Yazar: Erkin Yeşil
Türkiye’de az sayıdaki motosiklet yarışçılarından biri olan Fulya Eda Demir ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Fulya’nın hem hikayesini hem de hedeflerini dinledik.
Biraz kendinden bahseder misin?
F.E.D.: 1983’de ailemin deli dolu, ele avuca sığmayan kızı olarak Ankara’da dünyaya geldim. Kendimi bildim bileli her zaman arkadaşlarımdan daha cesur ve farklıydım ve hep bilinmedik ya da denenmedik şeyleri yapmak, onların peşinden koşmak istiyordum. Motosiklete de bu şekilde başladım. Şu anda özel bir şirkette dış ticaret müdürü olarak çalışıyorum ama tüm boş vakitlerimi motosiklete adamış durumdayım.
Kaç yıldır motosiklet kullanıyorsun?
Bundan yaklaşık 10 sene önce, bir perşembe akşamüstü şirkette, canım sıkılmış internette Vespa fotoğraflarına bakarken buldum kendimi . Aynı hafta pazartesi günü kırmızı bir Vespa LX 150 aldım kendime. O gün bu gündür de motosikletten hiç vazgeçmedim.
Şimdiye kadar kullandığın motorlar nelerdir?
Aslında zaman içerisinde birçok motosiklet tarzını denedim ve kullandım. Scooter’dan Maxi Scooter’a , Racing’den Adventure’a kadar çok çeşitli motorlarım oldu. Ama bu aralar kalp ritmimi oldukça hızlandıran ve her bindiğimde tekrar tekrar aşık olduğum 2 zamanlı spesiyal bir motosiklet aldim kendime.
Eğitim aldın mı?
Eğitimin olmazsa olmaz olduğuna inananlardanım. Bu sebeple motosiklet kullanmaya başlar başlamaz Ankara’da Ulusan Motor’dan hem teori hem de pratik+yol eğitimi aldım. Daha sonra 2010 yılında yolum OMM Derneği’nin Ankara şubesi ile kesişti ve ileri seviye sürüş eğitimleri almaya başladım. Zaman içerisinde de eğitimlere devam ederek Gold seviye ileri Sürücü Derecesi alarak kendime koyduğum hedeflerden bir tanesini de gerçekleştirmiş oldum. Şu anda da gene eğitim bitmez diyorum ve Enduro ve Motocross alanında eğitim almaya devam ediyorum. Eğitim bir kez alınıp tamamlanacak birşey değil, bu sebeple her daim alınmış eğitimleri tekrar edip, bilgilerimizi tazelemeliyiz.
Yarışmaya nasıl karar verdin?
Zaman içerisinde On-road sürüşte artık kendimi tekrarlamaya başladığımı hissettim. Asfaltta sürmek ya da hafta sonlari virajli yollar kovalayıp uzun yol yapmak bana artık zevk vermiyordu ve hayatımda değişik bir şeyler yapmak istiyordum. Off-Road ile ilk tanıştığımda sanki bunun benim için yaratılmış olduğuna inandım ve yaşadığım mutluluğu ve hazzı şu ana kadar bindiğim hiçbir motosiklette bulamadım. Daha sonra zaman içerisinde bu sporu yapan çok fazla kadın olmadığını farkedince, belki ben diğer kadın sürücülere örnek olabilirim ve bu sporu yapan kadınların sayısını arttırabilirim diye düşünerek yarışmaya ve kadınları erkeklerin egemen olduğu, oldukça zorlu koşulları olan ve sert geçen Enduro yarışlarında temsil etmeye karar verdim.
Türkiye’de yarışan kadın sayısı nedir?
Şu an 2017 senesinde resmi olarak TMF’de yarışacak kadın sayısını tam olarak bilmiyorum ama benim görüştüğüm, tanıştığım ve beraber özel yarışlarda yarıştığımız yaklaşık 7-8 kadınız. Umarım bu sayı her geçen gün daha da artar.
Yarış takvimi yoğun mu?
Ben bu sene TMF’de resmi olarak Enduro yarışlarını ve iş hayatımın bana müsade ettiği kadarı ile de Motocross yarışlarını bağlı olduğum klübüm olan Başkent Motosiklet Sporları Klübü ile beraber takip edeceğim. Enduro yarışları Bodrum, Kemer, Tokat, Kaynaşlı, Fethiye, Gönen olarak 6 ayak koşulacak. Motocross yarışları ise Kumluca, Fethiye, Gönen, Istanbul, Afyonkarahisar, Istanbul,Kaynaşlı olmak üzere 7 ayak koşulacak. Hemen hemen her hafta sonu bir yarış olacak şekilde Ekim ayının sonuna kadar yarış ve mücadele devam edecek.
Yarışlara ilgi nasıl?
Türkiye’de maalesef genel olarak motor sporlarına karşı ilgi az ve bunun yansıması olarak tabii ki biz de Enduro yarışlarına olan ilgiden çok memnun değiliz. Ama bu sporun tanıtılmasında ve gelişmesinde özellikle kadın ve çocukların çok önemli bir yeri olduğuna inanıyorum. Bu sebeple özellikle küçük yaştan itibaren Motocross ve Enduro eğitimleri alan yeni bir nesil yetiştirmemiz gerekiyor.
Kadın yarışçı olmak avantaj mı dezavantaj mı?
Aslında kadın bir yarışçı olmanın verdiği bir zorluğu hiç yaşamadım. Çünkü olaya kadın ya da erkek olarak bakmamak lazım. Eğer yeterince odaklanıp, antrenman yapıp, kondisyonuna özen gösterip, çabalarsan Enduro gibi oldukça zor şartları olan bir spor dalında bile bir çok erkek yarışçıdan daha iyi seviyelere gelebilirsiniz. Bu tamamen kişinin kendisinde bitiyor bence. Onun dışında ise kadın bir yarışçı olmanın bir çok avantajını yaşadım ve her alanda da yaşamaya devam ediyorum. Gerek yarış anında, padokta ; gerekse antenmanda, eğitimde.. Herkes size elinden geldiğince destek oluyor ve kadınların da bu yarışlarda daha fazla olmasını arttırmak için çaba gösteriyor.
Sponsor bulabilmek kolay mı?
Türkiye’de motor sporlarına daha ilgi ve alaka çok fazla olmadığı için maalesef sponsor konusunda da yurt dışındaki standartlarda bir destek göremiyoruz. Ama bu konuda ben gene de şanslı kişilerden birisiyim çünkü bu işe gönül vermiş ve kadınları da bu sporun içinde görmek için desteğini hiç bir zaman esirgemeyen Ulusan Motor ve Ali Ulusan en başından beri bana inandı ve yanımda olarak her türlü desteği sağladı. Yarışırken benimle bütün olacak ve başarılara koşmamı sağlayacak olan motosikletim için de Rider Moto temmuz ayına kadar TM Racing 125 EN ile, temmuz ayından sonra da SHERCO 125 SE-R ile sponsor oldu. Onun dışında Polo Motorrad Istanbul – Taba Motorlu Araçlar ve Vertice MotorSport da her zaman yanımda olarak desteklerini esirgemediler. Bu vesile ile de kendilerine, kadın sporculara verdikleri desteklerden dolayı da çok teşekkür ederim.
Hedeflerin ne?
Öncelikle en büyük hedefim; bu sporu kadın-erkek-çocuk ayrımı gözetmeksizin herkesin yapabileceğine inandırmak ve özellikle kadın motosiklet kullanıcılarına örnek olarak bu sporun gelişimine katkıda bulunmak. Daha sonraki aşamalarda ise TMF bünyesindeki Enduro yarışlarında Kadınlar kategorisinde şampiyon olmak ve Doğu Avrupa Balkan Şampiyonası’na katılarak ülkemi kadın sporcular içerisinde temsil etmek. Ama bir hedefim daha var ki beni her düşündüğümde heyecanlandıran ve motive eden… Kemer’de düzenlenen ve tüm dünyada kabul görmüş en zor Enduro yarışlarından biri olan Sea to Sky’da derece alan ilk Türk Kadın sporcu olmak..
Motosiklet festivallerine katılıyor musun?
5-6-7 Mayısta Bolu Mudurnu’da düzenlenecek “Tuna Motosiklet Şenliği’ne” katılacağım. Hatta bu organizasyonu sabırsızlıkla bekliyorum. Senin bu macera dolu yarış serüvenini takip etmek isteyenler sana nasıl ulaşabilirler? Öncelikle tüm yarışlarda seyirci desteğine ihtiyacımız var. Bu sebeple Instagram hesabım olan @supergirlsjustride adresinden ya da www.facebook.com/supergirlsjustride facebook sayfamda yayınlayacağım yarıs takvimini takip edebilirler. Yarısları gelip izleyemeyenler için de, TRT Spor ve NTV Spor canlı olarak yarışları yayınlayacak. Şimdiden desteklerini esirgemeyecek olan herkese çok teşekkür ederim.
Yorumlar
Loading…