Sırada Aprilia ve EYPBIKE’ın sponsorluğunda temin edilen Aprilia Caponord’lar ile İzmir’den Kapadokya’ya seyahat edecek olan motosiklet düşkünleriyle gerçekleştirdiğimiz söyleşi var. Ayrı ayrı röportaj yapamasam da herkes için bir soru mutlaka var. Yolculuk öncesinde gelin onlara bir kulak verelim.
Sırada
Aprilia ve EYPBIKE’ın sponsorluğunda temin edilen Aprilia Caponord’lar ile İzmir’den Kapadokya’ya seyahat edecek
olan motosiklet düşkünleriyle gerçekleştirdiğimiz söyleşi var. Ayrı ayrı
röportaj yapamasam da herkes için bir soru mutlaka var. Yolculuk öncesinde
gelin onlara bir kulak verelim. Aprilia Caponord ile İzmir’den Kapadokya’ya
İlgili Foto / 15 Ekim 2015 | 18:51
M: Kaç
senedir motosiklet kullanıyorsunuz? Motosikletle tanışmanız nasıl oldu?
Yiğit
Özbütev: Motosikletle tanışmam 4 sene öncesinde oldu ve başladığımdan beri aktif
olarak kullanmaya devam ediyorum. Motorla tanışmam sıkı bir motorcu olan babam
sayesinde oldu. 1962 model Agusta Chicco’su var, motosikleti biraz toparlayıp
onunla da yol yapmayı planlıyoruz.
M:
“Caponord-Ya” gezisi için Aprilia Caponord motosikletleri, temin eden Eyüp
Kelleoğlu için neler söyleyebilirsiniz?
Gökhan
Gürcan: Eyüp hangi markayı getirirse getirsin sonuna kadar güvendiğim için
hiçbir sorun yaşamayacağımı bilirim ve o markayı alırım. Onun aldığı ve
getirdiği markayı gözü kapalı güvenip alırım, markadan önce Eyüp’e güvenirim.
Kendisi benim için kardeş gibidir.
M:
Deneyimli bir sürücü olarak uzun yolculuk öncesi yaptığınız hazırlıklar
nelerdir?
Emre
Mutlu Özemre: Erken yatıp uykumuzu almak, gerekli olan eşyaları hazırlamak, yola
çıkmamış arkadaşlarımız varsa onlara yardımcı olmak şeklinde sıralayabilirim.
Petrit
Dunisa: Lastik havaları kontrol edilmeli ve teknik bakımı yaptırılmalı.
Herhangi bir fiziki deformasyon olup olmadığı kontrol edilmeli. Korumalı
motosiklet kıyafetlerimizi ve özel eşyalarımızı da topladık mı yola hazırız.
M: Daha
önce en uzun yolculuğunuz nereye olmuştu ve toplam kaç kilometreden
bahsediyoruz? Ciddi bir sıkıntı yaşadınız mı?
Cüneyt
Narin: Şu ana kadar en uzun yolculuğum İzmir’den Çanakkale’ye 340 kilometrelik
bir mesafeydi. Toplamda da yaptığım kilometre 44 bin civarındadır. Ciddi bir
sıkıntı yaşadığımı söyleyemem aslında. Tabii ki motosikleti iyi tanımak,
yolculuk öncesi iyi hazırlanmak, kafa olarak mümkün olduğunca diğer
düşüncelerden uzak, sürüşe ve yola odaklanarak sürmek, sürüş süresini çok
uzatmadan gerektiğinde molalar vermek uzun yolda daha güvenli bir sürüş
yapmamızı sağlayacaktır ve bütün bunların uzun yolda güvenliğimiz açısından çok
önemli olduğunu düşünüyorum.
M: En
sevdiğiniz ve önereceğiniz motosiklet rotası hangisi?
Melih
Küçükyılmaz: Özellikle İzmir, Marmaris rotasını çok seviyorum, Çine’den başlayarak
mavi ve yeşilin buluştuğu Marmaris’e doğru yol almak, güzel virajlardan geçmek
benim için oldukça keyifli ve heyecan verici.
M: Deneyimli bir motosiklet kullanıcısı ve uzun senelerdir motosiklet eğitimleri veren bir kişi olarak yeni başlayan arkadaşlarımıza ne
gibi tavsiyelerde bulunabilirsiniz?
Sedat
Karayılanoğlu: Doğru motosikletle, doğru eğitim ve ekipmanla bu işe başlamalılar. Uzun
uzadıya konuşulması gereken bir konu.
M:
Seyahat esnasında karşılaşabileceğiniz en büyük zorluk ne olabilir?
Barış
Özgül: Trafiğin yoğun olması. Çünkü bildiğiniz gibi sürücülerinin bizleri
görmemesi ya da görmemezliğe gelmesinden dolayı birçok sorun ortaya çıkabilir.
Motosiklet sürücüsü olarak bizlerin her an her tehlikeyi öngörerek trafikte çok
temkinli hareket etmemiz gerekiyor.
M:
Geziye katılan tüm arkadaşlarımızın ehliyet alırken özel eğitim aldıklarını
biliyorum. Sizce toplu sürüşlerde en çok dikkat edilmesi gereken noktalar
nelerdir?
Sedat
Aslan: Sürüş disiplinine ve kurallara uyarak sürüş yapıldığında herhangi bir güvenlik
zafiyeti ile karşılaşma riskimiz düşük olacaktır.
M:
Yolculuk esnasında birbirinizle iletişimi nasıl sağlıyorsunuz? Ayrıca yola
çıkmadan önce yol planlamasını nasıl yapıyorsunuz?
Emre
Mutlu Özemre: Yola çıkmadan önce toplanıp seyahatimiz hakkında konuşuyoruz ve yolda biliyorsunuz
bir işaret dilimiz var ayrıca intercomlarımız aracılığıyla da birbirimizle
haberleşiyoruz. Acil bir durumda durup ekibin toplanmasını bekliyoruz.
M:
Seyahat ederken en dikkat ettiğiniz nokta nedir ve neden?
Ahmet
Ersin: Seyahat ederken en çok dikkat ettiğim noktalar: yola konsantre olmak,
çıkabilecek her türlü tehlikeyi her zaman göz önünde bulundurmak ve
motosikletin yola hazır durumda olduğundan emin olmak.
M:
Levent Koçoğlu gibi dünya turu yapmayı ister miydiniz? Hangi rotaları
planlardınız?
Semih
Küçükyılmaz: Levent abinin yanında cevap vermesek bu soruya (hep beraber gülüyoruz).
Levent abinin her gününü takip ettik ve ayrı bir keyif aldık. Çok isterdim
tabii ki fakat o apayrı bir cesaret, zaman, hazırlık ve konsantrasyon işi gerçekten.
Açıkçası böyle bir şeye kalkışabilir miyim bilemiyorum. Öyle bir fırsatım
olsaydı öncelikle Avrupa’dan başlardım.
M: Kapadokya gezisi
ve Aprilia Caponord ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Sedat Karayılanoğlu: 12 eski model olmak üzere 1 yeni modelle toplam 13 Aprilia Caponord
kullandıktan sonra böyle bir organizasyon oldukça keyif veriyor. Şu anki
motorum 14. Caponord’um ve ilk günkü gibi keyif alıyorum. Önemli olan bu
organizasyonun kazasız belasız bitmesi, bunun içinde doğru arkadaşlarımızı
dahil etmeye çalıştık. Tek hedefimiz takım ruhuyla aynı motorlarla ilk defa
yapılan böyle bir organizasyonu keyifle tamamlamak. Ferco ve EYPBIKE’ın desteği
bizim için çok çok önemli, çünkü bize güvendiler ve 600 bin lira gibi bir rakam
bize teslim edilmiş durumda. Bu durum hepimiz için gerçekten gurur verici…
İzmir’den Kapadokya’ya 13 Aprilia
Caponord ile seyahate çıkan motosiklet dostlarına güvenli, kazasız ve güzel
yolculuklar diliyoruz. Kendilerini sağ salim İzmir’de karşılamak ümidiyle…
Yorumlar
Loading…