Yazar: Moe
2014’ün karlı ve kışlı günlerini geride bırakırken, artık deniz kokulu ve çayır esintili yaz günlerine yelken açtık… İçten ısıtmalı yeleklerimizi, kışlık kalın eldivenlerimizi, kıyafetlerimizi bir güzel depoya kaldırdık… Peki ya, bu yaz çılgınlığına hazır mıyız?
Yazın bu en sıcak günlerinde, patronunuz size kısa süre de olsa angarya işlerden uzaklaşmanız adına, ödenmiş özgürlüğünüzü bahşettiğinde(!) hedefiniz 2 hafta boyunca geçebildiğiniz kadar il sınırını geçebilmek oluyorsa şimdi durun ve bu yazımıza biraz konsantre olun…
Uzun süredir planladığınız, hayallerini kurduğunuz bu uzun yolculuk boyunca, gerek sıcak ve uzun yollardan, gerekse yeni yerler keşfetmenin verdiği heyecandan biraz sarsılmış hissetmek anlaşılabilir bir durum. Ancak heyecanınızın ve hevesinizin sizi realiteden ve fizik kurallarından uzaklaştırmasına izin vermeyin! Önünüzde hala bilinmeyen yol sürprizleri, beyin fokurdatan sıcaklıklar ve ağır tatilci trafiği gibi faktörler mevcut, hatta sizi bekliyorlar… Yaz sezonu, kibarca “sersem” bir şekilde araç sürmek için bir bahane değil. Ancak yine de şu aralar bir çok sürücü bu sıfatı benimseyip sonuçlarına da katlanıyor. Onlardan biri olmamak için işte size ipuçları:
Birincisi ve en önemlisi: motosiklet kıyafetlerinizi ihmal etmeyin !!! Evet, Marmaris, Fethiye ve Alanya; memleketiniz İstanbul veya Ankara’dan çok çok daha sıcak olabilir. Ancak unutmayın, fizik kuralları Alanya’da da İstanbul’da da aynı! Asfalta tişört, şort ve yazlık ayakkabıyla düştüğünüzde pizza üzerine serpilen mozarella peyniri gibi rendelenirsiniz… Ama ufak bir farkla, bu sefer düştüğünüz zemin bir pizza pişirebilecek kadar sıcak olacak artık, ne güzel değil mi !
Ayrıca en azından direkt güneş ışığından etkilenmeyeyim düşüncesiyle, kışın giydiğiniz giysilere meyil etmeniz durumunda gereğinden çok daha fazla su kaybedebilirsiniz, pişmek ise cabası… Yapılacak en doğru hareket yazlık mesh bir yazlık set ile yola çıkmak olacak… ( ipucu: Çok yakında yazlık mesh kıyafet kombinlerimizi tanıtmaya başlıyoruz, beklemede kalın…) Ayrıca boğazınıza ıslak veya nemli bir bandana sarmanız da, Akdeniz sıcaklarına karşı faydalı olabilir.
Dehidrasyonun belirtilerini öğrenin, kendileri gölgelik bir ağacın altında pusuya yatmış olan polis radarından daha sinsi olabilir! Yolculuğunuzda su içmek için elinizden geldiğince mola verin. Kahve, buzlu çay, soda ya da enerji içeceğinden ise uzak durmanızda fayda var. Çünkü tüm bu içecekler bir diüretik olan kafeine sahip. (tabi ki uykusuzluk veya yorgunluk belirtileri hissetmeye başladığınızda içilen kahve ve enerji içecekleri birer istisna). Ayrıca bu molalarda yiyeceğiniz tuzlu yiyecekler, vücudunuzdaki sıvıyı daha uzun süre muhafaza etmenize yarar…
Gözlerinizi yoldan ayırmayın… Bu sadece gideceğiniz yere bakmalısınız demek değil, bakmak ile görmek arasındaki fark… Gideceğiniz yolun ne durumda olduğunu öngörmek. Zemini okumayı öğrenin, ayakkabınızın tabanını, şüpheye düştüğünüz yerlerde geri bildirim almak için kullanın; tozlu,çakıllı, kaygan, ıslak, nemli, ya da erimiş ziftli ???
Aşağıda gördüğünüz fotoğraflar, bu haberin yayınlandığı günden sadece bir gün önce çekildi (ki aynı yollar 1 ay önce de aynı vaziyetteydi desek sanırız şaşırmazsınız) , tarih: 16.07.2014 saat 17.00, konum: Alanya-Anamur yolu :
Sol alt köşedeki gri görünen asfalt, aslında olması gereken renkte; araçların sürekli geçtiği parlak(!) gece siyahı alan ise asfaltın eridiği ve sizi devamlı yanlamak durumunda bırakan alan:
Asfalta taşı biraz sürtünce karşılaşılan manzara, varın lastiklerinizi altındaki zeminin ne kadar gevşek olduğunu siz düşünün:
Yazımız, Yazın Yola Çıkmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler – 2 ile devam ediyor…
Yorumlar
Loading…