Yazar: Ahmet TEZCAN
Kawasaki’nin supercharger’lı Ninja H2’si için pahalı bir oyuncak demek yanlış olmayacaktır. Aynı şekilde supercharger’lı bir makine, patent çizimlerine bakıldığında Honda’dan gelecek gibi görünüyor.
Honda’nın patent çizimleri, paralel ikiz motorlu bir NC750’nin etrafında şekillenmiş gibi görünüyor ki bu plan NC750 ilk çıktığından beri firmanın planları arasında vardı.
Yakın yatay silindirleriyle çizilmiş olması, NC750’nin NC750S ve X modellerine göre yakıt tankının altında daha geniş bir bagaj alanı sunacağını gösteriyor. Ayrıca krank-odaklı bir supercharger için de geniş bir alan bulunurken motorun üst kısmı da borularla donatılmış. Hal böyle iken depolama alanı biraz küçülüyor fakat motosikletin taviz verdiği başka bir yer de bulunmaması bir artı olarak görülebilir.
Önemli olan bir nokta da şu ki: Kawasaki H2’de olmayan bir özellik olan geniş bir intercooler alanı Honda NC750’de bulunuyor. Intercooler’lar, güçlendirilmiş indüksiyonlu motorlar için çok kullanışlıdır çünkü hava giriş aşamasındaki sıkıştırma aşamasında çok fazla sıcaklık ortaya çıkar. Sıcak hava, soğuk havadan daha yoğun olduğu için performansa zarar veren bir etken fakat bir intercooler aracılığıyla performans yükselmesi güvenli bir şekilde gerçekleştirilebilir.
Honda’nın dizaynlarına baktığımızda -ki çizimleri Kawasaki H2’den daha önce yapıldı- supercharger’ın Kawasaki ile aşağı yukarı aynı yere yani silindirlerin arasına yerleştirildiği görülüyor. Supercharger, sürücünün bacaklarını arasında bulunan bir hava kutusundan havayı alarak sıkıştırıyor ve yakıt tankının altında bulunan intercooler’a yönlendiriyor.
Normal NC750’de olduğu gibi gerçek yakıt tankı koltuğun altında bulunuyor. Intercooler, oldukça etkin bir radyatör ama girişten su yerine hava alarak yönlendiriyor. Soğuk hava motorun ön kısmından geliyor ve intercooler’ın yüzgeçlerine geçerek ısıyı uzaklaştırıyor.
Soğutulan hava daha sonra sıkıştırılmış hava girişinden basınç depolama tankı diyebileceğimiz basınç odasına doğru yol alıyor. Bu basınç odası, basınç dalgalarını ve hava dalgarını ortadan kaldırıyor ve böylece boğaz açık olduğu takdirde her zaman sıkıştırılmış bir hava kaynağı oluyor.
Basınç odasının iki adet çıkışı mevcut: ana çıkış, silindire ulaşmadan önce benzin eklenen yerdeki boğaz kısmını besliyor; diğer çıkış ise elektronik bypass vanasıyla donatılmış. Bu sayede eğer odadaki basınç çok artarsa motor yönetim sistemi havanın bir kısmını dışarı atabiliyor. Ayrıca dışarı atılan hava basit yapılı bir havalandırmanın aksine supercharger’ın içerisine geri dönüyor.
Supercharger’lı ve turbocharger’lı motorlara baktığımızda büyük güç üretebildiklerini görürüz fakat bunların popüleritesini arttıran iki etken daha var: emisyon ve ekonomi.
Honda NC750 hakkında daha fazla bilgi bulunmamakla birlikte, supercharger’lı motosikletlerin pahalı oyuncaklar olmaya devam edeceğini fakat onların emisyon noktalarının yeni nesil motosikletler için örnek oluşturacağını biliyoruz.
Yorumlar
Loading…