1.000 Km Bakımının Ardından Hero Dash İzlenimleri

Yazar: Alişan Fidan

Pratikliğiyle gönlümüzde taht
kuran Hero Dash’i 1.000 km
bakımına götürdüm ve böylece
rodajını da tamamlamış oldum.
Aslında rodaj kurallarına pek
uyduğum söylenemez. Bu
sebeple motosiklete biraz işkence
ettiğimi de kabul ediyorum fakat
Dash sağlamlığını gerçekten
kanıtladı diyebilirim.

Önceki ay 200 km’de aldığımız Hero Dash’i her türlü şartta zorlayarak kullanmıştım. Girmediğim tek yer arazi kalmıştı diyebilirim. Sürekli gaz açık vaziyette uzun mesafeler (80-100 km) gitmeme rağmen motosikleti test ettiğim 1700 km boyunca herhangi bir şişme durumuyla karşılaşmadım. 1.000 km bakımı için Hero Asya’nın genel merkezine gidiyorum ve motoru servisin ellerine bırakıyorum. Daha serviste ikram edilen çayın yarısına gelmemişken bakım bitmişti. Bu kadar çabuk olmasına gerçekten şaşırmıştım. 0.8 litre yağı değiştirilmiş ve sağı solu kontrol edildikten sonra frenlerin sıkılık ayarları yapılıp teslim edilmişti. Servisin hızına gerçekten hayran kaldım. Servisten çıktıktan sonra marşa bastığımda daha tok ve oturmuş bir motor sesiyle karşılaştım.

Motorun tepkileri de yumuşaklaşmış ve kendine gelmişti. Bu daha tok ses ayrıca daha az titreşim olarak geri dönmüştü. Vızıldama gibi alttan gelen titreşimden geriye eser kalmamıştı. Bunun rodaj sırasında daha ince yağ kullanılmasıyla bir alakası olduğunu düşünüyorum. Sıkılık ayarları yapıldıktan sonra ise frenlerin de kendine geldiğini gözlemledim. Kampana frenlere rağmen motorun hafif olmasının da yardımıyla güzel dozajladığımda neredeyse “zınk” diye durabiliyordum. Yakıt ortalamam ise şehir içinde sakin kullandığımda 1,7 ile 2 lt /100 km arasında değişiyordu. Motosikleti 0-40 km/s hız aralığında kullandığınızda yakmıyor ama kokluyor! Motosikleti üretim amacı dışında sürekli tam gaz şehirler arası yolda kullanırken bile yakıt hiç 2,5 litreyi geçmedi.Bakımdan sonra yakıt tüketiminin biraz daha düştüğünü de eklemeliyim. Bunun dışında bir değişiklik hissetmediğim Dash, her gittiğim yerde ilgi çekmeye devam ediyordu. Üstünde kullanılan güzel grafikler ciddi derecede dikkat çekiyor. Led arka stoplar özellikle övgü topluyor. Silivri’de karşılaştığım bir Dash sahibi ile kısa bir sohbet ettiğimizde motosikletten genel olarak çok memnun olduğunu ve artık eli ayağı konumuna geldiğini söyledi.

Ayak kısmının düz ve askılıklara sahip olması çok fazla işime yaradı. Çiftlikteki köpeklerim için mama, şampuan ve ıvır zıvır almaya veterinere gittim.Alışverişimi tamamladıktan sonra veteriner arkadaşım motosikletle geldiğimden bunları nereye koyacağımı sordu. 15 kiloluk mama torbasını motosikletin ortasına koyduktan sonra diğer ıvır zıvırı da motosikletin bagajına yerleştirdim. Bu kadar malzemeyi koyduktan sonra bir de telefonumu şarja taktığımı görünce arkadaşın bana ilk cümlesi “Aslında bana da böyle bir şeyler lazım” oldu. Sıfır fiyatını söyleyince insanlar cidden şaşırıyor. Şu 1.700 km’lik test boyunca bu tür karşılaşmalarımda insanların sorularına verdiğim cevaplar ile sanıyorum 4-5 adet Dash satışına ön ayak oldum diye düşünüyorum. Bagajının içine pek çok şey alabilmesi ve giderken telefonumu şarj edebilme özelliklerinin biraz bağımlılık yaptığı Dash’i 1.700 km yaptıktan sonra Hero Karizma R’ı test etmek için teslim ettik. Pratikliğini ve trafikteki kıvraklığını özleten Dash’i uygun fiyata “el-ayak” olacak bir scooter isteyenler için kesinlikle öneriyoruz. Mutlaka gözden geçirilmesi gereken bir model…?