EICMA 2017’den Yeni Modeller

Yazar: Özlem Köseoğlu&Sinan Özgen

Milano’daki fuarı sizler için takip ettik Kasım ayının başında Milano’da yapılan fuarda ortaya çıkan yenilikler 2018’de satışa sunulacak modelleri gözler önüne serdi. Geçen yıl fuara damgasını vuran Euro 4 normları, bu sene de etkisini gösterdi.

Daha sıkı egzozlar, daha düşük yakıt tüketimi söz konusu olduğunda güçleri fazla kısıtlanan pek çok modelin hacminin büyüdüğü görüldü. Avrupa pazarında çok popüler hale gelen eski görünümlü modern motorlar modasına japonların da katılmasıyla fuar enteresan görünümlü motorlar geçidi halindeydi. Ülkemizde satışı olan bütün yeni modelleri sizler için inceledik.

Euro 4 normları nedeniyle geçen yıl gücü mecburen ve belki de son anda kısılan bütün motorlarda bu yıl küçük de olsa bir değişiklik vardı. Bunların başında orta sınıf enduro motorlarının tamamını yenileyen BMW geliyordu. BMW’nin yeni S1000RR ve R1250GS üzerine çalıştığı biliniyordu ve bu fuarda motorların ortaya çıkması bekleniyordu. Ancak Almanlar tahminen seneye çok da sunacakları bir şey olmadığını düşünmüş olmalılar ki bu sene iki modeli de satışa hazır hale getirmemişler. Belki de getirmişlerdi ama bunları tanıtmamayı tercih ettiler.

Öte yandan F700 ve F800GS’in değişmesi bekleniyordu, gerçekten BMW bu konuda çok çalışmış ve iki modeli de tamamen yenilemiş. Küçük sınıfta da kendisine yer edinmeye çalıştığını açıklayan firma 400cc’lik bir de skuter yapmış. C400X ve F-GS serilerini uzun süredir birlikte bu işe hazırlandığı Loncin firması ile gerçekleştirmişler. C400X skuter herkes için bir sürpriz oldu.

Fuarın yıldızlarından birisi İtalya’da evsahibi konumunda olan Ducati idi. Ziyaretçiler arasında çok popüler olan standlarındaki en ilgi çekici araç 215 ve 226 beygirlik yeni V4 Panigale’leriydi. Daha önce bu güçte atmosferik bir süperspor yapılmamıştı. Ducati V2’den V4’e geçerek bu konuda bir güç rekorunu eline geçirmiş görünüyor. Her ne kadar motor hacminin 1100cc olması sebebiyle şu an için herhangi bir yarış sınıfına uygun görünmüyorsa da sivil kullanıcı için pistte kullanabileceği en güçlü motosiklet olduğu söylenebilir.

Genel olarak donanımlara bakılacak olduğunda Eicma bu konuda adeta büyük bir cennet. İnsanlar yeni çıkan ürünleri görmek için adeta birbirleriyle yarıştılar. AGV’nin tamamı karbon önü açılabilir modüler kaskı 1.200 gram ağırlığı ve yüksek güvenliği ile sürücüleri büyüledi. Temsilcileri Mototaş’ın belirttiğine göre bu kask pek yakında Türkiye’de olacak.

Türk firmaları da Eicma’da yerlerini almışlardı. En büyük stand lastik firmamız Anlaş’ındı. Africa, Multistrada gibi motorlar için ürettikleri kış lastikleri büyük ilgi gördü. Çanta yapımcısı Globescout bu sene de fuardaki yerini almıştı. Motor pantalonu üreticisi Tech90’ın küçük standı ise hiç boş kalmıyordu. Fuarda yer alan firmalardan, kask dışında giysi ve motor üzerine tekstil aksesuar üreten OJ markası artık Türkiye’de Limit Grup tarafından temsil ediliyor. Kataloglarına bir göz atmanızı öneririz. Fuarlarda hep beğendiğimiz Stylmartin botları ise bu fuarda yapılan anlaşma ile Türkiye’ye Motoliz tarafından getirilmeye başlanacakmış.

Honda’nın standındaki en dikkat çekici yeniliklerin başında yeni Goldwing vardı. Eskisine oranla 40 kilogram hafifleyen motorun kilometre saati yerinde adeta 19 inç reklamcı monitörü var gibiydi. Yeni nesil çıplakları 125, 300 ve 1000R da son derece nefes kesici aletlerdi. Yeni çıkarılan Africa Twin eski kasaya çok benzemekle birlikte daha büyük benzin deposu ve bazı ufak detayları ile baz modelden ayrılıyor. Baz model AT ise makyajlanmış.

KTM ve Kawasaki standları fuarın çok ilgi çeken standlarından oldu. KTM’de çok model yoktu ancak 2 silindirli yeni çıplakları Duke 790 çok ilgi çekiciydi. Kawasaki standındaki Z900RS ise bütün övgüleri hakedecek kadar güzel bir motosiklet olmuştu. Benelli ise fuardaki en ilgi çeken standlardan birisiydi. Küçük hacimli motor kategorilerinde adeta bir çığır açarak 4-5 model birden geliştirmiş ve herkesin ilgisini çekmeyi başarmıştı.

Yamaha standında ise acayip bir alet var: Niken. 3 tekerlekli, ön jantlar 15, motor Trace 900 motoru. Yamaha bu aracı sürüşten keyif alan deneyimli sürücüler için yaptığını söylüyor. Ayağa kalktığı zaman epeyce yüksek ve heybetli durduğundan neler yapıp nerelere kadar yatabildiğini göstermek için yatık biçimde yere tespit etmişlerdi. Tracer modelleri epeyce makyajlanmış, Mt-09’a öhlinsler takılmış, MT-07’ye ise eski MT-09 farı takılmıştı. Bütün modellerde ufak tefek iyileştirmeler mevcuttu.

Fuarı dergi okuyucuları için gezdik. Yazının devamında model ve marka bazında Türkiye’de satışa sunulması güçlü olan modelleri inceledik. Tahmini Avrupa fiyatlarını da bilgi amaçlı vereceğiz.

Uzun Bacaklı Orta Hacimli Konsept Endurolar
Bu yılki fuarda 3 farklı standın içinde birbirine benzer özelliklerde üç farklı motor gördük. Anladığımız kadarı ile 2019 senesi içinde “uzun süspansiyonlara sahip enduro” modası başlayacak. Geçtiğimiz yıl ortadan kalkan Yamaha Tenere 660’ın yerine Yamaha’nın MT-07 motorlu bir aracı geliştirdiğini geçen sene görmüştük. T7 adını verdikleri konsept motor satışa epeyce hazır gibiydi. Her nedense bu seneyi de boş geçmeyi tercih etmişler, bu sene de araç yine konsept yani “satışa henüz hazır değil ama böyle birşeyi yapacağız” biçiminde sergileniyordu. Bu motorun özelliği 21 inç ön, 18 inç arka janta sahip olup çok uzun süspansiyon çalışma yoluna sahip olması. MT-07 motoru ile Tenere 660’ın 48 beygirlik motorundan sonra 70 beygir ile oldukça performanslı olacağı şüphe götürmüyor.

Triumph standında ise Tramontana’yı gördük. “Dağları Geçmek”in kısaltılması olsa gerek, Tiger’den türetilen araç uzun öhlins amortisörleri ile adeta leyleği andırıyordu. Tiger’dan devşirme olduğunu düşünecek olursak aslında araç üretime çok yakın olabilirdi ama Triumph da Yamaha gibi beklemeyi tercih etmişti. Triumph’ta çalışan İspanyol mühendis Lopez Cordoba’nın Yamaha T7’yi görünce “biz neden yapmayalım” demesiyle ortaya çıkan motor, geçtiğimiz Eylül’de Panafrica Rallisi’nde yarışmış, 73 katılımcı arasında 51. olmuş. Anlaşılan o ki T7 çıkarsa, bu da çıkacak.

Fuarın asıl yıldızı ise herkesin merakla beklediği KTM’nin 800’lük sınıfta yaptığı 2 silindirli motorlardı. Duke 790 bu sene satışa sunuluyor. “Yapıyorlar, yaptılar, işte geliyor” denilen 2 silindirli, 800’lük enduroları 790 Adventure, rakiplere bakılarak bu sene sadece prototip olarak gösterildi. Oldukça cüsseli, yine 21-18inç jant takımlı, Duke 790’a bakacak olursak 100 beygir güce sahip ve tahminen 180 kilogram civarında bir ağırlığa sahip olacak. Duke’un fiyatının 9.500 euro civarı (Avrupa) olacağı düşünülürse, Adventure’ın da bunun biraz üstünde fiyatlanması beklenebilir.

Bu modellerden anlaşılacağı üzere 2019’da yeni bir stil başlayacak gibi görünüyor. Her ne kadar ağırlık bakımından bunlara benzemese de, 800’lük sınıfta Moto Guzzi de 19-17 inç tubeless jantlı 850cc’lik bir enduroturing motoru geliştirmiş. V85 isimli bu araç diğerlerinden farklı olarak daha ağır ve şaftlı. Biz tasarımını çok beğendik, o yüzden bu bölüme almakta fayda gördük.

Ön Led Farlar
Led teknolojisinin gelişmesi motosikletlere yaramış görünüyor. Çok etkili aydınlatmaya sahip led ampuller sayesinde pek çok motosiklete farklı merceklere sahip led farlar takılmıştı. Eski stil motorların popüler olması nedeniyle de bunların çoğunda yuvarlak tasarımlar tercih edilmişti. Hal böyle olunca bol bol ve boy boy yuvarlak LED farlı motosikletler görmek mümkün oldu.

Paçalı Güvercinler
2014 yılında ilk defa Ducati Monster 1200’ün arkasında görülen, Türk kullanıcıların “çamur sıyırıcı” diye isim taktığı düşük arka çamurluğu biz nedense paçalı güvercinin paçasına benzettik. Bu yıl fuarda düşük çamurlukların çok popüler hale geldiği görüldü. Honda’dan tutun Husqvarna’ya, Yamaha MT-09’dan 300’lük motorlara kadar pek çoğunun arka kısmı birbirine benzemişti. Sonra gittik, Monster 1200’e baktık, onun arkası artık öyle değildi.

APRILIA

Aprilia RX 125, SX125
Aprilia, genç, sportif ve dinamik sürücülere üst seviye sportif içerik sunabilmek için yenilenmiş RX 125 ve SX 125 modellerini gözler önüne serdi. Bu segmentte ABS sunmasıyla, kendine has bir özellik kazanan modeller, farklı tat denemek isteyen sürücülere “atlamalı”, “tırmanmalı” bir sürüş performansı vaat ediyor. RX ve SX modeller, aynı üst yapı, şasi, motor ve süspansiyonları paylaşırken her birisinin farklı tutkuları ateşlemek üzere belirgin bir karakter yapısı bulunuyor. 21ön, 18inç arka lastikler ile RX 125, off-road rotalar için mükemmel bir seçimken, 17 inç lastikli SX ise kıvrımlı ve virajlı yollarda eğlenceye koşuyor. Her iki modele de Euro 4 onaylı, 4 zamanlı, 15 beygir gücünde 125cc tek silindir motor hayat vermiş. Tahmini Avrupa fiyatı 5.000 euro seviyesinde.

Vespa Elettrica
Vespa dünyasının çekici imajını ve değerlerini çevre dostu bir ruhla birleştiren Vespa Elettrica, firmanın deyimiyle “Teknolojiyle çağdaş sanatı aynı potada eritiyor”. Vespa Elettrica’yı canlandırma görevini, anlık olarak 2 kW ve ani güç gereksinimlerinde 4 kW güç üreten bir elektromotor üstleniyor. Söz konusu elektromotor 50 cc’lik geleneksel bir motorun sağlamış olduğu performansı rahatlıkla sunabiliyor. Tamamen sessiz ve emisyondan arındırılmış bir sürüş sunan elektromotor, 100 km’ye kadar menzil sağlıyor. Yeni nesil lityum-iyon bataryalar KERS (Kinetik Enerji Geri Kazanım Sistemi) ile desteklenirken sadece 4 saatte tam şarj olabiliyor. Vespa Elettrica’da kullanılan motor ve batarya kiti bakım gerektirmiyor ve bataryalar 1.000 şarja kadar mükemmel verimlilikle üstün bir performans sunmaya devam ediyor. Bu rakamlar ise 50.000 ile 70.000 km arasında bir toplam kullanım ömrüne denk geliyor. Vespa Elettrica’nın ayrıca bir de X versiyonu bulunuyor. Vespa Elettrica X modeli, küçük hacimli benzinli bir jeneratör sayesinde 200 km menzil sunabiliyor. Jeneratör ve 3 litrelik yakıt deposuna yer açmak için Vespa Elettrica X’te daha küçük bir batarya kitine yer verilmiş durumda. Jeneratör kapalıyken Vespa Elettrica X, 50 km menzile ulaşıyor. Jeneratörün devreye girmesiyle 150 km daha menzil eklenirken böylece Vespa Elettrica X, toplam 200 km’ye kadar menzil sunabiliyor. Bu motorda ve diğer Primavera’larda ön lastik 11’den 12 inçe büyütülmüş. Fiyatı ve Türkiye’ye gelip gelmeyeceği henüz belli değil.

BENELLI

Benelli 752S
Yeni naked spor model, tarihi İtalyan markanın geleceği olarak adlandırılıyor. Çift silindir ve 9,000 devirde 81.6 beygir güç üreten 750cc motorun, oldukça güçlü ve güvenilir olduğu belirtiliyor. Alüminyum alaşımlı 17 inç lastikler, 120 / 70-17 and 180 / 55-17 ebatlarında. İlk görüşte akla gelen rakibi ise tahmin ettiğiniz gibi Ducati Monster! Son derece alımlı görünümü ile Benelli 752S, eğer mantıklı bir fiyat kategorisi belirleyecek olursa, benzer modele sahip rakiplerinin önünü kesebileceği düşünülüyor.

Benelli Leoncino 500
Çift silindir, 500cc motorun, 8,500 devirde 47.6 beygir güç üretebildiği belirtiliyor. Fuarda gördüğümüz pek çok modelde olduğu gibi Benelli Leoncino 500 model de tamamen LED farlarla donatılmış. Modern teknolojinin kullanıldığı hissedilen model, piyasaya kırmızı, siyah, bronz ve gümüş renklerle çıkacak. Yuvarlak ön farı, geniş lastik yapısı ve “Heritage” segmente olan saygı göstergesi ile Benelli Leoncino 500 modelle birlikte, klasikten modern çağa bir adım atmaya hazır olun. Leoncino 500, yüksek manevra kabiliyetine sahip olması için çelik trellis (kafe) şasi iskelet üzerinde hayat bulmuş. ABS, dijital ekran ve LED farlar, modeli donatan güzelliklerden bazıları.

Benelli Leoncino 250
250cc’lik bir Scrambler mi arıyorsunuz? İtalyan’ın yaptıkları, “Oh, işte, olmuş sonunda!” dedirtecek cinsten. Yakıt deposu, çelik borumsu kafes şasi ile çevrelenmiş. Aynı abisi Leoncino 500 gibi dijital bir gösterge paneli, modeli canlandıran detaylardan. Teknik ve güç rakamlarına baktığımızda ise 25.8 beygir gücü, 21.2 Nm tork, elektronik enjeksiyon sistemi, ters çatallar, önde 110/70- R17 ve arkada 150/60-R17 ebatlı 17 inç lastikler gibi detaylar gözümüze çarpıyor. Leoncino serisinin en ufak kardeşi, kendisini süzen gözlere sürüşü kolay ve kompakt bir model olduğunu hissettiriyor.

Benelli 402S
Şehir Cruiser’ı diye tanımlanabilen 2018 Benelli 402S, son derece modern tasarımı ile dikkat çekici bir şekilde Ducati XDiavel modeli andıran yeni ve alımlı bir model. Benelli 402S’in gelişmiş özellikleri ve yüksek verimli motoru ile pürüzsüz güç ve üstün kaliteli sürüş sunacağı belirtiliyor. Göz yaşı biçimli ön farı, kısa ve kalın radyatör örtüsü, tehditkar duruşu ile bir açıdan Ducati Diavel’i andırdığı da fuarda hissedilen genel bir kanıydı. Benelli 402S model için, sıralı çift silindir, sıvı soğutmalı 400cc hacimli motoru ile 9,000 devirde 39 beygir ve 7,000 devirde de 35 Nm tork sağladığı ifade ediliyor. 6 ileri vites, arkada tekli amortisör, en önde ters çatallar modelin bazı özelliklerinden. 17 inç alaşımlı lastikler, 160 kilo ağırlığı, 16 litrelik yakıt deposu ile yola hazır bir bomba gibi… Fuarda, gözler hep onun üzerindeydi!

Benelli Imperiale 400
Hava soğutmalı, tek silindir, yakıt enjeksiyonlu 373.5 cc motoru ile Benelli Imperiale 400 modelin, 5,500 devirde 19.7 beygir güç ve 3,500 devirde de 28 Nm tork üretebildiği belirtiliyor. Retro stilli naked modelin vites sayısı ise 5. Ön süspansiyonları idare eden teleskopik çatallara, arka süspansiyonda geleneksel görünüşlü çift gazlı amortisörler eşlik ediyor. Ön frenler, 2 piston yüzer kaliperler ile tek 300mm disk iken arkada tek piston kaliperi ile 240mm ünite bulunuyor. Modelde ABS standart olarak mevcut, tel jantlı lastikler ise 110/90-19 ve 130/80-18 ebatlarında. Piyasaya çıkacağı ülkelerde, Royal Enfield ya da Triumoh’ın Bonneville serisi gibi büyük hacimli modeller tercih etmeyen sürücüleri cezbedeceği kesin.

Benelli BN125
İtalyan markanın BN125 modeli, motora başlangıç yapanlar için ideal bir model olacağını hissettiriyor. Hava soğutmalı 125cc motoru, 11 beygir güç üretme kapasitesine sahip. İlk bakışta kırmızı kafes şasisi, Ducati’nin Monster canavarının havasını hissettirdiği model, genç ve dinamik sürücülere hitap edecek cinsten. Benelli BN125, 4 zamanlı, tek silindir ve hava soğutmalı bir motora sahip. 2018 senesinin başında satışta olması beklenen model, kırmızı, siyah ve beyaz renklerde Avrupa’da satışa sunulacak.

Benelli TRK251
2018 Benelli TRK 251, büyük abisi TRK 502 modele çok benziyor ve çelik trellis şasi özellikleri gösteriyor. Benelli TRK 251, 17 litre yakıt deposu, kalbinde bulunan tek silindir motorun verdiği 26 beygir güç ile tutkunlarını ateşlemeye geliyor. Altı vitesli 2018 Benelli TRK 251 modele hayat veren tek silindir 250cc, tek silindir, 4 zamanlı, sıvı soğutmalı motorun, 9,250 devirde 26 beygir ve 8,000 devirde 21 Nm tork elde ettiği belirtiliyor.

BMW

F850GS
Uzun süreden beri konuşulan ortanca GS’in yenileneceği meselesi sonunda gerçek oldu. BMW popüler modeli F850GS’te daha iyiyi elde etmek adına radikal değişiklikler yapmış. Öncelikle model tamamen yenilenmiş. Görünümü, detayları, parçaları gelenekselleşmiş F’i andırsa da teknik olarak tamamen yeni. Eskiden paralel çalışan 2 silindirli motor artık V2 benzeri, tıpkı MT-07’de olduğu gibi 270 derecelik açıyla çalışıyor. Motor hacmi 853cc’ye, güç de 95 beygire yükseltilmiş. Önceden sele altında olan 16 litrelik depo artık klasik yerine sürücünün önünde geri dönmüş ve hacmi 15 litreye düşmüş. BMW yakıt tüketimini daha da azaltarak menzilde bir fark olmadığını belirtiyor. Kilometre gösterge grubu tamamen dijitale dönüşmüş, 6,5 inçlik dijital bir TFT ekran var. Aracın motoru BMW’nin uzun zamandan beri ortaklığa hazırlandığı çinli motor firması Loncin tarafından üretiliyor. Eski Rotax makineden tamamen farklı, dişli ve zincir grubu da diğer rakiplerde olduğu gibi sol tarafa geçmiş. Dinamik ESA’lı elektronik süspansiyonlar mevcut. Araç Avrupa’da eskisinden 500-1000 euro daha pahalı.

K1600 Grand America
Adından da anlaşılacağı gibi Amerikan pazarı için bir bagger modeli gibi tasarlanmış bu motor 6 silindirli 160 beygir gücünde bir motora sahip. Arka ve yan çantaları, değişik ve zengin opsiyonları, çekiş kontrol, her türlü elektronik sürüş desteği motorda mevcut. Avrupa’da bahar aylarından itibaren 26.500 euro fiyat ile satılacak.

F750GS
Tıpkı büyük abisi gibi bu motor da tamamen yenilenmiş. Her ne kadar motor bloğu aynı olsa da gaz tepkilerinin daha yumuşak olması için bu motor 77 beygir güce sahip. Ötekisindeki 21 inç tüplü ön tekerlek bunda 19 inçe ve motor genelinde tubeless lastiklere dönüşüyor. Dinamik ESA bu motorda da opsiyonel olarak alınabiliyor ve abisindeki gibi LED farlar bulunuyor. 850GS’teki ters ön maşa bu modelde yerini düz ön çatala bırakıyor.

C400X
Bizce fuarın en büyük sürprizlerinden birisi de BMW’nin orta sınıf skuteri oldu. Sosyal medayadan takip ettiğimiz kadarı ile görünüşünü kimileri beğendi, kimileri hiç beğenmediyse de, genel olarak bakıldığında tipik BMW çizgilerini taşıyan bir alet bu. Adına 400 denilip aslında 350cc tek silindirli bir motora sahip olduğundan, başlarda herkes bunu Kymco Downtown 350’den alınan bir motor olduğunu sandı. Gelgelelim BMW bu motoru yeni baştan, motor ortaklığı yaptığı çinli Loncin firması ile geliştirmiş. Aracın kendisi ve motoru Loncin tarafından üretiliyor. Sele altında oldukça büyük bir bölme ve park pozisyonuna alındığında aşağı inen körük ile sele altını daha da büyütebiliyorsunuz. 34 beygirlik motora sahip skuterin önde 15, arkada 14 inç lastikleri ve araç genel olarak son derece çekici görünüyor. BMW aksesuarlar için de çok çalışmış, Avrupa’da TFT ekran, koruma demiri, sis farları opsiyonel olarak sunulurken, araçta anahtarsız çalıştırma da bulunuyor. Ön fren radyal bağlanmış Bybre kaliper ve 265milimetrelik tek diskten oluşuyor. 2018’in bahar aylarında satışa sunulacak modelin fiyatı henüz belli değil.

DUCATI

Panigale V4
Ducati süperspor kategorisine yeniden süslü bir imza atmaya hazırlanıyor. Panigale V2 zaten yeterince güçlü iken İtalyan’lar şimdi de 90 derecelik yeni V4’leri ile standart atmosferik motorda güç rekoru kırmaya gidiyorlar. Daha önce Panigale’de olmayan bir yarım şasi motorun üzerine gelmiş kurulmuş. Buna rağmen toplam ağırlık 175 kilogram, güç 215 beygir, hacim de 1.100cc olmuş. Hacmi sebebiyle büyük ihtimalle güncel yarışlara giremeyecek olsa da pistten piste koşmak için iyi bir alternatif olmuş. Speciale adını verdikleri daha özel üretimde GPS ve bilgi analizi modülü mevcut, 226 beygir ve Avrupa’da 28 bin euro olan S’ten 12 bin euro daha pahalı. Motorlar 2018 girişinde piyasada olacak.

Ducati Multistrada 1260
Mevcut Multistrada motoru temel alınarak tasarlanmış ve 2018 için geliştirilmiş Ducati Multistrada 1260, yepyeni 1,262 cc Testastretta DVT motoru ile üst seviye performans ve konforu bir arada isteyen sürücüler için tasarlanmış. Multistrada 1200 model, 152 beygir güç üretirken 2018 Ducati Multistrada 1260, 158 beygir güç ve 129.5 Nm tork üretmeye odaklanmış. Konfor artı performans, teknoloji artı duygu, güvenlik artı eğlence: bu modeli tanımlamak amacıyla kullanılmış. Marka, 2018 Ducati Multistrada 1260’ın yüksek hızda stabiliteyi geliştirmek için ufakta olsa pek çok şasi güncellemeleri yaşadığını belirtiyor. Model, pek çok farklı menüye ve elektronik imkana sahip yüksek çözünürlüklü yepyeni bir göstergeye sahip. Ayrıca model için motosikletle bağlantılı olabilen yepyeni bir uygulama geliştirilmiş, bu uygulamaya göre yatış açısı, hız gibi pek çok bilgi yüklenebiliyor ve paylaşılabiliyor. Üretimine yenice başlandığı için model, yılsonuna doğru bayilerde yerini alabilecek. S modelinin Avrupa fiyatı 20.640 euro.

Ducati Scrambler 1100 Standart Versiyon
2018 için farklı varyantlarla gelen ve gittikçe genişleyen Scrambler ailesine, daha teknolojik yapısıyla farklı bir seviyeye taşıyacak olan yeni bir üye daha katılıyor. Heyecan, 1,079cc motor hacmine sahip 1100 ile daha da artıyor ve yepyeni bir Scrambler bizlerle. Daha büyük hacimli bir motorun temellerine dayanan ve Scrambler dünyasına katılan büyük bir yenilik olan 1100 modelinin, daha güçlü yapısıyla sürücü ve artçı için konfor yaratan bir üye olduğu belirtiliyor. Hava soğutmalı yeni 1100cc motor hacmi ile yeni motosiklet, daha kaslı bir yapıya bürünerek kapasitesi gibi görüntüsü de büyümüş. Üstün kaliteli parçalarla, yüksek tork gücü üretmek üzere tasarlanan modelin, çok sık vites değiştirmeden sportif ve konforlu bir model olarak keyif alınabilecek bir yol arkadaşı olduğu belirtiliyor. Ducati Çekiş Kontrol, Viraj ABS’si, Üç Sürüş Modu, Çift LCD Gösterge, DRL Yuvarlak Ön Farlar, 15 litre yakıt deposu, 810 mm sele yüksekliği, 45 mm ön çatallar ile ayarlanabilir süspansiyonlar, 320mm çift ön fren diskleri, hidrolik debriyaj, 189 kg kuru ağırlık modelin bazı özelliklerinden. Modelin standart versiyonunun yanında custom versiyonları da oluşturulmuş.

Ducati Scrambler 1100 Sport Versiyon
Büyük abinin Sport Versiyonu ise üst kalite süspansiyonlar, özel grafikleri ve süet selesi, Öhlins 48 mm ayarlanabilir ön çatal, Öhlins arka süspansiyon, düşük gidon, Sarı Şeritleri ile yeni Mat Viper Siyahı rengi, 86 beygir gücü, düşük devirlerdeki yüksek torku ile eğlenceli ve tam bir keyif motoru olarak lanse ediliyor. Performansının yanı sıra 2018 Ducati 1100 Sport Versiyon’un heybetli görünüşü, modeli çekici kılan ayrı bir özellik.

Ducati Scrambler 1100 Special Versiyon
Ducati Scrambler 1100 Special Versiyon, Standart Versiyonunun Custom uyarlaması ve genelde özellikleri hemen hemen aynı. Ducati Çekiş Kontrol, Viraj ABS’si, Üç Sürüş Modu, Çift LCD Gösterge, DRL Yuvarlak Ön Farlar, 15 litre yakıt deposu, 810 mm sele yüksekliği, 45 mm Marzocchi ön çatallar ile ayarlanabilir süspansiyonlar, 320mm çift ön fren diskleri, hidrolik debriyaj, 194 kg kuru ağırlık modelin bazı özelliklerinden. Ducati Scrambler 1100 Special, siyah tel jantlı lastikleri, yeni Gri Custom Rengi, fırçalanmış alüminyum çamurluğu ve krom egzozu ile gözleri kamaştırdı.

HONDA

Gold Wing
Honda Gold Wing’i tamamen yenilemiş. Yakından bakınca bu yenileme kendisini hemen belli ediyor. Motor görsel olarak bile oldukça hafiflemiş görünüyor. Duruşu çok daha sportif hale gelmiş. Rakamlarla konuşacak olursak; eski kasaya göre 40 kilogram daha hafif ve 8 beygir daha güçlü olan motorun makinesi de baştan aşağı yenilenmiş. Sadece motor bloğu 6,2 kilogram daha hafif. Eskiden 118 beygir olan 6 silindirli motoru gücü şimdi 126 beygir. Vites kutusuna DCT entegre edilmiş, yani artık 7 oranlı otomatik vitesli versiyonu da alınabiliyor olacak. Trafikteki dur kalklarda start&stop özelliği, yavaş manevralarda ise sürücüye yardımcı olarak devirmeyi engelleyen “yürüme modu”(walking mode) gibi özellikleri kendisine hayran bıraktırıyor. Aracın devasa hale gelmiş büyük kilometre saati bölgesindeki 7 inçlik Apple Car Play’de, harita dahil her türlü bilgiyi görmek mümkün. Kumanda düğmeleri, detaylar adeta lüks bir otomobilden alınmış gibi duruyor. Ayrıca sürücü selesi bölgesi oldukça inceltilmiş, bu sayede yere basmak da süper kolay hale gelmiş. Görüp de hayran kalmamak elde değil. Avrupa fiyatı 35.000 eurodan başlıyor.

Africa Twin Adventure Sport
Bu yıl Africa Twin’de bazı iyileştirmeler olacağı söyleniyordu, nihayet hepsi yapılmış. Elektronik gaz kontrolünün gelmesi ile birlikte 7 kademeli çekiş kontrol ve 4 farklı sürüş modu gelmiş. Akü 2,3 kilogram hafifletilmiş, motor bloğunda ise yarım kilogram kadar hafifleme sağlanmış. Standart Africa Twin’in hemen yanında duran ve ancak dikkatli baktığınızda ondan ayırabileceğiniz Adventure Sport modeli ise daha uzun mesafeler katetmek amaçlı yapılmış biraz daha ileri bir model. Aslında genel yapısı aynı, benzin deposu 5,4 litre (toplamda 24,2 litre) daha büyük, ön cam 8 cm daha uzun ve yerden yükseklik ise 920/900 milimetre. 12 voltluk priz Adventure’da standart, renkleri de biraz daha farklı. Adventure ile gelen daha komplike ve daha zengin gösterge saati sanıyoruz standart versiyona da takılacak. Fiyat henüz belli değil.

Honda CB1000R
Çıkmadan önce Honda’nın “Neo Sports Cafe Racer” ile akıllara kazıdığı CB1000R’ın yaşadığı değişiklikler, gerek tarzında gerekse elektronik güncellemeler ve performans anlamında sayısız güncellemeleri de kapsıyor. Düzgün hatları, at nalı biçimindeki LED ön farları ve fırçalanmış alüminyum radyatör resmen cafe-racer dizayn etkilerini destekler nitelikte olmuş. Standart, Spor, Yağmur ve kişiselleştirilebilme seçeneği ile Kullanıcı olarak dört ayrı sürüş modu mevcut. Honda, sahiplerine motor gücünü, motor frenini ve çekiş kontrolünü üç seviye ayarlayabilme olanağı sağlamış. Bu da Superbike Dünyası’ndan gelen hoş bir alıntı olmuş. Honda CB1000R, halen CB1000RR’ın bir önceki nesil 998cc hacimli motorunu değerlendirse de önemli derecede güncellenmiş. Honda mühendisleri, 998cc DOHC sıralı 4 silindirli motora 11.2:1 to 11.6:1 sıkıştırma oranı sağlamışlar. Hava giriş supabı ve egzoz, motora giren havayı geliştirmek üzere yükseltilmiş. Tüm bu özellikler de 2018 Honda CB1000R modele özgün bir kişilik vermiş. Hafifletilmiş çelik yeni şasi, yükseltilmiş gidon, döküm tekerler, ön süspansiyonda tamamen ayarlanabilir Showa Ayrı Fonksiyonlu Çatal, modelin özelliklerinden bazıları. Fiyat henüz belli değil.

Honda CB300R
Neo Sports Cafe tasarımından yola çıkılarak düzenlenen CB300R ve CB125R model ile Honda ailesine iki yeni naked model katılmış oldu. Honda CB1000R modelde bulunan LED farlar, karartılmış gösterge ve rahat oturuş pozisyonu CB300R ve CB125R modele de uygulanmış. 8,500 devirde 31 beygir güç üreten 286cc, tek silindir motoru ile CB300R, 125’likten bir üst segmente geçmek isteyen sürücüleri etkilemeye hazır gibi duruyor. Honda CB300R, abisi CB1000R modeli andıran görünümünün yanı sıra 41mm USD çatallara, yüzer ön diske, IMU temelli ABS ve Dunlop radyal lastiklere sahip. Ailenin yakışıklı ortancası, kaslı deposu, yuvarlak ön farı, kısa kuyruğu ile minimalist ve Retro bir görünüme kavuşmuş. 300 ve 125’in fiyatları henüz belli değil.

Honda CB125R
Motosiklete başlayan hangi yeni sürücü, ilk motorunun sürmesi ve hakimiyeti kolay, görünüş olarak gösterişli, sürüş açısından atak ve gerçek sürüş performansına sahip olmasını istemez ki? Ve tüm bunlar da farklı, göz alıcı, teknik anlamda premiyum özelliklere sahip bir modelde toplansın. Daha büyük motosikletlerin görünüşüne sahip olan CB125R, hakimiyeti kolaylaştıracak şekilde sadece 125.8 kilo ağırlığında (ıslak). 8,500 devirde 14 beygir ve 8,000 devirde 10 Nm tork üreten, tek silindirli, sıvı soğutmalı motoru ile CB125R, güçlü ivmelenme yaratmak üzere genç sürücülere ilham vermek amacıyla tasarlanmış. IMU (Atalet Ölçüm Birimi) bazlı ABS ve Dunlop radyal lastikler, LCD gösterge, tam LED farlar, modelin kalitesini daha da arttır nitelikte. Honda’nın minimalist ve naked modeli CB125R, farklı tarzı ve havalı görünüşü ile sürücülerin tercihi olacakmış hissini yansıtıyor. Honda CB1000R modelde bulunan LED farlar, karartılmış gösterge ve rahat oturuş pozisyonu, küçük kardeş CB125R modele de uygulanmış. Böylece, 2018 Honda CB1000R modele benzeyen Honda’nın Neo-Sports Cafe Concept ailesinin bir üyesi olarak CB125R ortaya çıkmış oldu.

HUSQVARNA

Vitpilen 701
Fuarda gördüğümüz ve “hemen almak istiyorum” dediğimiz bir kaç modelden birisi. Geçen sene prototipini gördüğümüz motoru Husqvarna bu sene üretmiş. Cafe Racer tipi oturma pozisyonu, White Power süspansiyonlar, KTM’nin 693cc’lik tek silindirli 75 beygirlik motoru ve bunların hepsi sadece 157 kilogram. Depo kapasitesi 12 litre, gösterge biraz ucuz görünümlü ama kaydırmalı debriyaj ve Akrapovic opsiyonu mevcut. 2018 baharında Avrupa’da satışa sunulacak motorun 10.300 euro olması, KTM Duke 790’dan en az 800-900 euro daha pahalı olması anlamına geliyor ki bu da motorcunun hevesini biraz baltalıyor.

KTM

790 Duke
Fuarın bir başka ilgi çekici motoru da geçen sene gösterdikleri acayip protipe ne kadar yakın bir motor yaptığını heyecanla beklediğimiz KTM Duke 790’dı. Gerçi motora bir kısım şanslı gazeteci bir takım yerlerde 799cc’lik 2 silindirli 105 beygirlik bu motora fuardan hemen önce binme şansı bulmuşlardı. Bu sebeple motorun neye benzediğini biraz biliyorduk. Gelgelelim canlı görmek başkaydı. Geçen seneki prototipin acayip sportif arka tarafından sonra bu motorun arkası çoğu kimsenin pek hoşuna gitmedi. Sürücü kısmı ise biraz fazla enteresan olmuş. Dizlerle tutulan bölüm aşırı dar, sonrasında çok genişliyor ve ön çatalın etrafından dolanıyor. Oraları o kadar daraltınca benzin deposunu büyütmek için depo deliğini peri bacası gibi yukarı uzatmışlar, hasılı genel görünüm biraz acayip. Gücü 105 beygirde tutarak KTM biraz güvenli tarafta kalmayı seçmiş. 14 litrelik yakıt deposu, 169 kilogramlık ağırlığı var. Standart lastikleri ise firmanın bu konu üzerinde çok çalıştığı söylenen Maxxis’ten geliyor. Avrupa başlangıç fiyatı 9.500 euro.

KAWASAKI

Kawasaki Z900RS Cafe
“Otantik modern” ve “Klasik model” havasını bir arada bulunduran Kawasaki Z900RS Cafe, 948cc motor gücü ile 8,500 devirde 111 beygir güç ve 6,500 devirde 98.5 Nm tork üretebiliyor. Dik olarak şekillendirilmiş rüzgar koruma camına sahip Klasik Lime Yeşili ile piyasaya çıkacak olan model, geçmişi hatırlatan görüntüsü ile oldukça ilgi çekmeyi başardı. 2018 Kawasaki Z900 RS Cafe, cafe racer görselliğini tamamlayan hafif kambur sportif bir seleye kavuşmuş. Modelin alçaltılmış gidonu ve şirin yuvarlak aynaları ise standart RS modelde görülen türden. Öyle görünüyor ki Kawasaki, dünün değerlerini bugünün sürücüleri ile gerçek otantik Modern Klasik bir motosiklette buluşturmaya geliyor.

Kawasaki Z900RS
1970’lerin efsanesi Kawasaki’nin orijinal ve havalı Z1 modeli, Z900RS modelde tekrar hayat buluyor. 948cc hacimli, sıvı soğutmalı, 4 zamanlı, sıralı 4 silindir motora sahip model, Kawasaki Z900RS Cafe ile aynı güç rakamlarını yaşatıyor. Eski zamanları hatırlatan nostaljik Z900RS, Şeker Kahverengi/Şeker Turuncu, Mat Metalik Yeşil/ Düz Siyah, Metalik Parlak Siyah olmak üzere üç renk alternatifi ile geliyor. Çok fonksiyonlu, çift LCD göstergesi, yenilikçi LED farları, modern stili ve gözyaşı tarzındaki deposu ile Z1’den ilham alan model, Yardımcı ve Kaydırmalı Debriyaj’a ve Kawasaki Çekiş Kontrol Sistemi’ne sahip.

Kawasaki Ninja H2 SX
EICMA Fuarı’nda beklenen bir bomba da Kawasaki’den geldi. Kawasaki’nin üçüncü nesil supercharged modeli ortaya çıktığında tüm gözler onun üzerindeydi. 200 beygir güç yaratabilen 998cc motor güce sahip Kawasaki Ninja H2 SX modelde, teknolojik anlamda yok yok! Elektronik Cruise Kontrol, KCMF (Kawasaki Viraj Kontrolü), Güç Modları, spor sürüşten touringe kadar çeşitli sürüş modlarına uygun Kawasaki Çekiş Kontrol, ABS, KIBS (Kawasaki Akıllı Fren Sistemi), IMU (Atalet Ölçüm Ünitesi) gibi pek çok teknolojik sistem, Ninja H2 SX modeli donatan özelliklerden bazıları. Yeni trellis şasi, mükemmel rüzgardan koruma, rahat ve sportif sürüş pozisyonu, ısıtmalı elcikler, tamamen ayarlanabilir süspansiyon ise uzun yolculuklara uygun olarak tasarlanmış. Sport tourer olmak üzere yaratılmış olan model, kaportasında ekstra spor ruhu ile Siyah Renkli Kawasaki Ninja H2 SX ve Yeşil Renkli Kawasaki Ninja H2 SX SE olmak üzere iki ayrı üniforma ile geliyor. Yeşil Renkli Kawasaki Ninja H2 SX SE, TFT renkli gösterge, viraj farları, Kalkış Kontrol ve debriyaj kullanmadan çift yönde (alt-üst) vites değiştirmeye yarayan Quickshifter gibi özelliklere sahip.

Kawasaki Ninja ZX-10R SE
EICMA Fuarı’nda markanın Ninja ZX-10R serisine eklenen ZX- 10R SE modeli, seriye eklenen bir üst versiyon olarak geliyor. Kawasaki ZX-10R ve RR versiyonunun arasına yeni katılan bu yeni SE model, sağlam rakipleri ile mücadele etmesine yarayan yeni iki anahtar elektronik güncelleştirme içeriyor. İlki, Showa ile geliştirilmiş tamamen yeni elektronik süspansiyon sisteminin eklenmesi, ikincisi ise çift yönlü quickshifter. Kawasaki Elektronik Kontollü Süspansiyon (KECS), SE’nin donanımına yarı aktif elektronik sönümleme ekleyerek yol ve sürüş koşullarına adapte oluyor ve ideal miktarda sönümleme sağlıyor. Hem caddede hem de pistte, Öhlins süspansiyonların müthiş sönümleme karakteri, yarışa hazır süspansiyonları ile konforlu bir sürüş seviyesi sunacak şekilde tasarlanmış. Bu arada motorun daha geniş ve yüksek ön baş kısmı, havayı daha verimli bir şekilde keserek sürücüye daha fazla rüzgar koruma sağlıyor. EICMA Fuarı’nda gözleri şenlendiren Kawasaki’nin Ninja ZX-10R SE modeli, aynı zamanda yolları ve pistleri de şenlendirmeye geliyor.

Kawasaki Ninja 400
“Çıktı”, “Çıkıyor” derken EICMA Fuarı’nda Kawasaki’den dev bir yenilik daha geldi. Keskin ve agresif Ninja tarzına bürünmüş Kawasaki Ninja 400, büyük abilerini aratmayan kaslı ve endamlı bir görünüşe sahip. Kawasaki’nin meşhur çift LED farları, yeni yardımcı ve kaydırmalı debriyaj, Ninja H2 modelin şasisine benzeyen trellis (kafes) şasi ve Ninja 650 modelinden gelen gösterge ekranı, Kawasaki Ninja 400 modeli taçlandırmış. Ninja 300’den doğan bu model, kalbindeki 399cc motoru ile 10,000 devirde 45 beygir güç ve 8,000 devirde 38 Nm tork sağlıyor. Ninja 300, artık daha güçlü ve heybetli bir şekilde büyüyerek Ninja 400’e dönüşüyor!

KYMCO

CV3 ve CV2
Kymco bu yıl enteresan 2 modele imza atmış. Aslında adları “Concept Vehicle 2 ve 3” ten gelen CV2 ve CV3 bu yıl piyasaya çıkan büyük skuterleri AK550’nin benzer parçalarına sahipler. CV3, adından da anşalılacağı gibi 3 tekerlekli bir araç. Yan çanta takılabilecek yerleri, üstünün kapanabilme özelliği (Kymco Easy Fix sistemi ile kolayca sökülüp takılabiliyor) ile enteresan görünüyor. CV2 ise 2 tekerlekli, büyük bir maksi skuterden biraz daha yüksek ve her yolda gidebilecek özellikte lastiklerle donatılmış. Arka yolcu selesi sökülerek o bölge yük bölümü haline de dönüştürülebiliyor. Ne zaman çıkacakları ve fiyatları henüz belli değil.

SUZUKI

Suzuki SV650X
Cafe Racer modellerle dolup taşan EICMA’da göze çarpan modellerden birisi de geleneksel retro tasarımı, modern V2 teknolojisiyle aynı potada eriten Cafe Racer tipindeki Suzuki SV650X idi. Bu model için, firmanın bu sene sergilediği gerçek anlamda tek yeni model diyebiliriz. “Bir model üzerinde çalışılıp müthiş bir klasik yapılabiliyormuş” demek ki cümlesi, tam da bu havalı model için söylenmiş sanki. Standart SV650 modele yakından bağlı kalan Suzuki SV650X, kardeşi ile aynı şasiyi, frenleri, süspansiyonları ve motoru paylaşıyor. Custom havaya bürünmüş SV650X, 75 beygir güç üretebilen 90 derece açılı, 645cc V-twin motoru kullanarak popüler SV650 platformu üzerine kurularak tasarlanmış. Dunlop Roadsmart lastikleri kullanan modelin, opsiyonel LED sis farları, ön farın kaputunun stiline uyması için ve SV650X’in karakterini vurgular şekilde özel olarak tasarlanmış. Boş ağırlığı 198 kilo olan Suzuki SV650X’in, firma tarafından Avrupa genelinde 2018 yılında satışta olacağı belirtiliyor.

SYM

Maxsym TL
SYM fuarda yeni bir maksi skuteri tanıttı. 465cc’lik çift silindirli motora sahip bu modelin arka tekerlek aktarması zincirli. Mükemmel bir işçiliğe sahip alüminyum ayar vidası ile arka süspansiyon üzerinden motorun genel yüksekliği kullanıcının boyuna göre ayarlanabiliyor oluşu müthiş bir özellik. 4 pistonlu radyal ön kaliperler iyi bir durdurma hissi sunarken, aracın motor gücü de 39 beygir. Fiyatı henüz belli değil ancak Avrupa’da bahar aylarında satışa sunulacağı söyleniyor.

TRIUMPH

Triumph Tiger 800 XC & XR
Şasi ve motorda 200’den fazla iyileştirme geçiren Tiger 800 ailesi, abisi gibi daha fazla off-road kabiliyeti kazanmak ve konfor elde etmek üzere önemli güncelleştirmeler yaşamış. 800cc ve 93 beygir sunan üç silindirli atak motor, düşük hızda manevra ve ivmelenme sağlamak üzere ve geliştirilmiş off-road çekişi sağlayan daha kısa birinci vites aralık oranı ile güncellenmiş. Tiger 800 modelin, geliştirilmiş egzozu ile ağırlığı azaltılmış. Yeni “Off Road Pro” sürüş modu, 5 kademe ayarlanabilen koruma camı, yeni ayarlanabilir tam renkli TFT gösterge, yeni LED farlar, güncellenmiş Cruise Kontrol, yüksek kaliteli grafikler ve yeni renkleri ile Tiger 800, yollara ve arazilere meydan okumaya geliyor. Tiger 800 ailesi, ısıtmalı sürücü ve artçı selesi, radyatör koruması, kapatılabilir ABS ve Çekiş Kontrol Sistemi, ısıtmalı elcikler ve elcik koruması, ayarlanabilir sele yüksekliği ve gidon pozisyonu ile oldukça pratik kullanımlı bir model olmayı başarmış.

Triumph Tiger 1200 XC & XR
İngiliz markanın 135 beygir güç üreten yeni modellerinin saymakla bitmeyen teknik özelliklerinden bazıları şöyle: Yeni Ayarlanabilen Viraj Farları, Ayarlanabilir Tam Renkli TFT Gösterge, Ful LED Farlar, yaklaşık 6 sürüş modu içerisinde bulunan Yeni “Off-Road Pro” sürüş modu, arkadan aydınlatmalı anahtar kısmı, debriyajsız vites değişimi için Triumph Vites Yardımcısı (hem alt hem üst vites geçişleri), Yeni Anahtarsız Çalıştırma, Güncellenmiş Cruise Kontrol, yeni ve modern gövde yapısı, döküm ve tel jantlı lastikler, metal depo üstü plakası ve yan paneller, yeni renkler… Modellerin, motor, şasi ve egzoz parçalarının özelliklerinden dolayı önceki nesilden yaklaşık 10 kilo kadar kayda değer bir şekilde hafifletildiğini ve modellerde, yaklaşık 100’e yakın parçada, daha iyi manevra ve daha iyi off-road kabiliyetine kavuşması için geliştirme yapıldığını da belirtmeden geçmeyelim. Yol odaklı Tiger XR, orta seri XRX ve serinin üstündeki XRT, off-road’a aç Tiger XCX ve tam donanımlı XCA ile Düşük Sürüş Yüksekliği ile XRx’i ile herkes için bir Tiger mevcut.

Triumph Moto2
Dorna ile yapılan üç senelik kontrata göre FIM Moto2 Dünya Şampiyonası’na hayat verecek olan Triumph 765cc motoru, 2017 Triumph Street Triple RS modelin verdiği enerjiden güç alıyor. Triumph Street Triple modelin motoru, yarış odaklı olarak güçlendirilerek güncellenmiş. Triumph, yarışa uygun olarak düzenlenen ayarlanabilir kaydırmalı debriyajı, daha uzun birinci vites aralık oranı, yarışa özel Elektronik Kontrol Ünitesi, değiştirilmiş silindir kafası, güncellenmiş egzoz girişi ve titanyum supapları ile pistlerde Moto2 motorlarına hayat vermeye geliyor.

YAMAHA

Yamaha Niken
Yamaha’nın “Gelecekten Gelen” modeli, fuarda oldukça ilgi çeken modellerden birisi olmayı başardı. Markanın yeni üç tekerleklisi Niken, bu ebatta üretilen ilk 3 tekerlekli olma özelliğini taşıyor. Hatta öyle ki Yamaha mühendisleri tarafından, aracın motosikleti yeni öğrenenlerden ziyade bu işten keyif alan ileri seviye sürücüler için tasarlandığı belirtiliyor. Sıvı soğutmalı ve 3 silindirli MT-09 motoru kullanılan üç tekerlekli, videosunda da hissedildiği gibi sağlam bir yatış açısına sahip. Marka tarafından “Eğimli Çok Tekerlekli Taşıyıcı” olarak adlandırılan modelin, 2018 Nisan ayından itibaren piyasada olması ve henüz net olmamasına rağmen Avrupa’da 12-16 bin Euro gibi bir fiyatla etiketlendirilmesi bekleniyor.

Yamaha MT-09 SP
Yamaha MT-09’un bir üst versiyonu olan ve beklenen MT-09 SP, yüksek teknik özellikleri ile ortaya çıktı. Geniş gidonu, kompakt şasisi, yüksek sürüş pozisyonu ve son derece güçlü motoru ile MT-09 SP, atak hyper-naked olarak tanımlanıyor. MT versiyonu bir adım ileriye götüren daha keskin hatlara sahip MT-09 SP versiyonuna, 850cc sıralı üç silindir motor can veriyor. Bu modelde, arka süspansiyon olarak ek rezervuarlı Öhlins ve önde ise yukarlarda geri sekme, aşağıda ise sıkışma ayarı bulunan süspansiyonlar kullanılmış. Her iki süspansiyon bacağı da üstten geri sekme, alttan ise sıkıştırma ayarına sahip. Lastiklerde ve selede modeli daha da çekici hale getiren mavi detaylar bulunuyor ki bu renkler de MT serisine hayat veren renkler olarak biliniyor.

Yamaha MT-07
Firmanın deyimiyle “Olgunlamış” bir MT-07 bizlerle! 2018 senesi için iyileştirmeler ve güncellemeler geçirmiş olan modelin süspansiyonları, çeşitli koşullarda konfor ve performans sunabilmek üzere terfi ederek bir üst modele geçirilmiş. Ön çatalların güncellenmiş ayarları daha sportif bir sürüş sunarken arkada ise geri sönümlemesinin ayarlanabilme özelliği, sürüş stiline uygun hale getirilmesine izin veriyor. Deponun çevresini sarmalayan sele ise daha fazla rahatlık sunmak üzere yeniden tasarlanmış. Ön yapı ve far tasarımına baktığımızda ise “Master of Torque” yani Tork Uzmanı abisi MT-09 modele benzediği kesinlikle ifade edilebilir. Yeni kuyruk kısmı ise büyük büyük abisi MT-10’dan ilham alınarak tasarlanmış. Motor hacmi olarak 689cc sıralı 2 silindire sahip olan yeni MT-07, tamamen yeni gövde yapısı ile dizayn edilmiş. 2018 Yamaha MT-07, yeniden tasarlanmış ön ve kuyruk farları, daha sportif ön çatal ayarları, düzenlenmiş sele yapısı, geliştirilmiş sürüş pozisyonu ile sürücüsüne daha fazlasını vadetmeye geliyor. ABS’nin modelle standart olarak geldiğini belirtelim.

Yamaha Tracer 900
Yamaha Tracer 900’ün 847cc sıvı soğutmalı, sıralı 3 silindir, DOHC (üstten çift kam milli), 12 sübap motoru, ödüllü MT-09’dan türetilmiş. Yamaha Chip Kontrollü Gaz (YCC-T), Yamaha’nın ride-by-wire gaz sistemi (elektronik kontrollü sürüş fonksiyonu), özel olarak MotoGP teknolojisinden türetilmiş. YCC-T, sürücüye pürüzsüz bir gaz hissi vermek üzere çalışıyor ve D-Mod ayarlanabilir gaz tepkimesi, entegre multi-mod Çekiş Kontrol Sistemi (TCS), sürücünün türlü yol koşullarında güvenli sürmesini sağlıyor. Güncellenmiş stil, geliştirilmiş rüzgar koruma sağlamak için ayarlı daha geniş rüzgar camı, yeni elcik korumalar ve entegre yan çantalar, yardımcı ve kaydırmalı debriyaj, daha dar gidon, daha geniş ayak pegleri, uzun yolculuklar için yeni seleler, güncellenmiş alüminyum arka masa; Tracer 900’ün yeniliklerinden bazıları.

Yamaha Tracer 900 GT
Standart Tracer 900 ile motor kısmı aynı olsa da Tracer 900 GT modelin pek çok yerinde değişiklik bulunuyor. Bu versiyon, tam ayarlanabilir ön çatal ve uzaktan elle ayarlanabilen ön yüklemeli arka süspansiyon özelliği gösteriyor. Fuarda çokça rastlanılan modern LED far ünitesi, MT-10 SP ve R1’de kullanılan yeni tam renkli TFT gösterge ekran paneli, orta sehpa, ısıtmalı elcikler, 22 litre kapasiteli yan çantalar ve ABS, standart donamınım içerisinde yer alıyor.