu göstermede pek başarılı değil. Krom ise mümkün olduğunca iptal edilmiş ve daha öncesinde bolca kullanılan parlak parçalar, yerini siyaha bırakmış durumda. Şimdi yeni LED bir arka stop lambası, plakalık ve yeni grafiklere sahip ikili retro analog göstergeler bulunuyor. Üzerinde yakıt seviyesi ve mesafe gösteren küçük bir dijital ekran bulunan hız göstergesi ise solda. Önceki modellerin 4-1-2 çift susturucuları, yerini çok daha sert gözüken 4-1 café racer tarzında siyaha sarılmış tekli susturucuya bırakırken, tamamı ayarlanabilen ikili Öhlins yaylar arka süspansiyonda görev alıyor. Geçirdiği küçük estetik operasyondan sonra makyaj stüdyosuna giden bu yaşlı kız Mat Gri, Midnight Black veya 70’lerin görüntüsüne, beyaz çizgilere sahip Power Blue renklerine bürünüyor.
Yine de garip şekilde, tüm bu yenilikler arasında ABS opsiyon olarak bile bulunmuyor. Sydney, Avustralya’nın batısındaki New South Wales taraflarında XJR1300’ün çeşitleriyle yaptığım 260km’lik sürüş boyunca kullandığım motosikletlerden biri Deus Ex Machina’nın alçak gidon, karbon fiber kafa karenajı, ön çamurluk ve sele kapağına sahip Eau Rogue konsept modeliydi. Motosiklet üzerinde geçirdiğim bir saatin ardından bunun fonksiyonellikten çok şekil alanında bir zafer olduğunu anladım, çünkü Racer çok güzel görünüyor olsa da sürüşü o kadar da iyi değildi. Alçağa konumlandırılan gidona, zaten alçaltılmış ve incelmiş deponun üzerinden uzanmak zorunda bırakan esnek oturuş pozisyonu kısa sürede bilekler ve omuzlarda ağrıların başlamasına neden oluyor. Üstelik yüksek ve geniş gidonun iptal edilmesiyle sürekli kontrolünüz altında olduğunu hissettiğiniz bir motosiklet de değil. ABS’nin de bulunmadığını söylemiştim değil mi? Gerçekten, XJR1300’ü hazırlamanın amacının “hey bana bakın” kibrinden başka bir şey olacağını düşünmüyorum, çünkü dramatik olarak kusurlu olması bir yana, XJR1300’ün ana müşteri hedefinin isteklerini de ıskalıyor. Çoğu müşterinin büyük hacimli, hava soğutmalı, dört silindirli retro roketi her zaman nasılsa öyle istediklerine inanan tek kişi değilim; tek parça gidon ve dik bir oturuş pozisyonu ile café racer yolunun dışında kişiselleştirme için bolca imkan yaratan bir konsept.
Eğer böyle bir motosiklet isterlerse müşteriler, Triumph Thruxton veya BMW R nine T alırlar. Ardından tamamen stok olan versiyonla güne başladım ve bu kesinlikle iki tekerlek üzerinde yaşanan bir tarih sahnesi gibiydi. 79 x 63,8 mm’lik dört silindirli, 1251cc hacmindeki motor dokunulmadan bırakılmış ve 8.000 devir/dk’da 98 beygir güce ve 6.000 devir/dk’de 108.4Nm maksimuma ulaşan torka sahip. Bu bir traktör! Çoğu şey 1999’dan beri değişmeden korunmuş; beş vitesli şanzıman, zapt ettiği onca torka rağmen hafif hissettiren yağ banyolu debriyaj, radyal olmayan dört-piston kaliperlerin ısırdığı 298mm’lik çift disk, double cradle çelik şasi ve 43mm, yalnızca ön-yük ayarlı geleneksel ön çatal. XJR1300’ün basit ve yoksun tasarımı onu kişiselleştirme için popüler hale getirdi ve Yamaha yeni modeli için dar gidonlardan slipon egzozlara, deri depo kayışlarından çanta seçeneklerine kadar bir yığın aksesuar sunuyor. XJR1300 hala son derece akıcı ve yumuşak dört silindirli güç aktarımına sahip ve 1.100 devir/dk’lik rölanti gibi en düşük devirlerden itibaren yumuşak şekilde üst devirlere kadar çıkıyor. Sahip olduğu 98 beygir günümüzün standartlarına göre heybetli sayılacak kadar güçlü değil, ancak bunun karşılığını sahip olduğu çekiş gücüyle veriyor. 2.000 devrin üzerinden itibaren yayvan ve doğrusal eğrisiyle böylesine ağır bir motosiklet olmasına rağmen iyi bir hızlanma sunuyor (240 kilo ıslak ağırlık, yağ ve 14,5 litre yakıt ile).
Sadece muhteşem tork dalgaları üzerinde gezinin ve sizi sorunsuzca ilerletecek, dişli oranları doğru ayarlanmış beş vitesli şanzımana güvenin. Bunca tork aynı zamanda bu beş vites arasında hangisinde olduğunuzun bir anlamı kalmıyor demek, hangisinde olursanız olun Yamaha seri şekilde ilerlemeye devam edecek. Yamaha bu motosiklet ile yirmi yıldır geniş güç aralığı ve ultra yavan tork eğrisini bir arada sunma konusunda uzman hale geldi ve XJR bunu gerçekten belli ediyor. XJR1300 düşük hızlarda nispeten ağır hissettiriyor, ancak harekete geçtikten sonra tamamen kullanılabilir hissettiriyor. Geniş gidonun geri dönmesiyle virajlarda bir taraftan diğerine yatmanın keyfi yeniden beliriyor ve tanımadık dönüşlerde büyük Yamaha’nın siz nereye isterseniz oraya gideceğini belirten bir güven hissi yaratıyor. Agresif yönlendirme geometrisi – 24,4 derecelik ön çatal açısı – ile yönlendirmesi çok da hafif değil. Üstelik 1500mm’lik aks mesafesi de buna yardımcı olmuyor. Ama Dunlop Sportmax D252 lastiklerin sunduğu güzel tutuş ve geri bildirimle dengeli istikrarlı bir sürüş sunuyor. Yeni dar depo dizlerle daha kolay kavrama sağladığından, XJR’yi daha ince hissettirmesinin yanı sıra Yamaha’yı virajlarda yatırma konusunda da yardımcı oluyor.
Ön frenler biraz ruhsuz ancak arka tarafta hiçbir sorun bulunmuyor ve pek çok XJR sürücüsü arka freni önden daha fazla kullanacaktır. Onun çok hızlı bir cruiser olduğunu düşünün. Retro görünüşlü ön çatal ve tamamı ayarlanabilir arka Öhlins yaylar yoldaki engebeleri emme konusunda iyi iş yaptılar, yine de arka taraf biraz sert ayarlanmıştı. 260kilometrelik sürüşümüzün 150. kilometrelerinde uyuşuk popo sendromuyla karşılaştım. Sele açıkçası yumuşak ama çok destekleyici değil, yine de bu uyuşukluk sorunumun süspansiyonlardan kaynaklandığını düşünüyorum. Ancak konfor alanındaki tek şikayetim buydu. Ve aynalar dışarıdan güzel görünseler de küçük olmaları ve çok aşağıya konumlandırılmaları nedeniyle açık bir görüş yerine yarısı dirsekler tarafından kapatılmış bir görüntü sunuyorlar. Saçma! £8.599’luk İngiltere fiyatıyla BMW R nine T’den £2.800 daha ucuz olan Yamaha XJR1300 kendine güzel bir alan yaratıyor. Eğer yalnızca sportif amaçlarınız varsa XJR’nin karbon café racer tarzındaki ön karenaja sahip ve alçak gidonlu Racer versiyonunu £9.599’a alabilirsiniz ve hala BMW’ye vereceğinizden £1.800 daha az ödersiniz. Hem Yamaha hem BMW geleneksel karaktere ve modern performansa sahip tarifler sunarken XJR aynı zamanda Japon musclebike kimliğini de BMW’nin malum sebeplerden ötürü yapamayacağı üzere sunuyor. Bu bir Amerikan musclecar’ın iki tekerlekli versiyonu, geçmişe yolculuğa çıkaran bir serüven ama şimdi daha da havalı!?
TEKNİK ÖZELLİKLER
Yamaha XJR 1300
Motor: Hava-soğutmalı, 4-zamanlı, sıralı dört silindir, 4 supaplı, DOHC
Hacim: 1.251cc,
Çap ve strok: 79.0 x 63.8 mm
Güç: 98 PS @ 8,000 devir/dk
Tork: 108.4 Nm @ 6,000 devir/dk
Yağlama sistemi: Islak Karter
Yakıt beslemesi: Yakıt Enjeksiyonu
Debriyaj tipi: Islak, çok diskli
Ateşleme tipi: TCI
Vites oranları: 1=40/14 (2.857) 2= 40/14 (2.857) 3=40/14 (2.857) 4=40/14 (2.857) 5=40/14 (2.857)
Son aktarma: Zincir
Çalıştırma sistemi: Elektrik
Şasi: Çelik Double Cradle
Ön süspansiyon: Teleskopik Çatal
Ön tekerlek sönümlemesi: 130 mm
Arka süspansiyon: Çift Amortisör
Ön tekerlek sönümlemesi: 120 mm
Gidon açısı: 24o 40”
Trail: 92 mm
Ön fren: Çift disk, 298 mm
Arka fren: Tek disk, 267 mm
Ön lastik: 120/70 ZR17M/C (58W)
Arka lastik: 180/55 ZR17M/C (73W)”
Uzunluk: 2,190 mm
Genişlik: 820 mm
Yükseklik: 1,120 mm
Sele yüksekliği: 829 mm
Aks mesafesi: 1,500 mm
Yere en yakın nokta: 133 mm
Islak Ağırlık: 240 kg
Yakıt deposu: 14,5 l
Yağ kapasitesi: 4,2 l
Distribütör: Yamaha Motor www.yamaha-motor.com.tr
Yorumlar
Loading…