BMW R60/7 Airborne Bombardımana hazır! Tarih sahnesine ilk olarak bir havacılık markası olarak çıkan BMW, şimdilerde otomobil ve motosikletleriyle tanınır olmasına rağmen İzmir merkezli Retro Art’ın yaratıcısı Serkan Ünverdi yeni custom projesi için BMW’nin geçmişten gelen bu havacılık mirasından ilham alarak karşımızda duran bu sert savaş makinesine yeniden hayat veriyor.
Baştan aşağıya askeri üniforma giydirilen BMW R60/7’ Airborne’un hikayesi
Karakteristik hatları bozulmadan baştan aşağıya askeri üniforma giydirilen BMW R60/7 Airborne un hikayesi geride bıraktığımız ve şimdiden benzer projeler görebilmek için yeniden heyecanla beklemeye başladığımız İstanbul Motosiklet Fuarı’nda başlamış.
Ülkemizde doğan en başarılı scrambler’lardan biri olan ve Motoron’un önceki custom sayfasında da yer almayı hakeden Retro Art’ın bundan önceki eseri Suzuki GN250 Scrambler, bulunduğu standın önünden geçen pek çok kişiyi kendine hayran bırakmış olacak ki, Balıkesir’den bir motosiklet sever Serkan Ünverdi’ye kendisi için benzer bir custom yaratması talebinde bulunmuş.
Donör motosikletin BMW R60/7 olarak seçilmesiyle de kısa süre içerisinde atölyenin içerisinden kıvılcımlar ve çekiç sesleri yükselmeye başlamış.
Yeni sahibinin gündelik hayatta da rahatlıkla kullanabileceği ikinci bir motosiklet olabilmesi için scrambler tarzı benimsenmiş. Aslında motor bloğunun altından geçen egzoz boruları ve ön tekerleği örten kısa çamurluğuyla aynı zaman bir tracker olma özellikleri de taşıyan BMW R60/7 Airborne, bu sayede çok yönlü bir motosiklet haline gelmiş.
Belki de bunun sebebi hem apronda hem de cephede sorunsuz mücadele etmeye zorunlu olmasıdır, kimbilir?
“Tasarımda eski uçaklar ve askeri temalardan ilham aldım. Erkeksi, kaslı bir görünüm hedefledim.”
Motosikletin genel ruh halinin ne olacağına karar verildikten sonra renklerin ve gövde şeklinin nasıl olacağı yavaş yavaş netlik kazanmaya başlamış.
Özellikle 2.Dünya Savaşı uçaklarının yapısını oluşturan perçin dokulu yapı tercih edilerek motosiklet sert ve askeri görünüm kazanmış.
BMW R60/7 Airborne birbirine uyumlu hale gelebilmesi için tüm alüminyum panellerin modelleri yapılmış
BMW R60/7 Airborne’un tasarım aşamasında bilgisayar da kullanılırken yeniden üretilecek parçaların birbirine uyumlu hale gelebilmesi için tüm alüminyum panellerin modelleri yapılmış ve malum askeri ve çiğ tarz gayesi sebebiyle bağlantı noktaları ve perçinler gizlenmek yerine olduğu gibi açıkta bırakılacak şekilde tasarlanmış.
Motosikletin tüm parçaları söküldükten sonra parçalar teker teker kontrol edilerek orijinal parçalardan ihtiyaç duyanlar restore edilmiş.
Askeri tonda yeşile boyanan şasi ile saf alüminyum rengindeki gövde üzerinde bulunan perçinlerle birlikte gerçekten de eski savaş uçaklarının havasını yansıtmayı başarıyor.
Motosikletin üzerinde bulunan parçaların çoğu gibi el yapımı olan son derece köşeli ve kaba bir görünü bulunan tek kişilik sele ise doğal dokusuyla motosikletin renk kombinasyonunu en doğru şekilde destekliyor.
20 mikron kalınlığında toplamda 684 adet el yapımı perçin ile donatılan panellerdeki görsel korumalar ise yine endüstriyel görünümü desteklemesi için lazer kesim yöntemiyle değil, tamamen çakı ve matkap gibi aletlerle yapılmış. El yapımı bir başka parça olan ön panel aparatına monte edilen Acewell dijital takometre ise R60/7 Airborne’un neoretro yapısına uyum sağlamış.
Hararet göstergeli yağ kapağı, sele rengiyle uyumlu Beston elcikler ve Monza benzin deposu kapağı motosiklet üzerinde yer alan detaylardan birkaçı. Tüm enduro ve scrambler kullanıcılarının tercih ettiği TKC 80 Twinduro lastikler ile donatılan sürüş takımları, Airborne’a her türlü arazide kullanım olanağı sağlarken aynı zamanda askeri imajı da destekliyor.
Motosikletin en dikkat çekici parçalarından birisi hiç şüphesiz ilk göze çarptığı anda “patlayıcı” bir etki yapan arka stop lambası.
El bombası görünümündeki stop lambası eski bir sinyal lambasının lensi yeniden kullanılarak hazırlanmış. İşlevsel olarak arka çamurluğun üzerinde duruyor ve hayır, çalışması için her seferinde pimi çekmek gerekmiyor. Tıpkı yeniden örülen jantlar ve jant göbekleri gibi mat siyaha boyanan motor bloğunun silindir petekleri, kontrast oluşturması amacıyla taşlanmış.
Tüm elektrik tesisatı yeniden çekildikten ve karbüratör ayarı yeniden yapıldıktan sonra ilk uçuş testine çıkan R60/7 Airborne, böylece Megatone susturucularının ilk kez gürlemesi ile hayat bulan bir başka makine olmuş.
Yaklaşık 600 saatte tamamlanan BMW R60/7 Airborne projesi Retro Art’ın titiz işçiliği ve custom motosiklet konusundaki becerisini gösteriyor.
Akıllara takılan soru ise şu; yeni sahibi R60/7 Airborne’u garajında mı saklayacak, yoksa bunun için bir hangar bulması mı gerekecek ??