Yazar: Ahmet TEZCAN
Honda Goldwing’lerin 10 yılda bir geldiğini biliyoruz ki her yeni Goldwing’te teknolojik açıdan büyük gelişmeler bulunuyor. Yeni Goldwing’te de süspansiyon sisteminde köklü değişikliklere gidilmiş. Detaylar için okumaya devam edin…
Yeni bir Honda Goldwing 10 yılda bir gelir ve firma, bunu yaptığında teknolojik geliştirmelere oldukça yoğunlaşır. Yeni nesil Wing’e baktığımızda, geleneksel çatalından kurtulup radikal bir ana bağlantı süspansiyon tasarımına geçildiğini görüyoruz. Bu yeni tasarım, motosikletin oldukça ağır gövdesi ile daha iyi baş edebilmeyi amaçlıyor.
Honda, yeni Goldwing’in ön süspansiyonlarına ilişkin birkaç patenti kayda geçirdi. Çizimlerde, süspansiyonların mevcut Goldwing şasisine oturtulduğu görülse de motosikletin tasarımı, yeni Goldwin’in tamamen görücüye çıkmadan ortaya çıkacağı pek muhtemel değil ki bu da önümüzdeki bir ya da iki yıl içerisinde gerçekleşebilir.
Süspansiyon tasarımı önceden gördüklerimize hiç benzemiyor; bazı scooter’larda görülen bir tür ana bağlantı düzeni elementlerini ve BMW Telelever çatalındaki gibi konumlandırılan salıncak çalışma sistemli tekli amortisörü bir araya getiriyor.
Bu, zekice bir tasarım. Ön maşa, baş kısmından ön lastiğin arkasına doğru eğilen büyük dikey bir döküme bağlanmış. Barın tamamı, Bimota’nın Tesi ya da Yamaha’nın GTS1000 modelindekine benzer hub-merkez kurulumlarına ilişkin genişlik ve bağlantı problemlerinden kaçınmak için gidon ile birlikte dönüyor. Ancak, Honda’nın tasarımındaki baş kısmının, frenaj kuvveti ve süspansiyon gerilmelerini taşıması gerekmiyor; bunlar, dikey dökümü motosikletin şasisinde motorun hemen üstüne bağlayan bir salıncağın içinden kanalize edilmiş. Bu, özellikle Goldwing kadar ağır ve geleneksel çatal ve baş kısmının frenaj esnasında ağır bir gerilmeye maruz kaldığı bir motosiklet için önemli bir şey.
Bağlantı sistemi ayrıca, ön süspansiyon sıkıştığında motosikletin dingil açıklığının kısalmayacağı anlamına da geliyor ki bu da stabiliteye yardım eden bir özellik. Ön kaliperler ve dikey gidon dökümü arasındaki ayarlanabilir bağlantı sayesinde, dahili bir anti dalış etkisi özelliği de bulunuyor.
Ön kısımda tek amortisörün motorun üzerine konumlandırılmış olması ağırlık merkezine yardımcı oluyor. Bu, ayrıca oranı yükselen bağlantıya da izin veriyor ki bunlar normalde arka süspansiyona yerleştirilir.