Yazar: Moe&Özlem Köseoğlu
Senenin ilk test etkinliğini 30 Nisan’da düzenleyen ve markanın önde gelen modellerini tanıtan Suzuki Türkiye, etkinliklerine hız kesmeden devam ediyor.
Koşuyolu’ndaki yeni Suzuki Genel Merkezi’nde yapılan etkinlikte, kullanıcılar daha ilk kez sürüşe açılan Van Van, Adress, GSX-S 1000F, SV650 gibi modelleri deneme ve direkt yetkililer ile birebir iletişime geçme şansı buldu. Ayrıca etkinlik daha önce duraklama döneminde olan Suzuki Türkiye’nin, yeni sahipleri ile beraber silkinişe geçtiğinin de ilk sinyallerini veriyordu .
Ancak bizi şaşırtan, bu silkinişin oldukça hızlı cereyan etmesiydi! Çünkü etkinlikte ilk kez Motoron’un test ettiği (ve itiraf ediyoruz, üzerinde en çok gözümüzün kaldığı model olan) GSX-S1000F, tam 5 gün sonra yine Türkiye’deki ilk pist ve yol testi için Motoron Garajı’ndaki yerini alması ilginç idi. Hafta sonunu saymazsak 3 gün gibi bir sürede plaka, sigorta, hgs gibi resmi prosedürlerin yanı sıra, iç onay ve diğer hazırlıkları da jet hızıyla hazırlamalarına biz de oldukça şaşırdık, ancak bir o kadar da sevindik! Bu, firmanın kullanıcıya ulaşmaya ne kadar önem verdiğinin de bir göstergesi idi.
Bu etkinliğin hemen ardından, 19-22 Mayıs 2016’da da yine Suzuki Türkiye’nin desteklediği 1.Uluslararası V-Strom Motosiklet Sürücüleri Buluşması Didim’de gerçekleştirildi. Gelin ayrıntıları Özlem Köseoğlu’ndan dinleyelim.
SUZUKI V-STROM DOSTLUĞU, ULUSLARARASI BOYUTA ULAŞTI 2007 senesinden itibaren ulusal olarak yapılan SuzukiV-Strom Buluşması, bu sene uluslararası boyutlarataşınarak ilk kez 1.Uluslararası V-Strom Motosiklet Sürücüleri Buluşması ismiyle geniş bir katılımcı kitlesi eşliğinde Aydın’ın Didim ilçesinde gerçekleştirildi.
Bazı markalar vardır, öyle modeller üretirler ki o model, neredeyse kendi markasını yaratmaya yüz tutmuştur. İşte Suzuki’nin V-Strom modeli için de aynen bu durum geçerli. Kemikleşmiş bir sürücü kitlesi olan V-Strom’un, ilk kez 19-22 Mayıs 2016 tarihleri arasında düzenlenen Uluslararası Buluşması’nda, Ankara, Antalya, Eskişehir, Muğla, Sakarya, İstanbul, Adapazarı, İzmir, İstanbul, Bulgaristan ve Yunanistan’dan katılan toplam 120 motor ile arabalarıyla da gelen katılımcılar dahil yaklaşık 318 kişi bir araya geldi. Geçmişi 2007 senesine dayanan V-Strom Grubunun birlikteliği, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı gibi güzel bir tarihte muhteşem bir organizasyonla aktivitelerine kaldığı yerden devam etti.
Bu özel buluşmada, en başta Suzuki Genel Müdürü Ümit Karaarslan olmak üzere, Motosiklet Satış ve Pazarlama Müdürü Eren Yüksel ve Pazarlama Müdürü Umut Ceyhun’un da beraber bulunması gerçekten ayrı bir güzellik olarak akıllarda yer etti. Organizasyonda bizzat bulunarak test sürüşleri düzenleyen ve hazırladığı t-shirtler ile organizasyona destekte bulunan Suzuki, marka olarak kendi yarattığı bir modele ve bu modelin kullanıcılarına verdiği önemi bir kez daha gözler önüne serdi.
19 Mayıs 2016 Perşembe günü yoldan gelen katılımcıların, yorgunluklarını dost sohbetleri eşliğinde atması ile organizasyon başlamış oldu. Şehirlerarası mesafelerin, V-Strom sayesinde kurulan dostlukları etkilememiş olması da gerçekten takdirle karşılanabilecek bir durum. Çünkü öyle güzel sohbetlere şahit oldum ki önceden kurulan dostluklar sanki arada hiç ayrılık yaşanmamış gibi kaldığı yerden devam ediyordu. Otelin lobisine kurulan V-Strom Turkıye.Org standında, yıllar önce kızına motosiklet eğitimi verirken İzmir’de tesadüfen tanıştığım ve grubun kurucularından biri olan Muhsin Topuz’u görünce karşılıklı şaşkınlık yaşadık, sonra sohbete kaldığımız yerden devam ettik. Daha sonrasında da kendisinin, grubun her türlü teknik sorusuna bir telefonla dahi olsa çözüm bulan biri olduğunu öğreniyorum. Sonrasında lobide Suzuki Pazarlama Müdürü Umut Ceyhun ile yaptığımız güzel sohbetin ardından rüzgarın yarattığı hafif bir yol yorgunluğu ile Perşembe günümüzü tamamlamış oluyoruz.
20 Mayıs 2016 Cuma sabahı, yeni güne merhaba diyoruz. Mis gibi bir havada otelin girişinde Suzuki İzmir Bayisi Alsancak Oto’nun da bizzat bulunduğu test motorları için kurulan Suzuki çadırında Umut Bey ve Eren Bey ile buluştum. Bu arada V-Strom DL 1000, V-Strom DL 650, dünyada çok yeni lansmanı yapılan SV 650A, Inazuma F, Burgman 200, Burgman 400 ve bir de Suzuki’nin üzerine ağırlık verdiği scooter’ı olan Address’i test etmek isteyen katılımcılar yavaş yavaş çadıra gelmeye başlamıştı. Yeni motorlarla bizzat tanışmak isteyen sürücüler, kayıtlarını yaptırarak test sürüşlerine katılıp ardından birbirleri ile test ettikleri motorlar hakkında fikir paylaşımında bulundular. Bu arada kulağım teste katılan sürücülerde, elimde makine ile birbirinden güzel pozlar yakalamaya çalışıyordum. Çünkü otelin girişindeki ağaçlar, yan yana duran onlarca motor ve aradan gelen bir motosiklet, oldukça özel bir poz fırsatıydı benim için…
Akşama doğru yine katılımcılarla beraber sohbet etme şansım oldu. Her konuştuğum kişi, grubun gerçekten özel olduğundan ve bir ailenin parçası gibi hissedip birlikte olmaktan ne kadar mutluluk duyduğundan bahsediyordu. O kalabalığı görünce de kendilerine hak vermemek elde değildi gerçekten. Özellikle Yunanistan’dan gelen sürücü dostları karşılarken hissettikleri mutluluk, ister istemez kendini belli ediyordu. 18 motorla otele giriş anları gerçekten unutulur gibi değildi.
21 Mayıs 2016 Cumartesi sabahı rüzgarlı bir güne merhaba dedik bu kez. Saat 10.30’da, 2012 model “Suzi” adını verdiği Suzuki V-Strom 650 motosikleti ile 61 günde yaklaşık 23.000 kilometre kat edip 8 ülke ile Orta Asya ve Moğolistan gezisini tamamlayan gezgin Özhan Ünverdi’nin gezisi hakkındaki zevkli mi zevkli sunumu dinledik. Ardından Eren Bey ve Umut Bey’in Suzuki modelleri hakkında bilgilendirici sunumu, sonrasında da Suzuki Genel Müdürü Ümit Karaarslan’ın tüm katılımcılara hitaben yaptığı özel teşekkür konuşması ile program dolu dolu geçti. Tabii ki test sürüşlerinde kullanıcılar, merak ettikleri Suzuki modellerini denemeye devam etti. Buram buram Suzuki V-Strom dostluğu kokan bu özel buluşmada, Cumartesi düzenlenen gala kokteylinde yapılan çekiliş sonucunda sürpriz hediyeler sahiplerini buldu. 300 çekiliş biletinin her birine, motorcu için oldukça değerli hediyeler dağıtıldığını da belirtmeliyim. Suzuki Genel Müdürü Ümit Bey ise yine bir motor sürücüsü için oldukça anlamlı bir jest yaparak çekilişte 5 motor için ücretsiz bakım hediye etmeyi de ihmal etmedi. Biraz da bu kadar özel insanın bir araya gelmesini sağlayan V-Strom fırtınasının yeni modelinden bahsedelim. Yeni V-Strom DL1000’deki teknik geliştirmeleri kısaca şu şekilde sıralayabiliriz. Hafifletilen şasi ile upside down süspansiyonlar, radyal kaliperli fren sistemi, ABS ve Traction Control eklenmiş.
Detaylandırılan gösterge bilgi ekranları ile ön cam 9 kademeli olarak geliştirilmiş. Bütün bu artıların yanı sıra sürüş konforu fark edilir bir şekilde arttırılmış. Gelelim V-Strom DL 650 modeline. Düşük yakıt tüketimli daha verimli bir motor, hafifletilmiş şasi, detaylandırılmış gösterge bilgi ekranları, göstergelerde buzlanma uyarı ışığı, 3 aşamalı ayarlanabilir ön cam ile V-Strom DL 650, yine kendinden söz ettirmeye devam edeceğe benziyor. Suzuki V-Strom aşığı sürücülerin arasındaki dostluk oldukça sağlam ve bu buluşmanın uluslararası boyuta taşınması da ayrı bir güzellik olarak akıllarda yer etti. Ne diyelim; iki teker sayesinde kurulan dostlukların kolay kolay bozulamayacağı bir dünya bizimki.
Bu iki güzel organizasyonun içinde bulunmaktan dolayı mutluluk ve gurur duyduğu gözlerinden okunan Suzuki Genel Müdürü Ümit Karaarslan ile de hem açılış etkinliğinde hem de Didim serüveninde keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik:
Motoron: Ümit Karaaslan kimdir, kısaca bahsedebilir misiniz?
Ümit Karaaslan: 30 yılı aşkın bir süredir iş dünyasında yeni katma değerleri yaratmaya, yeni müşteriler yaratmaya, marka imajlarını artırmaya, müşteri bağlılığı yaratmaya çalışıyorum. Bu sefer de 2015 ortasından bu yana yeniden yapılanan Suzuki Türkiye Distribütörlüğü’nün Genel Müdürlüğü görevini yürütüyorum. Bildiğiniz gibi Suzuki’nin otomobil, motosiklet ve deniz motorları olmak üzere 3 ana iş grubu var. Buradaki operasyonlarımızı büyütmeye, genişletmeye; hem marka-müşteri payını artırmaya hem de marka imajını geliştirmeye yönelik çalışmaları ekibimle beraber sürdürüyoruz.
M.: Bu süreçte gerek bayilik çalışmaları, gerek satış, gerekse pazar payları hakkında Suzuki Türkiye’de ne gibi değişiklikler oldu?
Ü.K.: Bildiğiniz gibi Türkiye’deki motosiklet pazarının %90’dan fazlasını küçük hacimli commuter ve scooter sınıfı modeller oluşturuyor. Uzakdoğu’dan gelen bir takım markaların ağırlığı da gittikçe azalmaya başladı ve daha kaliteli motosikletlerin oranı artmaya başladı. Suzuki’nin ürün gamına baktığımızda ise, ağırlıklı olarak büyük motosiklet grupları var. Küçük sınıfta ise yeni Adress ve Van Van modelleri mevcut. Bu doğrultuda pazar payımızı yüksek hacimli motosikletlerin üzerinde artırmaya çalışırken, bir taraftan da küçük hacim motosikletler ile neler yapabileceğimiz üzerine çalışmalar yapıyoruz. Önümüzdeki dönemlerde Suzuki’den bu konuda yeni haberler bekliyoruz. Ama bizim birinci özelliğimiz, 2015 Ekim’den itibaren satış sonrası ağını genişletmeye, parça bulunurluğunu ve özellikle servislerdeki müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik aktivitelere başladık. Parça bulunurluğu konusunda ise %80-90 seviyelerine çıkarmayı başardık. Sürekli olarak müşterilerimiz ile bir araya gelip müşteri beklentileri doğrultusunda genişletmelere gidiyoruz. Son dönemde olmadığımız bölgelerde bayilikler servisler veriyoruz. Mevcut servislerimizde de geliştirmelere gidiyoruz, bu sene sonu itibariyle de bayilik ağında 30’lu adetlere ulaşmayı düşünüyoruz.
M.: Gerçekleşen etkinlikle ilgili neler söylemek istersiniz?
Ü.K.: Suzuki’nin ürünlerinde yansıttığı sloganına baktığımızda hep bir yaşam tarzı, yaşamı keyifli kılmak felsefesinden gelen bir anlayış var. İşte bunları geliştirmek, müşteriler ile bağlı kalmak adına bugün de burada yaptığımız gibi sürekli bu etkinlikleri tekrarlıyor olacağız. Bu etkinlikte, Suzuki motosiklet sahiplerine ek olarak, rakip firmaların model sahiplerini de gördük. Zaman içinde buna benzer test sürüşleri ile markamız adına yeni müşteriler kazandırmak için de bayilerimiz ile birlikte çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Suzuki’nin bu sene içinde pazara sunacağımız 6 yeni model ve ürün gamı ile birlikte pazar payımızı artırıp sürdürülebilir büyümeye doğru yürüyeceğimize inanıyorum.
M.: Suzuki artık 2016’da silkinip kendine geliyor diyebilir miyiz?
Ü.K.: Diyebiliriz. Bahsettiğim gibi amacımız; sürdürülebilir büyüme ve karlılığı yakalayarak, mutlu ve bağlı müşteriler yaratmak. Bunun için de hem satış ve satış sonrasında, hem de ürünlerde olan çalışmalarımızı sürdürüyor, eksikliklerimizi hızla tamamlıyoruz.
M.: Öncelik verdiğiniz ve geliştirmeye en açık olan konu bayilikler ve satış sonrası etkinlikleri gibi görünüyor.
Ü.K.: Otomobil de bu durum böyledir ama motosiklet daha da farklı, genel kullanım süreleri otomobildeki gibi geniş değil, bir yıla yayılmaz. Deniz motorunda da, motosiklette de daha kısıtlı bir süreden bahsediyoruz. Bu dönemde de insanların keyiflerini sürekli hale getirmek lazım, sürekli hale getirmek için de servis ve yedek parçalarını olan lokasyonlarda verimli bir şekilde oluşturmak gerek, şu anda bunların üzerinde çalışıyoruz. Ayrıca çağrı merkezi aracılığı ile kullanıcılarla sürekli iletişim halinde olmak amacıyla çalışmalar yapıyoruz. Mobil servisler ile de bir şekilde destek olmaya yönelik araştırmalarımız var. Bunun dışında da yine mobil ağlar, sosyal medya vasıtası ile de tüm müşterilerimize devamlı iletişim halinde olarak, hem onların ihtiyaçlarını karşılamak hem de marka adına aldığımız geri bildirimler ile geliştirmelere çalışıyoruz.
M.: Daha önceki basın etkinliğinde 2016 için satış hedeflerinin 1.500 adet civarında olacağından bahsetmiştiniz. İlk çeyreği geride bırakırken hedeflerde durum nedir?
Ü.K.: Hedefimize doğru hızla ilerliyoruz. Bazen bulunurluklarda bir takım problemler olabiliyor, yüklemelerde de öyle. Ürünler bildiğiniz gibi Asya’dan geldiği için, prosedürler bazen uzayabiliyor. Bu yüzden stoklarımızı artırmaya çalışıyoruz.
M.: Yeni çıkacak olan GSX-R 1000 ile ilgili verebileceğiniz bir ön bilgi var mı? İlk görüşümüz 2017’de mi olacak yoksa bu sene sonunda bir sürpriz olur mu? Avrupa ile aynı anda Türkiye’ye getirilmesini bekliyor muyuz?
Ü.K.: Evet, bekliyoruz. Onun için EICMA motosiklet fuarında bir takım teknik geliştirmelerden bahsedildi. Şimdi Suzuki’nin temelinde hep daha hızlı, daha ileri, daha teknik ürün düşüncesinden yola çıkarak çalışmalar sürdürülüyor. Bu senenin son aylarında ya da 2017 başında görebileceğimizi tahmin ediyorum. Kesin üretim tarihi belli olunca önceden sipariş alma yoluna gitmeyi planlıyoruz.
M.: Son olarak, Suzuki V-Strom buluşması ile ilgili söylemek istedikleriniz neler?
Ü.K.: 2007 yılında kurulmuş olan V-Strom grubunun oldukça sadık bir üye profilinin olduğunu biliyorum. Gerçekleştirdikleri organizasyonlardan, amaçlarının sadece keyifli motosiklet gezileri değil sosyal aktiviteler yaparak, topluma bir katma değer sağlamak olduğunu düşünüyorum. Bu gün gördüğünüz gibi Bulgaristan’dan ve Yunanistan’dan gelen sürücüler bile oldu. Aslına bakarsanız, bu çok güzel ve özel bir durum… Biz de değerli V-Strom dostları ile beraber bu özel anları paylaşmak amacıyla burada olmak istedik. Bu tip aktiviteler oldukça önemli. Bizim için en önemli şey, güvenli sürüş konusunda hep birlikte birbirimizi eğitme görevimizi vurgulamak gerek. Çünkü Türkiye’de motosiklet bilincini daha da yaygın hale getirmek istiyoruz. Onun için biz de destek olmak adına buradayız ve bundan da oldukça mutluyuz.?