Yazar: Batuhan Emrem
MV’nin sert çocuğu Dragster 800 Technoart dokunuşu ile daha da vahşi bir görünüm kazanıyor.
Tasarımı ile insana ancak on yıl sonra binilebilecek bir konsept motosikletmiş izlenimi veren MV Agusta’nın Dragster 800’ü belki de piyasa çıkışının ardından kendisinden daha çok, farklı sanatçılar ve atölyeler tarafından özel modelleriyle gündeme gelen motosikletlerden birisi oldu. Uzun yıllardır yalnızca, henüz çok kısa süre önce kaybettiğimiz ünlü tasarımcı Massimo Tamburini’nin eskizlerinden doğmuş ünlü spor modeli F4 ile özdeştirilmesiyle MV Agusta, ismi geçtiğinde akıllara2 gelen motosikletin rengi ya parlak zarif bir siyah veya markanın meşhur gümüş ve kırmızı birlikteliğinden oluşan çift renkli boyası gelirdi.
Markanın zaman içinde günlük kullanım için Brutale gibi cadde motosikletleri üretmeye başlaması ile daha fazla müşteriye ulaşmayı başaran Varese’li firmanı son “eseri” olan Dragster 800’ü ise bu kez MV’lerle uğraşmaktan zevk alan bir atölye olan Technoart özelleştiriyor.
MV Agusta’larda görmeye alışık olduğumuz renklerin dışına çıkarak bu vahşi motosiklete yakışır şekilde haki yeşili ve gümüş renkler kullanılmış ve Dragster’e çok daha erkeksi bir hava katılmış. Yakaladığı bu askeri aura ile aracın tasarımı ise birbirlerini tamamlar nitelikte. Yine de savaş makinesi görünümündeki MV Agusta Dragster 800 Special Edition ile savaşılır mı yoksa sevişilir mi, işte asıl soru bu.
