Yazar: Alişan Fidan
Norton mühendisleri 200 beygir güce ve sadece 136KG ağırlığa sahip bir motosiklet üretti!
Evet yanlış duymadınız. 200hp ve sadece 136 KG! Norton, 1989 yılında RCW588 adını verdiği rotary tipi motora
sahip motosikletini ürettiğinde yarış dünyasının altını üstüne getirdi. Küçük
çaplı bir firma olmasına rağmen Senior TT’yi 1992 yılında, BSB şampiyonasını
1994’de aldı ve İngiltere çapında bir çok pist rekorunu da egale etti. Projenin
arkasındaki Brian Crighton, 200 beygirlik bu pist canavarı ile sahalara geri
döndü.
Norton RCW588
Bu yeni motosiklet, rotary motorlarında uzmanlaşmış Rotron
firması ile ortaklık yapılarak üretildi. Crighton’un Ar-Ge kısmında çalıştığı
Rotron firması yıllardır rotary motorları için mühendislik çalışmaları yapıyor
ve performans parçaları üretiyor. Norton’un projeye girmesiyle bu tüy
hafifliğinde motordan tam 100 adet üretilecek. Hatta yola çıkabilecek yasal bir
versiyonunun da üretileceği üreticiden gelen açıklamalar arasında.
Motosikletin kalbinde CR700P koduna sahip 700cc’lik çift rotorlu
bir motor var. 11,000 devirde 200 beygir ve 9500 devirde 149NM tork veriyor.
Motorun döküm modelleri Norton RCW588’den alındı fakat Crighton’un yıllar
içinde yaptığı tüm Ar-Ge çalışmaları sayesinde müthiş değişiklikler yapılmış.
Crighton yaptığı değişiklikleri şöyle açıkladı: ”588’in
rotorları 62mm genişliğindeydi fakat ben onları 88mm’ye çıkarttım. Bu sayede
motor 700cc haline geldi. Fakat bunu yaparken motoru daha fazla genişletmek istemiyordum
ben de çözümü iç duvarları incelterek buldum. Motorun alanını sadece 3mm daha
genişleterek bu kadar fark elde ettim. Bu ürettiğimiz prototipte 588’in dış
döküm kalıplarını kullandık. Üretim zamanı kendi kalıplarımızı kullanacağız
yani aslında bir nevi kendi motorumuzu tasarladık diyebiliriz. Eski motor
kayışla çalışıyordu fakat yeni motorda dişli sistemi kullanacağız. Hatta vites
kutusunu da biraz daha ufaltmayı düşünüyorum. Ayrıca soğutma sistemi için de
çok büyük değişiklikler var.”
Tüm rotary motorlarda olduğu gibi bu motorda da piston ve piston
kolu yok. Bu sayede rotor ana yatağa aşırı yakın şekilde kalıyor. Rotorun
dönüşleri yatağa çok fazla sıcak aktardığı için bunu soğutması ciddi bir
problem. CR700P motorunda koltuğun altına konuşlandırılmış bir intercooler’a
bir turbo vasıtası ile soğuk hava üfleniyordu. Crighton ise crank’ın içine su
soğutma sistemi yerleştirebilmesini mümkün kılacak bir sistem üzerinde
çalışıyor. Bu sayede sıcaklıklar büyük oranda aşağı çekilecek.
Bu
sayede motorun ömrünün 1000 saatin üstüne çıkacağını vurgulayan Crighton, bu
Dünya’nın etrafında iki kez uçmaya bedel
bir süre dedi.
Diğer bir problem ise emisyonlar ve yağ
tüketimi. Rotor başlarındaki bıçaklar metalden yapılıyor ve yağlama için yakıta
karışacak yağa ihtiyaçları var. Emisyon durumu bir yarış motoru için hiç
problem değil fakat yolda gidecek bir motor için çok büyük bir problem ve yağ
yakarken bunu tutturmak çok zor. Fakat Crighton’un bunun için de bir çözümü
var!
“Çok
fazla açıklayamam ancak bıçaklar için yeni bir kaplama ürettik ve bu kaplama
minimal yağlamaya ihtiyaç duyuyor. Hatta sadece benzinin kendisi bile bu
yağlamayı rahat bir şekilde yapabilir ve bu sayede yağ probleminin üstesinden
gelebiliriz. Emisyonlar konusuna gelecek olursak, projenin gelişimi hala gizli
ancak Euro4 emisyonlarından geçebileceğimizden şüphemiz yok.”
“Fiyatı
henüz belirlemedik fakat pahalı olacağını şimdiden söyleyelim. Bunun sebebi ise
bu motosikleti satın almak bir MotoGP motosikletini almaya en yakın şey. Daha
pahalı motosikletler var fakat hiçbiri bu kadar hafif olamaz.”
Rotary Motorunu Biraz Açıklayalım:
Wankel motorları veya Rotary motorları, (ikisi
de aynı şey fakat isimler farklı) pistonlu motorlardan farklıdırlar. Silindir
yuvası içinde bir aşağı bir yukarı gidip gelen bir piston ve piston kolları
bulunmaz. Bunun yerine üçgen şekilli bir rotor elips bir yuvanın içinde döner.
Bloğun içindeki valfler aracılığı ile iki zamanlı motorlarda olduğu gibi gazlar
dışarı atılır. Normal bir pistonlu motordan farklı olarak rotary motorlarda tüm
parçalar aynı yöne döner. Bu sayede motor yumuşak, kompakt ve minicik
denebilecek hacimden büyük güçler çıkartabiliyor.
Detaylar
1. Özel yapım şasi
Şasi
ve arka salıncak çok sert ve hafif 7000 serisi alüminyumdan yapılmış. Arka
kuyruğun altında intercooler yeri vardı fakat yeni motorda buna ihtiyaç
duyulmamış. Bu sayede ayrıca bir ağırlık daha motordan atılmış.
2. Süspansiyon ara bağlantısı yok!
Arka
süspansiyon sistemi biraz farklı olmuş. Amortisör direkt olarak arka salıncağa
bağlanmış. Crighton yaptığı testlerde ara bağlantı ile takılmış tek
süspansiyonun daha az his verdiğini fark etmiş ve bu yüzden böyle bir yönteme
geçmiş.
3. Müthiş parçalar
Biturbo
marka süspansiyonlar, Brembo’nun dört pistonlu kaliperleri, AP Lockheed’in arka
kaliperi ve Dymag’in karbonfiber jantları ile nirvanaya ulaşılmış. Hatta eğri
altsakal yapısı bile Williams takımından gelen aerodinamik öneriler ile
şekillenmiş.
Bu
motosikletin piyasaya çıkmasını dört gözle bekliyoruz. Bakalım nasıl bir etki
yaratacak…
Yorumlar
Loading…