Artık tüm spor motosikletlerde çekiş kontrol sistemi standart. Ancak bu sistem
yavaş sürücüleri hızlandırabilecek mi? Yoksa hızlı sürücüleri mi yavaşlatacak? Ne tür bir spor
motosiklet sürücüsü olursanız olun, birazdan anlayacağız…
SÜRÜCÜLER: Paul Allen, 49 yaşında, hızlı yol sürücüsü. Simon Hargreaves, 42 yaşında, spor motosiklet test delisi ve yarışçı özentisi. Jon Kirkham, 25 yaşında, bu test sırasında British Superstock şampiyona lideri.
TESTLER: Yol srücüsü Paul ve pist günü delisi Simon’un turlarını ilk önce çekiş kontrol kapalıyken ölçeceğiz, sonra sistemi açıp, daha hızlı gidip gitmediklerine bakacağız. Yarışçı Jon’u ise çekiş kontrol sisteminin yavaşlatıp yavaşlatmadığını merak ediyoruz; o yüzden onu ilk önce kontrol sistemi açıkken gözlemleyip, sonra da sistem kapalıyken bu derecesini geçip geçemediğine bakacağız.
MOTOSİKLET: BMW S1000RR’de şu beş çekiş kontrol modu mevcut:
Yağmur Modu yağmurlu havalar için var. En düşük son güç, yumuşak gaz kolu tepkileri, gaz kolu hareketlerini 38 derece eğimin altındayken kontrol ediyor. Hava güneşli, o yüzden bu modu kullanmıyoruz. Spor Modu tam güç sunuyor (184bg). Bu güç yumuşak bir gaz kolu tepkisiyle geliyor. 45 derecenin altındaki yatış açılarında gaz kolu hareketlerini kontrolü altına alıyor. Anti-patinaj sistemi hassas; tek teker önleme sistemi de öyle. BMW bu modu yol kullanımı için öneriyor.
Yarış Modu her şeyin bir seviye artırılmış hali; daha keskin gaz kolu tepkileri, tam güç, gaz kontrol altına alınmadan 48 derece eğim imkânı ve hassasiyeti azaltılmış patinaj ve tek teker önleme sistemleri. Pist kullanımı için öneriliyor. Slick Modu gaz koluna tam tepkiler, tam güç, gaz kontrolünden önce 53 derece ve daha az patinaj kontrolü sunuyor. Kayma önleyici ancak birkaç saniye sonra devreye giriyor ve arka lastiğin yerden yüksekliğini ve ABS’yi kontrol eden sensorlar kapanıyor. Böylece motosikleti kaydırarak virajlara sokabiliyorsunuz.
Her şey kapalı modu aslında tam da bir mod sayılmaz. Her şey, bütün elektronik sistemler kapanıyor.
Pist Güney Wales’te, Cardiff yakınlarında, Llandow pisti. Eski bir hava alanından dönüştürülmüş bir pist. 1.417 metre uzunluğunda ve sadece farklı hızlarda 4 sağ virajdan ve bir sol/sağ/sol otobüs durağı şikanından oluşuyor. İnanılmaz tümsekli ve S1000RR üçüncü vitesin üzerine çıkamıyor. Kısa bir pist olduğundan çekiş kontrol sistemini test etmek için ideal.
HIZLI YOL SÜRÜCÜSÜ
49 yaşındaki Paul Allen’in şu andaki motosikleti Honda CB1300F. Önceki motosikletleri arasında Honda Fireblade ve Suzuki Hayabusa var.
Şu andaki sürüşüyle ilgili: “Garip pist günlerini hala seviyorum, ama o hızlı işler benim için yıllar önceydi. Bu günlerde sadece güvenli, mantıklı hızlarla yolların keyfini çıkarıyorum.”
TEORİ Paul deneyimli, hızlı bir yol sürücüsü. Harley’lerden ZX-12R’lere kadar her şeyi kullanmış. Birkaç pist gününe katılmış ama bağımlısı değil. Daha çok mantık çerçevesinde yaşamayı seçtiğini ve bir yarış fantezisi içinde olmadığını itiraf ediyor. Paul’ün, BMW’yi çekiş kontrol sistemini devreye sokacak bir duruma getiremeyeceğini düşünüyoruz. Bu pek yavaş gitmekle ilgili bir durum değil; daha çok gaz kolunu daha sakin kullanmakla ilgili; yılların getirdiği yol bilgeliği ve büyük yatış açılarında büyük gaz açıklıklarının iyi olmadığı ön yargısıyla hareket ediyor. Ama ortada psikolojik bir soru var: hiç kullanmasa bile, bu tür bir güvenlik ağı onun sürüş şeklini değiştirebilir mi?
ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMİ KAPALI
Paul “Bu çok rahatsız edici bir his. Yüksek devirler çevirmiyorum, erken vites değiştiriyorum, böylece düşük devirlerde kalan motor beni çok korkutmuyor.
Devirler yükselse korkabilirim… ama bu tür kısa ve keskin bir pistte, motosikleti sanki karşıdan karşıya geçermiş gibi kullandığımı hissediyorum; motosikleti kontrol altında tutmak için erken vites değiştiriyorum. Çekiş kontrol sisteminin kapalı olduğunu bilmek aklımı karıştırdı; ama beklediğim şekilde değil. Motosiklet normal bir hissiyat veriyor; şu anda sadece gazı açtığınız kadar hızlanıyor. Bu da bana uyuyor.”
En iyi tur zamanı 59,20 sn
ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMİ SPOR MODUNDA
“Farklı motor işletim sistemi güç aktarımını kesinlikle yumuşatıyor; sanki daha düşük hacimli bir motora benziyor. Üç veya dört turdan sonra biraz oynamaya başladım; gazı çok daha erken açmaya ve kendi kararını vermesine izin vermeye başladım… ama böyle küçük bir pistte, son virajdan çıkarken o küçük tümsekten geçiyorsunuz ve eyvah, yandık derken, belki de o kadar kötü olmuyor.
“Dosdoğru ileri bakıyordum, dolayısıyla çekiş kontrol ışığının yanıp yanmadığı görmedim. Ama daha hızlı gittiğimi hissettim; çünkü biliyordum ki eğer hata yaparsam beni yakalayacak bir sistem var. Üzerinizdeki baskının bir kısmını alıyor. Ama sanırım sistemin kapalı olmasını tercih ederim; sistem açıkken kendimi daha güvende hissetmeme rağmen, ona ihtiyacım olacak kadar hızlı olmadığımı ve gaz tepkilerinin litrelik bir spor motosikletten beklentimin çok altında olduğunu biliyorum.
O büyük gücü hissetmek, 1.000 cc’lik motorun güç aktarımını hissetmek istiyorum, çünkü bunun için para ödedim. Neden çekiş kontrol sistemi olan 1.000’lik spor motosiklet alıp, sonra da daha az güç ürettiği bir modda kullanayım ki?” En iyi tur zamanı 57,75 sn (1,45 sn daha hızlı)
ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMİ YARIŞ MODUNDA
“İşte şimdi oldu! Evet. Bu modda istediğim gücü ve tepkiyi alabiliyorum; ama hala çekiş kontrolünün güvenlik ağına sahibim. Her iki dünyanın da iyi özelliklerinin birleşimini sunuyor. Gazı açacak kadar özgüven hissettim; öte yandan kontrol benim elimdeydi, motosikletin değil. Muhtemelen daha hızlı gitmedim (çok daha hızlıydı) ve her yerde aşırı erken fren yaptım, ama bunun çekiş kontrol sistemiyle bir ilgisi yok. Sadece güzel, akıcı bir hissi vardı, tam olması gerektiği gibi; biraz GSXR1000’ i andırıyordu. Bu motosikleti şimdi çok sevdim.
Bir daha çıkabilir miyim piste? Durmak istemedim. İlk iki modu denedikten sonra bu motosikleti satın almazdım, ama bu sonuncudan sonra alırım!”
En iyi tur zamanı 55,68 sn (3,52 sn daha hızlı)
YOL SÜRÜCÜSÜNÜN KARARI
Tahmin ettiğimiz sonuç, ama farklı nedenlerle. Evet, Paul çekiş kontrol sistemiyle hızlandı, ama temposu, patinaj önleme sisteminden olduğu kadar, değişen motor modlarından da etkilendi. BMW’nin hızlı ve saldırgan bir hisse sahip olmasını istiyor, litrelik bir sporcunun olması gerektiği gibi; ama her ihtimale karşı patinaj önleme sistemiyle birlikte. Bu durumda Spor modu çok yumuşak kaldı. O da Yarış Modunda daha hızlıydı ve daha saldırgan olan bu modu tercih etti.
PİST GÜNÜ SÜRÜCÜSÜ
42 yaşındaki Simon Hargreaves’in şu andaki motosikleti BMW S1000RR, önceki motosikletleri arasında Honda Fireblade ve Suzuki GSX-R1000 var.
Şu andaki sürüşüyle ilgili: “yol için fazla hızlı kullanıyorum, bu yüzden de pist günlerine bayılıyorum; o kadar hız yapıyorum ve hiçbir suçluluk duygusu hissetmiyorum. Yarışmayı çok isterdim, ama kız arkadaşım izin vermiyor.”
TEORİ Simon hızlı bir yol sürücüsü, deneyimli bir pist pilotu ve arada bir kulüp yarışlarına katılıyor. Teoride, çekiş kontrolünden faydalanmak için yetenek bakımından mükemmel noktada; çünkü gazı, BMW’nin çekiş kontrol sistemini hissedecek kadar saldırgan kullanabilecek kadar hızlı. Aynı zamanda ihtiyacı olduğunda kurtarılacak kadar da acemi.
Simon, 2010 yılında, uzun dönem test motosikleti olarak bir S1000RR kullanıyor; yani çekiş kontrol sisteminin etkilerine alışık. Fakat 18 yıllık superbike sürüş deneyimine rağmen, bu güne kadar BMW’nin çekiş kontrolünü kapatıp eski kurallarla sürmeyi denemedi…
ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMİ KAPALI
Simon “Üç ayda bu motosikletle 1.300 km yol yaptım ve üç pist gününe katıldım; ama bu durumdan tamamen rahatsızım. BMW rahatsız edici bir motosiklet değil; ama çekiş kontrol sisteminin var olduğunu bilmek ve kullanamamak üzerimde inanılmaz bir psikolojik baskı oluşturuyor. Pistte dolaşırken, motosikletten sarkarak, dik tutmaya çalıştım. Gaza bastığımda arkanın kaymasına hazırlıklı olduğumu düşünmeme rağmen, bunu ancak viraj çıkışlarının en sonunda yapabildim. Eminim, apeks noktasında arkanın yana gelmesini sağlayacak kadar gazlamaya cesaretim olsaydı, motosiklet beni tükürür atardı. Hepimiz kaymayla başa çıkabileceğimizi düşünürüz ama genellikle bunu başaramayız. Daha önce başıma geldi!” En iyi tur zamanı 48,64 sn
ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMİ SPOR MODUNDA
“Benim için bu tur tamamen farklıydı. Bambaşka bir motosiklet sürüyor gibiydim. Güç aktarımı çok daha kontrol edilebilir durumda; çok daha sakin ve daha az saldırgan. Birdenbire kontrolün daha çok bende olduğunu hissediyorum. Artık motosikleti ben kullanıyorum, motosiklet beni gezmeye çıkarmış gibi değil. Bu da çekiş kontrol sisteminin sürüşten bir şeyler eksilttiğini söyleyenlerin hatalı olduğu anlamına geliyor.
Küçük turuncu çekiş kontrol lambası sanki bir hedef gibi; öz güvenimin giderek daha da arttığını hissedebiliyorum. Birkaç kez apeks noktasından geçtim, gaza asıldım ve arkanın hafifçe hareket ettiğini ve hemen elektronik sistemlerin devreye girip beni kendimden koruduğunu hissettim.
“Tek teker önleme sistemini de seviyorum. Elektronik sistemler kapalıyken ön lastiği yerde tutmanın ne kadar zor olduğunu fark ettiğimde çok şaşırdım. Son virajdan başlangıç düzlüğüne çıkarken ön öyle sert şekilde havalanıyordu ki onu yerde tutmak için gazı kesmek zorunda kalıyordum. Şimdi ise gazı kökleyip, sadece gidonun salınımlarıyla başa çıkmakla yetinebiliyorum, aniden kapanıp beni üzerinden atmasından endişe etmiyorum.” En iyi tur zamanı 46,55 sn (2,09 sn daha hızlı)
ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMİ YARIŞ MODUNDA
“Bu mod burada biraz fazla kaçıyor. Spor modundan daha hızlı olduğumu hissetmiyorum ve kontrolün çok daha azının bende olduğunu hissediyorum. Artık farkı yaratan çekiş kontrol sistemi değil, motosikleti kullanmak için sergilemem gereken çaba miktarından kaynaklanıyor. Her şey kapalıyken olduğu kadar ham değil; ama rahatsız edici duygu bir miktar geri geldi ve şimdi bu hızda kullanmak, yarış ortasındaki dinlenme turundan ziyade ümitsiz bir son nefese benziyor.” En iyi tur zamanı 46,04 sn (2,24 sn daha hızlı)
PİST GÜNÜ SÜRÜCÜSÜNÜN KARARI
Beklediğimiz oldu. Simon, çekiş kontrol sistemi Yarış modundayken daha hızlıydı; ama spor modunda daha mutluydu (ve hızlı); hele ki kapalıyken olduğundan çok çok daha mutluydu. Ortalama-hızlı pist günü sürücüsü için çekiş kontrol sistemi tam bir lütuf. Simon, sistem açıkken sürmenin daha eğlenceli daha güvenli olduğunu düşünüyor (normalde kendini kesinlikle yerde bulacağını düşündüğü durumlarda kaza yapmadı) ve veri kaydedicisi gösteriyor ki daha hızlı.
NEDEN ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMLERİ KULLANILIYOR?
Çünkü BMW, Ducati ve MV önde olmak üzere, motosiklet üreticileri bir kısırdöngüye yakalanmış durumdalar: müşterilere istediklerini ver (daha fazla performans) ama güvenlik kuralları satmana izin vermesin. Güvenlik kurallarının gerekliliklerini sağla (daha güvenli motosikletler) bu sefer de alıcılar motosikletleri satın almasın.
Belli ki motosiklet üreticileri, çok farklı seviyelerde sürüş kabiliyetine sahip kitlelerce kullanılabilecek, daha yüksek performanslı motosikletler üretmek zorundalar. Ortalama bir spor motosiklet müşterisi, çılgın bir superstock yarışçısından, pist günü meraklısına hatta sadece pazar öğleden sonraları motosiklet süren birine kadar değişebilir. 180 bg’lik roketinizin, bu şartların hepsine uyum sağlayabilmesi gerekir.
Çekiş kontrol sistemine gelince. Sınırların nerede olduğunu hesaplayacak bir bilgisayar satın alarak (bu noktada sınır, hatalı gaz kullanımının sizi düşürebileceği nokta anlamına geliyor, yani yol tutuşun son sınırı) elektronik dünyasının hızı, doğruluğu ve güvenilirliği sayesinde, sürücüyü o sınırdan uzak tutmayı başarabilirsiniz; böylece motosiklet üreticileri de pastadan paylarını alır ve yerler.
Teoride hepimiz çılgın güç verilerinden faydalanabiliriz; aynı zamanda tüm potansiyel tehlikelerden de korunabiliriz.
ÇEKİŞ GÜCÜ YARIŞA KARŞI: KİŞİSEL BİR BAKIŞ AÇISI
Çekiş kontrolü yarışları sıkıcı mı yapıyor? Gerçekten mi?
Değerli MotoGP yorumcusu Mat Oxley, GP’lerde çekiş kontrol sisteminin yasaklanmasını istiyor, çünkü bunun yarışları sıkıcı hale getirdiğini savunuyor. Pek çok kişi buna katılıyor. Ben katılmıyorum. Mick Doohan’ın aldığı beş 500 cc şampiyonluğunda çekiş kontrol sistemleri yoktu ve yine de ölümüne sıkıcıydı. Ya 800 cc’de, çekiş kontrolü devrimiyle yaşadığımız heyecanlara ne demeli? Laguna 2008 ve Catalunya 2009 gelmiş geçmiş en mükemmel yarışlar arasındadır.
Hayır, bence tüm yarışları heyecanlı kılan tek bir şey vardır: kaybetmektense kaza yapmayı tercih edecek 30 ümitsiz adam. Çekiş kontrol sistemi sorun değil; o, gelişmelerden sadece biri, aynı disk frenler ya da Radyal lastikler gibi. Harika sürücüler, hemen yandaki adamı yenmek için bunu da kullanmanın bir yolunu bulurlar (ya da bulamazlar).
Çekiş kontrolünü suçlamak, sadece, gridlerde kazanmak için deliren, çığır açacak motosikletler ve sürücüler görmemiz gerektiği gerçeğini görmemizi engelliyor. Eğer suçlu, çekiş kontrol sistemiyse, hemen şimdi yasaklayın. Ama bu “teknoloji kötüdür” saçmalığını da kesin artık. Hendrix flüt çalmadı, Fender Strat gitarını, Vox wah-wah’ya takıp, onu da Marshall amfisine bağlayıp, sesi açtı… Simon Hargreaves
JAMES HAYDON ÇEKİŞ KONTROLÜNÜ YAZIYOR
Bastır evlat, sarkıt kıçını
Eski BSB (İngiltere Superbike) yıldızı James Haydon eskiden Superbike yarışçısıydı. Çekiş kontrol sistemlerinden önce ve onlar geldikten sonra yarıştı.
Anlayacağınız, yolda kullanılan ilk çekiş kontrol jenerasyonuyla ilgili yazmak için uygun biri.
“Yarış hayatımı yol tutuş seviyesini gözlemlemek ve hissetmeyi öğrenmekle geçirdim. Sonra birdenbire farklı bir şekilde sürmeyi öğrenmem gerekti. İlk zamanlarda çekiş kontrol sistemleri çok müdahaleciydi ve ben hemen bunu zayıflattırdım. Hala mevcuttu, ama ben viraj sonunda biraz patinajı seviyordum.
Sonra sistemler geliştikçe, mühendisler size biraz kayma sağlamayı öğrendiler. 2005/2006’da Rizla Suzuki’de yarışırken, çok iyi bir sistemleri vardı; ama en iyisi 2007 yılında Hawk Kawasaki ZX-10R’de kullanılandı. Çekiş kontrol sisteminin varlığını hissetmiyordum; ama Brands’de Clearways virajından bir çıkışımı hatırlıyorum. Korkunç bir andı, motosiklet beni seleden fırlattı, ön camın üzerine düşüp, kırdım.
Pite döndüm ve “çekiş kontrolü mü? Ne çekiş kontrolü?” dedim.
Mühendisler de bana, gazı kapadığım anda sistemin çekiş gücünü %40 düşürmüş olduğunu gösterdiler; ben hissetmemiştim, ama sistem beni çok daha büyük bir kazadan kurtarmıştı.
“Tabii şimdi artık sistemlere ihtiyacınıza göre ince ayar yapabiliyorsunuz. MotoGP motosikletlerini dinlerseniz, ayarlarının ne kadar farklı olduğunu anlayabilirsiniz.
Rossi’nin motosikletinde gazı kesildiğini neredeyse hiç duyamazsınız; ama Stoner’ın motosikletinde sürekli duyarsınız. “Ama işte yarış bu demek; BMW’de kullanılan harika bir teknoloji. Zaman zaman performansı düşürmesini bekliyorsunuz çünkü bu sistemlerin ilk örneği; ama hiç öyle olmuyor. Yine de sistemin nasıl bir his vereceği (ne kadar rahatsız edici veya yardımcı olacağı) nerede kullanıldığına bağlı.
BMW’yi Anglesey pistinde kullandım; oradaki sert virajlardan dolayı her modda rahatsız edici oldu benim için. Yapmak istediğiniz harekete engel olmasını istemiyorsunuz. Ben de kenara çekip sistemi kapadım, beni delirtiyordu! Anında birkaç saniye hızlandım.
“Ama sistemi Brunthingthorpe Deneme Pisti’nde de kullandım. Hızlardan dolayı (225 km/s ile dönülen hızlı virajlar) gazı yavaşça, yavaş yavaş artan şekilde açıyorsunuz ve en yüksek yatış açılarını kullanmıyorsunuz; normalin sadece biraz üzerindesiniz. Yani çekiş kontrol sistemine çok erken girmiyorsunuz; tam motosikleti kaldırdığınız anda geliyor… sonra da artık yanı başınızda oluyor. Yine de hala sistem kapalıyken daha hızlı gidebileceğimi düşünüyorum; ama amacını da anlıyorum.”
YARIŞÇI
25 yaşındaki Jon Kirkham’ın şu andaki motosikleti Superstock özellikli BMW S1000RR Şu andaki sürüşüyle ilgili: “Şu anda İngiliz Superstock 1000 serisinin lideriyim. Bu motosikletle çekiş kontrol sistemi açıkken ve kapalıyken yarıştım; duruma göre değişiyor ama genellikle kapalıyken daha hızlıyım.”
TEORİ Jon bir yarışçı, bunun anlamı da sık sık teknik anlamda kaza yapmak demek olan motosiklet sürüş bölgelerinde geziniyor. Ama bu, çok kaza yapıyor demek değil; yarışçılar, sınırlarının nerede olduğunu bilmek zorunda, böylece onlara mümkün olduğunca yaklaşabilirler. Çekiş kontrol sistemi bir yere kadar faydalı olmalı, çünkü düşmeden sınıra yaklaşmanıza yardımcı oluyor; ama BMW’de yarışmak için Slick Modu olmasına rağmen gerçekten iyi bir sürücü çekiş kontrol sistemiyle kaza yapmak arasındaki o ince bölgede kalmayı başarabilmelidir; fakat o noktada çekiş kontrolü sürücüyü yavaşlatmaya başlayabilir.
ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMİ SLICK MODUNDA
Jon “Bu çok eğlenceli! Çekiş kontrol lambası sürekli yanıp sönüyordu. Gerçekten, benim yarış motosikletimden daha eğlenceli! Ben de ona tam anlamıyla güvendim. Neredeyse apeksten itibaren %100 gaz kullanıyordum, o da “urrrrr…
ur, ur, ur…” yapıyordu (elini bir şey doğrar gibi yana götürüyor… kayan arka lastiği gösteren uluslar arası dil). Herhalde pit alanından duymuşsunuzdur. Sürüş sırasında kaçırdığını duyabiliyorsunuz…
bir de tüm arka düzlük boyunca çalışıyor. Alt virajdan çıkıp, arka düzlüğe çıkıyorum, ortasına kadar gazı kapatmaya devam ediyor. Sisteme çok güvenebilirsiniz, “brrrup”… yapıyor (yine eliyle kesme hareketi yapıyor). Eğer açık olmasaydı yan taraftaki tarlada olurdum!
En iyi tur zamanı 43,99 sn
ÇEKİŞ KONTROL SİSTEMİ KAPALI
“Bu çok farklı! Evet, patinaja sokabiliyorum ama tahmin etmesi çok zor; çekiş kontrolünün sunduğu güvenlik yok. Bazı yönleriyle çekiş kontrol sistemi daha eğlenceli; çünkü aniden patinaj yapıp sizi gidonun üzerinden fırlatmayacağını biliyorsunuz. Pist çok dalgalı, bu da süspansiyonun yük miktarını sürekli değiştiriyor ve kaymayı zorlaştırıyor; gerçekten iyi bir kayma için yeterli momentumu sağlayamıyorsunuz.
“Bu, bu piste özgü bir durum; örneğin Donington’da, Melbourne Loop’ta olsaydınız, bunu yapabilirdiniz. Ama çekiş kontrolü açıkken kendime güvenim çok daha yüksekti. Yani bana bir yarışçı olarak burada çekiş kontrolüyle daha hızlı olup olmadığımı sorarsanız, çekiş kontrolünün zaten sınırlayıcı faktör olmadığını söylerim… engelleyici olan, yol motosikletinin ayarları. Daha iyi bir gidon amortisörüne, daha fazla yol tutuşa ve farklı bir geometriye ihtiyacım var…” En iyi tur zamanı 45,59 sn (1,60 sn daha yavaş)
KIRKHAM YARIŞTA ÇEKİŞ KONTROLÜNÜ ANLATIYOR
“Superstock Şampiyonası’nın kurallarına göre süspansiyon değiştirmek serbest, ama motoru geliştirmek yasak. BMW’nin çekiş kontrol sistemi standart olduğundan, şampiyonada kullanmak yasal.
“Başlangıçta çekiş kontrol sistemini açık bıraktım; Brands’de bir üçüncülük aldım, ama Thruxton’da yedinciliğe düştüm, çünkü hızlanmama izin vermiyordu. Biz de Cadwell’de çekiş kontrolü açık ve kapalıyken art arda denemeler yaptık, kapalıyken daha hızlıydım. Oulton Park’taki bir sonraki yarışı, sistem kapalıyken kazandım. Bir de tur zamanı rekoru kırdım. Sonra Cadwell’de kazandım. Ama Silverstone ıslak ve kaygandı; ben de Slick Modunu açtım. Canlıydı, ama gerektiğinde kendini kurtarıyordu; ben de üzerine gidiyordum. Sıralamada ikinciliği aldım ve yarışlarda da dördüncü ve üçüncü oldum. Yani bence duruma göre değişiyor; ama yine de bu seçim hakkına sahip olmayı isterim.”
KARAR
Yola bir teoriyle çıktık; yol sürücülerinin çekiş kontrol sistemini devreye sokamayacağı ya da ondan doğrudan faydalanamayacağı, hızlı gruptaki pist günü sürücülerinin en çok faydayı sağlayacak tatlı noktada olduklarını ve sistemin yarışçıları engelleyeceğini var saydık. Ama sonuç böyle olmadı. Ya da ortada çekiş kontrolünün direkt etkilerinden faydası var.
Teoriye göre (bkz. grafik), yol sürücüsü Paul’ün, çekiş kontrolünü kullanacak kadar sert olmaması gerekiyordu. Değildi de. Yine de sistemin varlığını bilmek ona güven verdi ve daha hızlı gidebildi. Ama beklenmedik şekilde daha saldırgan olan yarış modunu, spor moda tercih etti; litrelik spor motosikletin, litrelik spor motosiklet gibi olmasını sağlıyordu.
Veri kaydı kan, ter ve gözyaşına sebep olabilir. Bugün çoğunlukla ter var…
Simon modele uydu; çekiş kontrolünü devreye sokacak kadar saldırgan; ama motosikleti onsuz kontrol edebilecek kadar iyi değil. Onun aslında bu kadar sert kullanmaması gerektiğini savunabilirsiniz (ama konu da bu zaten) ortalama sürücüler artık güven içinde, daha sert şekilde kullanabiliyorlar motosikletleri.
Her şey sonuçta gözyaşlarıyla bitebilir; ama şimdilik işler iyi gitti (pek çok sürücünün beklentisinin aksine Simon da kontrolün kendinde olduğunu hissettiğini söylüyor. Çekiş kontrolüne karşı sıklıkla kullanılan bir argüman, sürücünün yeteneklerini yok ettiği yönündedir).
Simon, spor modunu tercih etti çünkü bu modun sınırları, onun yetenekleriyle örtüşüyordu; yarış modu aşırı saldırgandı.
Jon kendi yarış motosikletiyle çekiş kontrol sistemini denemiş ve şartlar uygun olduğunda kullanacağına karar vermişti. Kuru, pürüzsüz bir pistte, yarış geometrisine sahip bir motosikletle, yapışkan lastiklerle güçlendirilmiş süspansiyonla, sistem kapalıyken daha hızlı gidebiliyor. Llandow’da ise Dunlop Sportsmart serisi lastiklere sahip yumuşak bir yol motosikletiyle, çekiş kontrolü açıkken daha hızlı gidiyor. Bir de çok daha fazla eğleniyor.
Tur zamanı peşinde koşmayan pek çoklarımız için konu da aslında eğlenceden ibaret. Çekiş kontrol sistemi sürücüden hiçbir şey alıp götürmüyor. O sadece radyal lastikler, döküm şasiler ve disk frenler gibi, motordan çıkan gücü güvenle dizginleyebilmemize yarayan bir gelişme. İşte cevaplar da burada…
Beni hızlandıracak mı? Evet; sadece güven aşılayarak dahi olsa. Eğlenceden çalıyor mu? Hayır, daha eğlenceli hale getiriyor. Bana daha fazla güvenlik sunacak mı? Genellikle evet; fizik kurallarını yenemezsiniz; ama enayilik ettiğinizde sizi kefaletle kurtarabilir.
Beni engeller mi? Hayır; eğer düzgün kuru bir pistte yarışan ulusal yarışçılardan değilseniz. “2011 model spor motosikletlerin yarısında çekiş kontrol sistemi var, bunlardan birini almalı mıyım?” diye sorarsanız, cevabımız EVET!
Yorumlar
Loading…