Yazar: Batuhan Emrem
Tüy sikletin lider yarışçısı 2014 yılı için önemli değişiklikler geçirerek yerini daha da sağlamlaştırıyor.
125 cc, motosiklete başlangıç için en uygun yer olarak görülür. Üstelik hem bakım hem de sürüş masraflarının düşük olması nedeniyle günlük kullanım için de oldukça uygun makinelerdir. Özellikle motosiklet sürmek isteyen gençlerin ilk olarak bu sınıfa yönelmesinden ötürü markalar 125 cc sınıfına büyük önem gösteriyorlar. Bu sebepten ötürü yarattıkları motosikletler kalplerinde 125 cc’lik bir motor korurken görünüşte büyük bir motosiklet kadar etkileyici bir tasarıma ve kullanımda sürücüyü affeden özelliklere sahip oluyorlar. Yıllardır bu konuda diğer markalar arasında liderliği performans ve estetiği küçük hacimli bir motosiklette birleştiren Yamaha, birçok gencin hayalini süsleyen YZF-R125’i 2014 yılında, radikal olarak değerlendirilemeyecek olsa da oldukça önemli değişikliklere tabi tutuyor.
Bu değişikliklerin ilkini motosiklete alıcı gözüyle baktığımızda değişen dış tasarımda görüyoruz. Yan taraftan kendinden önceki modele benzeyen tasarımı korusa da motosikletin kafa kısmı ufak bir makyajla abisi R6’ya daha da benzetilmiş ve agresif görüntüsünü daha da keskin hale getirmiş. Genellikle büyük hacimli yarış motosikletlerinde görmeye alışık olduğumuz türden bir hava boşluğu ise yeni farların tam ortasına yerleştirilmiş. Aslında Yamaha’nın YZF-R125’te uyguladığı ailenin daha büyük yarışçı abilerine benzeme felsefesi son zamanlarda diğer markaların da düşük hacimli motosikletlerinde uyguladığı bir şey. Honda ailesinden CBR 125R ve 250R’lerin VFR’lere benzemesi veya Kawasaki Ninja 300’ün ZX-6R 636 Ninja ile benzerlikleri, markaların küçük üyelerini büyük abilerinin genç yansımaları haline getirmelerini apaçık şekilde gösteriyor.
YZF-R125’e daha yakından bakıldığı zaman göze tamamı dijital LCD göstergeler çarpıyor. Üstelik bu yeni göstergeler gidondan ayarlanabilen bir yol bilgisayarına da sahip. Aracın genel sportif havasına katkıda bulunması için egzoz, yarış motosikletlerinde olduğu gibi yere yakın ve kısa tutularak yeniden şekillendirilmiş. Motosikletin çamurlukları da gerçek yarışçıları aratmayacak şekilde karbon desenine sahip.
İlk bakışta farkedilmese bile Hamamatsu’lu firmanın küçük yarışçısına eklediği önemli detaylar sonradan farkediliyor. 41 mm’lik ters çevrilmiş ön çatal kullanılan YZF-R125 bu sayede rakibi olan CBR 125R’dan bir adım öne çıkmayı başarıyor. Arkada bulunan mono amortisör ise yük ayarlaması yapılabilir türden.“Y” formundaki yeni jantları tek radyal kaliper durdurmakla görevli. Arka fren ve vites pedalı ise güçlendirilmiş alüminyumdan üretilmiş. Yamaha YZF-125’in arka kısmına da el atarak stop lambası tasarımını değiştirmiş ve daha kompakt bir plakalık yerleştirmiş. Yeni motosikletin en önemli değişikliği, aracın en önemli parçası olan motoru üzerinde yer alıyor. Enjeksiyon üzerinde yapılan çalışmalar sonucunda YZF-R125 artık %11 daha az yakıt tüketirken aynı zamanda mevcut performansını (15 PS 9.000 devir/dk’de) da aynı şekilde korumaya devam ediyor.
Yamaha bayilerine Mayıs ayında gelmesi beklenen YZF-R125’leri mat gri, kırmızı ve Yamaha’nın yarış mavisi renkleriye yine gençlerin hayallerini süsleyerek yollarda olacaklar.