Yazar: Sanço Panço
Yamaha’nın yeni modeli Tracer 700 yılın motoru olabilecek kadar iyi mi? Yamaha Türkiye’den aldığımız test motoru ile muhteşem bir 1.000 kilometre yaptık.
Yamaha’nın piyasaya çıkan son modeli Tracer 700 Türkiye’ye geldi. Daha önce Alp Dağları’nda binme fırsatı bulduğumuz yeni Tracer’a, şimdi de Törkiş Dolomiti diyebileceğimiz Tekirdağ Uçmakdere ve İstanbul’da Şile-Teke yolunda bindik. Yeni Tracer, Türk yollarında 900’lük abisinden bile daha çekici olduğunu bize kanıtladı.
Tracer 900 2015’in ilk aylarında geldiğinde motosiklet kullanıcıları arasında fenomen haline gelmiş, çok beğenilmiş, biz dahil pek çok kişi bu yeni motoru edinmişti. Kendisiyle geçirdiğimiz sürelerde yakıt ve performans bakımından çok memnun kalmamıza rağmen Türk yolları için süspansiyonlarını sert bulmuş, selesinin sert olduğunun farkına varmıştık. Her ne kadar bahsettiğimiz ufak tefek olumsuz yönleri olsa da, 900, kullanıcıları tarafından çok beğenilmişti.
Ondan bir sene sonra gelen yeni 700’lük Tracer’ın piyasaya çıkışı, biraz kötü bir zaman geldi. Gerek dünyanın, gerekse Türkiye’nin içinde bulunduğu çalkantılı durumlar sebebiyle, 700’ün fiyatı, yüksek euro kuru sebebiyle 31.900 TL olarak açıklandı. Türk kullanıcısı, çok sevdiği Mt- 07’nin fiyatına bakarak bu motorun fiyatını biraz daha aşağıda bekliyordu. Ancak motor, tıpkı Avrupa’da olduğu gibi fiyat olarak Kawasaki Versys650, Honda Nc750X ile Suzuki V-Strom 650 arasında bir yerde konumlandırılmış. Bu 3 rakibi arasında Honda’dan hemen sonra en düşük fiyata sahip 2. motor olan Tracer, gerçekten bu fiyatı hakediyor mu, aldık ve sürdük.
Yamaha Tracer 700 Sürüş İzlenimleri
Tracer’ın fotoğraflarda normal, yakından ise ufak tefek görünen hatları, üzerine çıkıldığında hiç de öyle olmadığını sürücüye hemen kendisini gösteriyor. Öncelikli olarak, selenin gerçekten de süper ayarlanmış yüksekliği, hemen hemen her boydan sürücüye uygun. Kollarınızı ileri uzattığınızda gidonu kolayca buluyorsunuz. Herşey yerli yerinde. Bu test için bir hafta sonu Çanakkale’ye doğru gidip geldik. Yola koyulur koyulmaz, 75 beygirlik güzel bir hırıltıya sahip 2 silindirli motorun çıkarttığı homurtular, hoşumuza giden ilk şey oldu.
Seyahatin ilk kilometreleri güzel ancak rüzgarlı bir havada geçti. Önde yer alan ters kravat formatındaki cam tam olarak işe yarayabiliyor mu hemen anlamak biraz zor, çünkü her taraftan bir esinti var. Cam çok kolay bir şekilde epeyce mesafede aşağı yukarı ayarlanabiliyor. 2 mandalı elle çevirerek gevşetmek ve ayardan sonra sıkmak yeterli. Tekirdağ’a ulaştığımızda, herhangi bir yorgunluk belirtisi oluşmaması sayesinde Tracer’a bir artı puan ekliyoruz.
Tracer’ın asıl keyifli mekanının virajlı yollar olduğu, Uçmakdere yolunun başlaması ile birlikte ortaya çıkıyor. Yamaha Türkiye bir test düzenleyecek olursa, bu yolda düzenlerse, sürenlerin aklı başından uçabilir. Önce sağlı sollu, sonrasında ise bir tarafı uçurum olan yolda, manzaradan çok Tracer’ın muhteşem gidişine şaşakalıyorum. MT-07’de burun kıvırılan formata sahip konvansiyonel ön süspansiyon ne çok sert, ne de çok yumuşak. Arka ise uzayan maşa ve değişen süspansiyon açısı sayesinde gazlamada bile yolla rahatça başa çıkabiliyor.
Lastiklere bakacak olursak; üzerinde standart gelen Pilot Road 4’ler, gerçekten de Türkiye’ye uygun lastikler. Motorun lastik masrafını kafadan silebiliriz. Michelin’lerin tek dezavantajı, gerek deseni, gerekse hamuru sebebiyle, uzun süre gazladığınızda Türk asfaltında arka taraf istenilen kıvamda yolu tutmayabiliyor. Bu konu ile ilgili herhangi bir kayma yaşamadık ancak lastiğin yol tutuşu Pirelli’ler kadar kesin değil. Gelgelelim Çanakkale dönüşü yakalandığımız yağmurda da gördük ki, Michelin’lerin yağmur performansı Pirelli’lerin üzerinde. Yağmurda bile motoru tam performans ile TEM’de sürmek mümkün. Bu bakımdan, üzerindeki lastikleri çok takdir ettik.
Yoldaki molalarda, özellikle Çanakkale’de motosiklet hemen ilgi çekiyor. Hatta 2-3 arkadaşımız “bu yeni Tracer değil mi?” diyerek motoru incelemeye geldi. Sürüş pozisyonu şehiriçinde, yoğun trafikte işleri oldukça kolaylaştırıyor. Gidonun turuna da hayran kaldık. Gidonun bu turu esnasında cama çarpmaması için altlardan kesilmesi, sürücüye bir miktar türbülans ile geri dönüyor, bunu fazla önemsemedik, çünkü motorun uzun yol seyahat konforu oldukça iyi. Uçmakdere sonrasında devam ettiğimiz Şarköy ve Eceabat yolunda da performans ve konforu hiç fena değildi.
Motorun karakterine bakacak olursak; 700’ün iki silindirli 75 beygirlik motoru devirlenmeye son derece istekli ve yüksek hızlara ulaşabilen bir makine. Karakterine hayran kalmamak elde değil. Vites geçişleri ve debriyaj hissiyatı da mükemmele yakın denilebilir. İlk 1-2 vites boyunca gazı korkmadan açarsanız, 75 beygirlik bir motordan daha güçlü hissettirecek kafa kaldırma arzusuna sahip. Motorda donanım olarak ABS bulunmasına rağmen, lastiklerin tutuşu sayesinde pek devreye sokamadık. V2 gibi çalışan krank düzeni ve ateşleme sayesinde, virajlarda gaz açarken kontrolsüz kayma, sürücüyü korkutma gibi durumlar da –şayet çok bilinçsizce harketlerde bulunmuyor iseniz- yaşamadık. Çekiş kontrol bulunmaması, bu motor için kesinlikle bir eksi değil.
Tracer 700 gerçekten de Türkiye yolları için mükemmel, hem konfor, hem gazlama bakımından süper bir motosiklet olmuş.
Sürüş ergonomisini ve konforu güzel. Beğenmediğimiz nokta sol kumandalar oldu. Sinyal ve korna düğmeleri aşırı küçük. Haydi uygar bir insan olarak kornaya basmıyoruz diyelim, sinyal vermek için düğmeyi bayağı aradık, üstelik alışmak da zor oldu. Korna düğmesi ile sinyal düğmesinin içinde bulunduğu yuvanın çevre çıkıntıları birbirine karışıyor. Motorun göstergesi ise bu sınıfta bir motorda yer alan en güzel ve donanımlı göstergelerden bir tanesi. Özellikle vites göstergesinin bulunması büyük bir artı. Oturuş pozisyonunda iken dahi rahat okunuyor.Çanakkale’den yağmurlu bir havada döndükten sonra motorla Şile ve Teke yönüne de sürdük.
Her ne kadar ufak tefek düzeltmeler ve hafif zıplamalı noktalar olsa da Teke yolu halen asfalt tutuşu iyi olan bir yol. Tracer bu yolda da yüzümüzü kara çıkartmadı ve abisi 900’den daha konforlu bir sürüş sergiledi. Dönüşte İstanbul Park’ta trafiğe kapalı alanda gazlama sonucu yolda 215 kilometre saat son hıza kadar çıkabildiğini gösterdi. Bu hızlarda ön taraf biraz oynak olsa da, 900’deki gibi bir gidon çırpması 700’de yok. 1.000 kilometreden sonra ortalama test tüketimi 5.7litre/100 kilometre oldu. Gazlama ihtiyacınıza net bir şekilde cevap veren motor sürekli 200 ile gidildiğinde 7 litrenin üzerinde tüketirken, sakin gidildiğinde bu değer 5 litre civarında seyrediyor.
Yamaha Tracer 700 İle Test Sonucu
Fiyatını bir kenara bırakacak olursak, Tracer 700 gerçekten de Türkiye yolları için mükemmel, hem konfor, hem gazlama bakımından süper bir motosiklet olmuş. Mt- 07’den gelen motor çok canlı ve her devirde sürücüyü tatmin edecek bir güce sahip. En acemi sürücü için yumuşak, uzun süredir motor kullananlar için yeterli performansa sahip, rüzgar koruması yeterli, selesi süper konforlu, süspansiyonlar ucuz görünse de her koşula ayak uydurabilen, ortaya karışık, ama süper tatminkar bir motor yapmışlar. “Kawasaki Versys alır, vergi avantajı sağlarım”, “Protesto ederim” diyen arkadaşlar kendilerince haklı olsa da, bu görüşler motorun üzerine binince hemen değişebilir. Bu yüzden bu alete binmeden kararınızı vermeyin!
Beğendiğimiz yönleri arasında yumuşaklığını, sportifliğini, konforunu, apaçilik esnasında bile koruduğu stabilitesini, işçiliğini sayabiliriz. Trafiğe kapalı alanda yaptığımız denemelerde 4. viteste 170km/s yapabildiğini, son hız olarak da 215’e kadar çıktığını gördük.
Beğenmediklerimiz arasında sürüşle ilgili hiç bir şey bulunmuyor. Ama illa ki say derseniz, mat siyah rengi biraz fazla siyah ve her ne kadar karizmatik dursa da motorun bütün detaylarını perdeliyor ve çok çabuk kirleniyor. Motor her ne kadar üstündeyken öyle durmasa da, görsel olarak arkadan oldukça ufak tefek görünüyor. Egzozun olduğu orta kısım çok alçak, iki kişi sürüşlerde süspansiyon yayını sertleştirip motoru biraz yükseltmek gerekecektir. Sürekli 200’le giderseniz de tüketim 7,3 litrelere kadar çıkıyor. Şu an itibarı ile 31.900’den satılan yeni 700’ü mutlaka deneyin.
RAKİPLER
Kawasaki Versys 650
9.850 Euro (ABS)
Suzuki V-Strom 650
33.950 TL (ABS)
Honda NC750X
31.300 TL (Manuel
Yamaha Tracer 700, Yamaha Tracer 900’e Karşı
Yamaha’nın bu iki rakip kardeşine aynı anda bindik. Sonucu baştan söyleyelim, 700 gerçekten 900’e göre daha rahat. Nesi rahat, sayalım… Ön süspansiyonlar 700’de ayarlanmamasına rağmen 900’e göre her koşulda daha rahat ve kabiliyetli. Evet daha ucuz ve ayarsız bir süspansiyon var ama hissiyatı çok güzel. Oturuş pozisyonu 700’de daha alçakta konumlandırılmış, dolayısıyla şehiriçinde daha rahat kontrol ediliyor. Bu kontrol kolaylığında 700’ün abisinden 15 kilogram hafif ve gidon turunun çok daha fazla olmasının katkısı büyük. 900’ün gidon turu, kardeşine göre çok daha dar. Gidon deyince; 900 ile trafikte arabalar arasında seyretmek, elcik korumalar ve daha geniş gidon sebeiyle problem yaratabilirken, 700’ün daha dar gidonu ve ince yapısı sayesinde kıvraklığı en üst düzeyde. Standart donanımda 700’ün üzerinde gelen Michelin’ler, Türkiye koşullarından 900’deki Dunlop’lara göre daha iyi bir performansa sahipler.
700’ün, 900’e göre öne çıktığı en önemli özellik ise sele konforu. 900’ün özellikle uzun yolculuklarda en sert popolu sürücüleri dahi zorlayan selesinin karşısında 700’ünki kuş tüyü karakterine sahip. Yakıt konusunda çok bir farkları yok, her iki motorun da -insan gibi sürerseniz- 5 litreler civarında tükettiğini gördük.
700’ün performansı 900’ü pek de aratmıyor. Her ne kadar son hızları arasında 10km/s kadar fark olsa da, 200’ün üzeri hızlarda 700 gayet güzel giderken, 900’ün önü havalanmaya başlıyor. Son olarak da fiyat meselesinine değinelim. 700 yeni çıktığı için sadece sıfır olarak bulunabiliyor ve 31.900 TL’den satılıyor. 900’ün sıfırı 39.750 TL, ancak ikinci elde 31-32 bin liraya kadar düşen seçenekler var. İnsan doğal olarak “700’ü alacağıma, ikinci el 900 alırım” diye düşünse de, 700’ün konforu ve kullanış kolaylığı, insanın aklını çelecek cinsten.
Yorumlar
Loading…