Yazar: Sanço Panço
SCOOTER
100-250cc arası
Honda, skuter segmentinde liderliği kimseye bırakmıyor. Çok ucuza üreterek, ucuza sattıkları Spacy ve Fizy, bu araçları yiyecek ağırlıklı satışta evlere servis aracı olarak kullanan firmalar tarafından çok tercih ediliyorlar. Bunlar için özel ürettikleri koruma demirleri ve dayanıklı yeni makineler sayesinde, o kadar eziyete rağmen pek çoğu hala yeni gibi çalışıyor.
Skuter segmentinin “hobi motoru” sayılabilecek PCX ise satış rekorları kırıyor. Geçen sene geldiği ilk dönemde karaborsaya düşen PCX, epeyce bir süreden sonra ikinci elde sıfırından daha pahalıya satılan ilk motosiklet olma özelliğine sahip. Halen 125’lik olarak satılmakta olan PCX’in bu sene 150’lik motorla getirilmesi ve yeni rekorlar kırmasına kesin gözüyle bakılabilir. Bu listede bulunan diğer skuterlerden en az 1,5-2 kat daha pahalı olan PCX’in satış başarısı, fiyatı göz önüne alındığında daha iyi anlaşılabilir. Yamaha ise D’leight ile piyasaya hızlı bir giriş yaptı. Görünüşünün güzelliği, kullanmasının kolay oluşu ve fiyatı sayesinde giderek yükselen bir satış grafiği elde etmiş durumda.
250cc üzeri
250cc üzerine bakıldığında ise, görünen o ki, Türk insanı maksi-skuter seviyor. Bu sınıftaki kullanıcı tipi oldukça klasik; orta yaşlı, bir şekilde motosiklete bir köşesinden bulaşmış, 250cc üzeri bir motosikleti finanse edebilecek bütçeye sahip, görünüşe önem veriyor. Bu yüzdendir ki, büyük ve gösterişli motorlar istiyorlar. Eşle binmek, skuter ile uzak yola gitmek, onların önünde büyük ufuklar açıyor, ve bir süre sonra ya en büyük olan Suzuki Burgman 650’ye, ya da vitesli motora geçmek istiyorlar. Bir de orta yaşlı olup da oraları-buraları ağrıdığından mıdır nedir, muhakkak ayak uzatmak istiyorlar. Neymiş? Uzun yolda daha rahatmış. Bir de öylesi daha artistik görünüyor herhalde. İşin komik tarafı, ayak uzatma meselesi önemli olduğu halde, vitesli motora geçince ayak uzatılan Harley’e falan değil, Honda NC-X, Triumph Tiger 800 gibi dümdüz oturulan motorları tercih etmeleri.
İtalyanlar uzun süredir kendi memleketinin otoyol kurallarına uygun biçimde 300-350cc hacminde motor üretmeye başladığından, bu motorlar da %37 ÖTV sebebiyle Türkiye’de çok pahalıya satıldığından, Piaggio maksi-skuter pazarında Türkiye’deki birinciliğini kaybeder gibi oldu. Xevo 250 güzel bir motor olmakla birlikte, yüzü biraz eski kaldığında, Türk insanı, makyajla çok seksi bir kılığa bürünen X-Max 250’ye hücum etti. Her ne kadar yukarıdaki listelerde yer almasa da, X-Max 250 bu sene epeyce çok miktarlarda satıldı. Önümüzdeki sene gelecek olan yeni kılıklısının da fiyatı Euro’nun kol böreği olarak pişmesi sonucu ne olur, bilemiyoruz. Yamaha X-Max’ten elde ettiği bu satış başarısını; X-Max 400’e de taşımış. X-Max 400 aslında Türkiye’de pek bilinmeyen ve her nedense getirildiği dönemde tutulmayan Majesty 400’ün tıpkısının aynısı. En azından motor olarak. Dış giysisi ise çok güzel. Yamaha’nın X-Max saygınlığının farkında olan herkes, 400’ün iddialı ucuzluktaki fiyatına bakarak bu motora hücum etti. Etmiş daha doğrusu, bunu satış rakamına bakarak söyleyebiliyoruz.
Piaggio’nun bu sınıfta harikalar yaratan motoru X9’dan sonra üretilerek gelen X10 da harikalar yaratmaya müsait, ancak X-Max 400’e göre epeyce yüksek kalan fiyatı buna pek izin vermemiş olmalı. Bize satış listesinde gelen Xevo 300 satış rakamları 250’ye mi, yoksa 300’e mi ait, emin olamadık ama, o da iyi bir başarı elde etmiş görünüyor. İlk beşteki modellerin markalarına bakıldığında; üç markanın da hemen hemen benzer sayılarda satış yaptığı görülüyor.
Integra, özellikle arkasına yolcu alan skuterciler için küçük yolcu selesi sebebiyle çok konforlu bir motor olmasa da, düşük yakıt tüketimi ve Honda markası sayesinde hemen X-Max400’ün arkasında yer alıyor. Avrupa’da sadece İtalya’da bir senede 10 bin civarında satıp satış rekorları kıran SH300, Türkiye’de 54 adet satarak, türk orta sınıf, orta yaşlı skutercisinin maksi sevdiğini bir kere daha kanıtlamış oluyor. Maksi skuter seven ve Integra’ya o kadar para vermek istemeyen Honda’cılar, şimdi heyecanla Forza 300’ü bekliyorlar. Nedense iki yıldır inatla bu sınıfta bir maksi getirmeyen Honda, bu modelin fiyatını X-Max 400 civarında tutabilirse, seneye burada Forza’nın yüksek satış adetlerinden bahsediyor olabiliriz.
Yamaha’nın rekorunun bir diğer sebebi de, bu sınıfta ve bu fiyatta kendisine rakip olabilecek başka marka ve modelin olmaması. Biz söyleyelim, gerisini Honda’cılar hesaplasın.
*Bu sıralama sadece MOTED verilerine göre yapılmıştır. Diğer markalar veya dernekler motosiklet satış adetlerini paylaşmak isterlerse dergimizin sayfaları kendilerine açıktır.