Ahmet Hakan, hiç heveslenme!

Ahmet Hakan, Hürriyet gazetesindeki köşenden “yaşlanıyorum galiba çünkü motosiklete hevesleniyorum” demişsin; hiç heveslenme! İstanbul’un en gözde, en modern, en çağdaş mekanı Nişantaş’ında bile motosikletin için özel park yeri arasan bulamazsın; çünkü yetkililer nezlinde motosikletliysen adam yerine konulmazsın, boşuna hizmet bekleme.

Madem motosiklet araçtan sayılmıyor öyleyse vardır bunun da bir hikmeti deyip motosiklete heves ediyorsan, hiç heveslenme! Köprü ve otobanlardan geçerken ufak tefek demiyorlar, ağırlığına ve yüküne bakmadan otomobillerle eş tutuyorlar; ülke ekonomisinin yükünü hafifletmek adına aynı geçiş ücretini söke söke alıyorlar.

Otomobil ile kıyaslayıp en azından taşıt vergisi düşüktür, ondan yırtarız diye motosiklete heves ediyorsan, hiç heveslenme! Motosikletini satın alırken “vergi salıcı”ların motosikleti pırlantadan bile daha değerli algılanması yüzünden ağırlaştırılmış ÖTV nedeniyle peşin peşin ödersin vergini, hem de fazlasıyla.

Trafik sorunundan dolayı Paris, Roma, Atina gibi kentlerde motosiklet baş tacı ediliyorsa, kaos kenti İstanbul’da motosiklete haydi haydi imtiyazlar tanınmıştır sanıp motosiklete heves ediyorsan, hiç heveslenme! Motosikletli trafik polislerinin halden anlamaları ve iyi niyetli yaklaşımları olmasa, mevcut trafik kanunuyla şurdan şuraya zor gidersin ceza yemeden.

Londra ve Tokyo örneğinde olduğu gibi büyük kent merkezlerine girişlerde iki tekerlekli araçlardan vergi alınmıyor; bize de sıra gelecek diye şimdiden motosiklete hevesleniyorsan, hiç heveslenme! O noktaya gelmemize daha çok var, çünkü çağdaş ülkelerin aksine bizde dört tekerleklilerin her daim önceliği var.

Kitlenmiş bir trafikte motosikletle yol alabiliyor olmanın keyfini yaşamak için motosiklete heves ediyorsan, hiç heveslenme! Sen şeritlerin arasında keyifle süzülürken, ben bekliyorsan sen de beklemelisin diyerek otomobiliyle yolunu kesip keyfini kaçıran biri mutlaka çıkar, her zaman önüne.

Motosiklet kullanmanın işe giderken harcadığın zamanı yarı yarıya azaltacağı, yakıt masrafını minimuma indireceği gerçeğinden hareketle akıllıca davrandığını düşünüp motosiklete heves ediyorsan, hiç heveslenme! Akıl tutulması yaşanan bu ülkede önce yakın çevrendekiler sana karşı çıkacaklar. “Motosiklete binmek de nereden çıktı, deli misin” diyerek, akıllı olmaya davet edecekler.

Değil motosiklet kullanmak, motosiklete heves etmenin bile önüne çıkan sayısız engeli gözardı etmekte hala ısrarcıysan bil ki bu, yaşlanmandan değil; motosiklet kültürünün aykırı, özgürlükçü, muhalif ruhundandır… Yoksa onca engel niye olsun.

Motorunuzun ve yaşam sevincinizin hep “on” olması dileğiyle…