Motosiklet Restoranları…

Motosiklet kullanıcılarının sıklıkla seyahat ettikleri bilinir. Bunların bazıları kısa, bazıları ise oldukça uzun yol sürüşleridir. Doğal olarak bu geziler esnasında çeşitli restoranlara uğranıyor ve oranın en güzel yemekleri test ediliyor. Çok eskiden beri bildiğim bazı noktaları uğramayı ben de ihmal etmem. Uğradığım yerler, ister motorla olsun, ister otomobilimle, mutlaka kamyonların çok olduğu istasyonlardır.

Bu alışkanlığım eskiye dayanır. Örneğin Bursa’dan İzmir’e geçişlerimde Balıkesir Edremit arasındaki Havran yolundaki bir istasyonda yediğim kavurmanın tadını hala unutamam. Ardından gelen tavşan kanı çay işin finalidir. O bölgede genelde Balıkesir’in Sındırgı bölgesinden gelen hayvanların eti kullanılıyor. Muhtemel lezzetin kaynağı orası..

Sındırgı demişken aklıma başka bir yemek serüveni geldi. Erzurum’da yapılan Dünya Üniversiteler Kış Oyunları öncesinde ve esnasında süresi uzun günlerde orada bulunmuştum. Oranın en ünlü yemeği “Cağ Kebap” günlük menünün herhangi bir zamanında mutlaka masamızda oluyordu. Hangi yerde hangi ünlü kişiler yemiş, kaç tane cağ kebap yenmiş, bunları öğreniyoruz. İtiraf edeyim, hiçbir yerde yediğim cağ kebabı beğenmemiştim.

Oyunların bitmesine birkaç gün kala, Kocaeli’deki motorcu dostlarımı aradım, “Burada en güzel cağ kebabını yiyeceğim yeri bileni bulun!” dedim. Tahmin edeceğiniz gibi, devreye oradaki bir motorcu kardeşimiz girdi ve -20 derecedeki havaya rağmen gelip beni otelimden aldı. Ailesi 80 yıldan beri kuyumculuk yapıyor, “Arılık”ları var, bal üretiyorlar… Kendisi sıkı bir motor kullanıcısı. İstanbul’la ilgili (motor üzerine) anıları pek iyi değil. Bunu sonra yazarım.

Erzurum şehir merkezindeki ara sokaklardan birinde yer alan lokantaya girdik. Kısa bir bekleyiş sonrası tabaklarımıza kebaplar kondu. Yağlarını hep ayıklatırım, çünkü kendimde yeterli miktarda yağ olduğunu biliyorum, ilkini aldım ve “İşte cağ kebap bu!” diye seslendim. O güne kadar yediğim en güzel kebaptı. Hemen sahibini çağırdık. Zaten bizi oraya götüren motorcu kardeşimin arkadaşı imiş gittiğimiz restoran.. Masamıza oturdu ve en önemli sorumu ona ilettim: “Bu kebabın eti nereden geliyor?” “Şaşıracaksınız, bu etlerin tamamını Balıkesir Sındırgı’dan getirtiyorum” dedi.

Sohbet uzadı gitti ama o günden beri aklımda kalmıştı: Motorcular nerede yemek yemeliler? Çok büyük bir coğrafyaya ve çok farklı yerel yemek kültürüne sahibiz. Ama kabul etmeliyiz ki her yerde yemek yenmiyor. İstanbul’dan başlayıp Ege’ye, Akdeniz’e, Karadeniz’e uzanan sürüşlerimizdeki molaları en güzel yerlerde en lezzetli yemeklerle taçlandırmalıyız. Tam tersi, Doğudan, Güneydoğudan başlayıp ülkenin batısına, kuzeyine yapılan seyahatlerimizde de aynı kuralı uygulamalıyız. Coğrafi nokta ve yerel lezzetin doruklarını yaşamak motorcuların hakkı olmalıdır.

İşte bu sebeplerden dolayıdır ki, artık motorcular nerede yemek yemeliler bunu belirlemeye başlamalıyız. Test ettiği çeşitli noktalar var. Şimdilik bu yerlerin ve mekanların isimlerini yazmayacağım. Çünkü henüz sonuçlandırmadım. Çok para ödeyip tadını alamadığım o kadar çok yemek ve bu yemekleri yapan yerler var ki, şaşırırsınız. İsmine ve marka adına güvenerek bu kötü servisleri veren yerleri küçük de olsa uyarmadan geçmiyorum. Örneğin, tadını alamadığınız bir kebap etinin kilosu 250 lirayı geçebiliyor. Şunu da ilave edeyim, kilosu çok daha fazla liralara gelen yerde etin tadını alıyorsunuz ama ardından bir kase dondurma istiyorsunuz; inanın bundan daha kötüsünü yememişsinizdir…

Nasıl en iyi mühendisliğe, donanıma, sürüş kolaylığına ve daha bir sürü aradığımız özelliklere sahip motosikleti arama, onu satın alma ve sürme hürriyetimiz varsa, onunla seyahat ederken ülkemizin en güzel yemeklerini yeme hakkımız da bulunmalıdır diye düşünüyorum. Şimdilerde motosiklet kullanma günlerimizin sayısı artıyor. Çeşitli yerlere gidip geleceğiz. Lütfen yollardaki, şehirlerdeki restoranları, lokantaları ziyaret ettiğinizde orası ile ilgili notlarınızı almayı unutmayın. Bunları bana gönderin. Daha sonra üzerinde çalışıp motorcuların nerede yemek yediklerini tescilleyelim. Birer berat yaptırıp, o restoranın girişine astıralım. Girişte yer alan plakette şunlar yazılı olacaktır: “Burada Motorcular Yemek Yer”…